Emlak Broker - Mortgage Broker


Konut Kredisi Mortgage Kredi Faizi Emlak Piyasası Gayrimenkul Sektörü Haberler Makaleler Tavsiyeler Barındıran Kaynak Platform.Artık sitemize www.emlakbroker.com adresinden de ulaşabilirsiniz.

Türkiye'de mortgage'ın adı var kendi yok

Etiketler: | 0 yorum

İpotekli konut finansmanı olarak bilinen mortgage'ın yasası çıksa da henüz ikincil piyasaları oluşamadı. Ekonomideki belirsizlik, yüksek faiz oranları ve düşük gelir düzeyi nedeniyle mortgage gerçek anlamıyla uygulanamıyor ama bankalar mortgage adını kullanarak uyguladıkları konut kredilerini çeşitlendirdi. Her banka 10'a yakın çeşit kredi uyguluyor.


Türkiye'de ipotekli konut finansmanı (mortgage) yasası çıkalı 1 yılı geçti ancak hala gerçek anlamda uygulama yok. Ekonomi ve siyasetteki belirsizlik, yüksek faiz oranları ve düşük gelir düzeyinin yanı sıra ikincil piyasaların bürokratik nedenlerle hala çalışamaması evrensel anlamda mortgage uygulamalarının başlamasını engelliyor. Bankalar ise mortgage adı verdikleri konut kredilerinde büyük bir rekabete girerken, konut kredilerini çeşitlendirdi. Türkiye'de bulunan 26 bankanın 23'ü yaklaşık 10 farklı seçenek sunuyor. Mortgage'ın gerçek anlamda başlayabilmesinin koşulunu ise bankacılar "Faizler en az yüzde 10'a düşmeli, kişi başına düşen gelir de 10 bin doların üzerine çıkmalı" görüşünü savunuyor.

2007 şubat
Türev piyasalar diye tanımlanan ikincil piyasaların henüz gelişmemiş olması Türkiye'yi tüm dünyadaki finansal dengeleri alt üst eden mortgage (ipotekli konut finansmanı) krizinden korudu. Bu durum kuşkusuz, Türkiye'nin mortgage alanında henüz emekle döneminde olduğunun da bir kanıtı. Çünkü Türkiye'de mortgage sisteminin uygulamaya geçebilmesi ancak bu piyasaların gelişmesiyle mümkün olacak. Ancak Türkiye'de mortgage tam anlamıyla uygulanamasa da bankaların "mortgage kredileri" adı altında yaptığı konut kredisi kampanyaları kıran kırana bir rekabete sahne oluyor. Her bir banka en az 10 çeşit mortgage kredisi adı altında konut kredisi olanakları sunuyor. Bankaların mortgage kredileri sadece çeşitli ödeme kolaylıkları olarak öne çıksa da uzmanların mortgage'ın tam olarak uygulamaya geçebilmesi için verdikleri en erken tarih 2009 yılı. Uzmanlara göre, türev piyasalarının gelişebilmesi için de faizlerin yüzde 10'lar, kişi başı milli gelirin ise en az 10 bin doların üzerine çıkması gerekli.

2005-2006 yıllarında büyük sıçrama yapan 2007 yılında da bu trendini sürdüren konut kredilerine olan talepteki artışın 2008 yılında faiz oranlarının bir türlü istenen noktaya gelememesi yüzünden nispeten daha sınırlı olması bekleniyor. Ürünler hazır ancak özellikle global kriz nedeniyle artan maliyetler yüzünden kredi faizleri düşmek bir yana son bir aydır yükseliş trendine girdi. Ve yüzde 1,30'lar seviyesindeki mortgage aylık kredi faiz oranları yüzde 1,50'leri de aştı. Bankacıların ortak görüşü ise kredi faizlerinde yüzde 1'lerin altı bu yıl çok zor.

Bankalarınki ürün değil ödeme seçeneği
Öte yandan Türkiye mortgage yasasına kavuştuktan sonra bankalarda ev sahibi olmak isteyenler için ard arda yeni ürünler çıkartmaya devam ediyor. Sabit faiz ödemeli mortgage'ın ardından Türk halkı değişken faizli, ara ödemeli, dönemsel ödemeli, dövize endeksli, ilk altı ay ödemesiz gibi çok sayıda ve kişiye özel mortgage kredileri ile tanıştı. Ancak kredi faiz oranlarındaki yükseliş nedeni ile farklı ürün seçenekleri sunarak tüketicileri pazara çekmeye çalışan bankaların görünen o ki çok daha sert bir rekabet bekliyor. Türkiye'de orta ve alt gelir grubunu ev sahibi yapmayı hedefleyen mortgage sisteminin tam olarak işlevini yerine getirmeye başlaması ile birlikte bankların da mortgage ürün çeşitlerini artırması bekleniyor. Şu an için Türkiye'de sisteme dahil birçok bankanın en az 8 adet mortgage ürünü olduğunu belirten uzmanlar, mortgage kredi çeşidinin fazla oluşunun bankacılık sistemine zarar vermeyeceği kanısında. Mortgage kredi ürünlerinin artırılmasındaki amaç ise tüketicinin kredi geri ödemesinin en azından ilk bir iki yılını rahat geçirmesi. Bu arada sadece Garanti Bankası, Akbank, Yapı Kredi Bankası, ve İş Bankası'nın her birinin 10'un üzerinde mortgage ürünü bulunuyor.

Mortgage istikrarı sever
Uzamanlar Türkiye'de mortgage sisteminin tam olarak işlerlik kazanabilmesi için belirsizlik ortamının giderilmesini, faizlerin düşmesini ve gelirin artmasının şart olduğunu söylüyor. Denizbank Mortgage Müdürü Barış Yılmazkaya, mortgage'ın asıl işlerlik kazanabilmesi için türev piyasaların gelişmesi gerektiğine dikkat çekerek, "Mortgage daha da geliştiğinde ürün çeşitliliği artar. İkincil piyasalar oturduğunda ürün çeşitliliği daha da artacaktır. Bu durumda daha fazla alternatif gelecek. Mortgage her zaman istikrarı sever" dedi. Belirsizlik ortamının fiyat ve maliyetlere yansıdığını kaydeden Yılmazkaya, faizlerin yükselmesinin insanların alım gücünü düşürdüğünü belirterek, sadece faizleri yüksekliği değil, mortgage ürünlerinin çeşitlilik göstermesi için insanların alım gücünün de artması gerektiğini ifade etti.
Yaşanan küresel krizin etkisiyle konut kredisi faiz oranlarının yüzde 1,60'lara dayandığına dikkat çeken Yılmazkaya, buna bağlı olarak, ödeme seçeneklerinin arttığını ve vadelerin uzadığını söyledi. "Ödemeler 72 aydan 96 aya kadar çıktı. Faizler yükseldikçe ödemeler de yükseliyor" diyen Yılmazkaya şöyle devam etti: "İnsanların geliri artmadığı için vadeler uzuyor. Ama faiz yükseldiği için kredilerde zorluk yaşanıyor. Firmalar da yüklenici kredilerine ağırlık veriyor, bu da sağlıklı bir yapı ortaya çıkarmıyor."

Faiz oranı çok önemli değil
Bankaların şu anki ürünlerinin farklı ödeme seçenekleri sunmakla yetindiğini belirten Yılmazkaya "Bankalar insanların bir iki yılını rahatlatmaya çalışıyor. Çıkan ürünleri temelinde farklı ödeme seçenekleri yatıyor. Maliyetler arttığı için bankalar da ödemeleri rahatlatıyor. İnsanların mevcut kredi ödeme imkanlarını kullanarak bankalar kredi satmak istiyorlar. Böylece sıkıntıyı aşmaya çalışıyorlar" diye konuştu. Dünyada çok faza mortgage çeşidi olduğunu dile getiren Yılmazkaya, Türkiye'de konut kredilerinin GSMH'nin çok az bir bölümünü oluşturduğunun altını çizerek, şöyle devam etti: "Bir çok modelde bankalar yurtdışı ortaklarını kullanarak önemli ürünler geliştiriyorlar. Türkiye'de faiz düşüşü olduğu zaman fiyatlar artıyor, fiyatlar düştüğünde faizler artıyor. Dolayısıya faiz oranının çok fazla bir önemi yok. Şu an konut almak için önümüzdeki 3-4 ay çok uygun bir dönem."

Türkiye'de mortgage 2009'dan önce gelişmez
Yapı Kredi Bankası Konut Finansmanı Bölüm Başkanı İsmet Erdem, henüz mortgage piyasasında yapılandırma sürecinin başlamadığına dikkat çekerek, mortgage'da ikincil ürünlerde çok yavaş ilerleme olduğunu söyledi. Türev ürünlerle ilgili Sermaye Piyasaları Kurulu (SPK) tarafından ön hazırlıkların yapıldığını ifade eden Erdem, "Bankalar Birliği'nde de çalışmalar oluşturuldu. Fakat bu aşama yavaş ilerleniyor" diye konuştu.
Erdem, yurtdışında mortgage ürünlerinin çok gelişmiş piyasa ürünleri olduğunu belirterek, şöyle konuştu: "Bizim çıkaracağımız ürünler o seviyede olmayacak zaten. Piyasalardaki yapılandırma süreci henüz başlamdı. Türkiye'de konut kredileri Gayri Safi Milli Hasıla'nın yüzde 4'ünün altında. Bunun artması için faizlerin düşmesi gerekiyor, bankaların portföylerinin büyümesi gerekiyor." Türkiye'de tüketicilerin değişken faize talep göstermediğini kaydeden Erdem, bu durum tamamen beklentilerle ilgili olduğunu söyledi.
Asıl talebi bankalarda bulunan ana ürünlerin çektiğine dikkat çeken Erdoem, "Satılan ürünler 2-3 adet. Daha çok sabit faizle kredi kullanılıyor" dedi. Mortgagenin faiz oranlarına ve kişi başına düşen milli gelirle yakından ilgili olduğunu belirten Erdem, "Faiz oranları yüzde 10'lar seviyesine, kişi başına düşen milli gelir de 10 bin doların üzerine çıkarsa mortgage sektörü hareketlenir" dedi. Erdem, Türkiye'de mortgage sektörünün ancak 2009 yılından sonra hareketlenebileceğini söyledi.

Standart mortgage'ın dışına çıkılmıyor
Mortgage sektöründe ürün çeşitliliğinin fazla olduğunu belirten Finansbank Bireysel Bankacılık Grup Yöneticisi Tunç Akyurt, "Yine de daha çok standard mortgage ürünlerine talep geliyor. Değişken faizli mortgage yasal olarak mümkün olsa da talep yok. Mortgage yasası gereği yıllık tüfeye endeksli bir şekilde rafta duruyor. Mevcut konjonktür gereği çok standart ürünler satılıyor" diye konuştu. Tüketicilerin çok karmaşık ürünlere talep göstermediğini ifade eden Akyurt, "Finansbank olarak bizim standartın ötesine geçen ürünümüz, herşey dahil diye tanımladığımız bir pakette. Bu, en popüler olanı. Tüketici aylık taksitlerle ödemesini yapıyor" dedi.

Mortgage portföyünün hala büyüdüğüne dikkat çeken Akyurt, burna karşın büyüme hızının ise yavaşladığını söyledi.Bunun çok doğal bir durum olduğunu kaydeden Akyurt, "Efektif faiz 1,55,1,60'lar civarında. Bu yüksek bir seviye. Krediler, haftada 400 milyon YTL net büyüme gösteriyordu. Fakat şimdi haftada 400 milyon YTL'nin üzerine en fazla 100-150 YTL eklenebiliniyor" dedi. Faizlerin düşmeye başladığı dönemlerde iyi yapıların da fiyatının arttığını ifade eden Akyurt, "Konut fiyatları artmıyor hatta düşüyor demek doğru olmaz.

Ancak yine de artmadığını söyleyebiliriz" dedi. Akyurt, "Bu faizler düşsün de ondan sonra uygun bir ev alırım" inancının riskli bulduğunu belirterek, "Şu an konut satın almak için en uygun dönemlerden birindeyiz" dedi. Akyurt şöyle devam etti: "Tüketici şu anda 1,55 faizle konut satın alsa, bunun akabinde ülkede olumsuz bir durumda faiz oranları artsa bile kredi bitimine kadar 1,55 sabit bir şekilde katalacak. Bu, tüketicinin lehine bir durum. Ancak ülkede bir takım şeyler iyileşirse ev fiyatları da artacak. Dolayısıyla konut almak için uygun bir dönemdeyiz".

İkincil piyasa nedir?
Piyasada "Secondary markets" olarak tanımlanan ikincil piyasalar, birincil piyasalarda (primary markets) ilk kez ihracı yapılan menkul kıymetlerin sermaye piyasalarında ticaretinin yapılması işlemi olarak biliniyor. İkincil piyasaların sağlıklı işleyebilmesi için, dünya standartlarına uygun bir sermaye ve para piyasası mevzuatı, aracı kurumların işleyişinin standartlara uygun ve şeffaf-hesap verebilir olması ve etkin bir devlet gözetim ve denetimi gerekiyor. İkinci el piyasa olarak da tanımlanan bu piyasaların en belirgin özelliği ise, sermaye piyasalarından birincil piyasalara likit, uzun vadeli, sürekli ve görece düşük maliyetli kaynak temin etmesi. İkincil piyasası gelişmemiş ya da olmayan ekonomilerde tek fon kaynağı ise kısa vadeli fonların temin edildiği para piyasalarından oluşuyor. Türkiye'de hali hazırda verilen konut ipotek kredilerinin fonlanma kaynağını mevduatlar oluşturuyor. Verilen kredilerin tümüne yakını ise sabit faiz oranlarından kullandırılıyor.

Eksikliklere rağmen büyüyor
Türkiye'de etkin olarak çalışmamasına rağmen, mortgage sektörü hızlı bir büyüme de gösteriyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun verilerine göre, 2004 yılında 2 milyon 631 bin YTL olan konut kredileri 2008 yılı Mart ayında 40 milyon YTL'ye yaklaştı. Bu rakamın 2010 yılında 65 milyon YTL, 2012 yılında ise 100 milyon YTL olması bekleniyor. Türkiye'de mortgage'ın milli gelirdeki payı ise yüzde 4'ler seviyesinde. Türkiye bu oranla Sırbistan, Ukrayna ve Romanya'nın önünde. Ancak gelişmiş Avrupa ülkelerinin ve Amerika Birleşik Devletlerinin de bir hayli gerisinde. Avrupa Mortgage Federasyonu'nun verilerine göre, İsviçre'de mortgage'ın milli gelirdeki payı yüzde 102, İzlanda'da yüzde 76, ABD'de yüzde 65 ve Avrupa Birliği'ne üye 27 ülkenin ortalaması ise yüzde 50 seviyesinde.

Hangi bankanın hangi ürünü var
Fortis: Döviz Endeksli mortgage, Fortis mortgage, İndirimli mortgage, Al-Kirala mortgage, Evini değiştir mortgage, İnşaat halinde olana mortgage, Kazandıran mortgage, İlk ev için mortgage, Yeni mezunlar için mortgage, Rezerv mortgage, Zaten ev sahibi olana mortgage, Yeniden Finansman mortgage, Projeye mortgage, Yurtdışında yaşayanlar için mortgage

Akbank: İlk Evim Mortgage, Taksit Hediyeli Mortgage, Yeni Evim Mortgage, Değişken Faizli Mortgage, Masrafsız Mortgage, Tüm Masraflar Dahil Mortgage, İndirimli Mortgage, Kendini Ödeyen Mortgage
Yapı Kredi: Anahtar Teslim Mortgage, İndirimli Mortgage, 100% Mortgage, Ev Beraber Mortgage, Sabit Taksitli Mortgage, Esnek Ödemeli Mortgage, Değişken Faizli Mortgage, Dövize Endeksli Mortgage, Transfer Mortgage, İpotekli Bireysel Finansman Kredisi

Garanti: İndirimli Mortgage, Düşen Faizli Mortgage, Mortgage Sepeti, Yeniden Mortgage, Dövize Endeksli Mortgage, Esnek Vadeli Mortgage, Artan Taksitli Mortgage, Azalan Taksitli Mortgage, Ara Ödemeli Mortgage, Her Şey Dahil Mortgage, Değişken Faizli Mortgage, Önce Sabit, Sonra Değişken Faizli Mortgage, Sabit Faizli Mortgage, Kazan Kazan Mortgage, Evini Gösterene Mortgage
Yurtdışında Yerleşiklere Mortgage,

Halkbank: İşsizlik Sigortalı Konut Destek Kredisi, Sabit Faizli Mortgage Kredisi, Katkı Paylı Mortgage Kredisi,
Kooperatif Tamamlama Mortgage Kredisi, Kooperatif İnşaatınıza Mortgage Kredisi, Belediye Konutuna
Mortagage Kredisi, Konut İpotekli Mortgage Kredisi, Molalı Konut Kredisi


Finansbank: Eşit para ödemeli Mortgage, Taksidi düşük Mortgage, Düşen Faizli Mortgage, Azalan Taksitli
Mortgage, Artan Taksitli Mortgage, Sepet Mortgage, İndirimli Mortgage, Peşinatsız Mortgage, Masrafsız
Mortgage, Mortgage Alana Kredi kolay, Herşeydahil Mortgage, Anapara Ertelemeli Mortgage, Hazır Mortgage

TEB: Karma Mortgage, Esnek Kademeli Mortgage, 100 % Mortgage, Taksit Ertelemeli Mortgage, Anapara
Ertelemeli Mortgage, Dönem Ödemeli Kredi, Kademeli Azalan Mortgage, Kademeli Artan Mortgage, İndirimli
Mortgage, Ara Ödemeli Mortgage

HSBC: Kendi Konutu İpotekli Bireysel Finansman Kredisi, İndirimli Mortgage Kredisi

Oyakbank: Oyak Bank Sabit Faizli Konut Kredisi (Mortgage)

Denizbank: İndirimli Mortgage

Citibank: Akbank Mortgage Kredisi

İpotekli konut finansmanı olarak bilinen mortgage'ın yasası çıksa da henüz ikincil piyasaları oluşamadı. Ekonomideki belirsizlik, yüksek faiz oranları...

Kaynak: Referans Gazetesi

Kiptaş'tan 337 YTL Taksitle Konut

Etiketler: | 0 yorum


2020 konutluk Silivri Konutları'nın ikinci etabındaki tüm daireler 75 metrekare büyüklüğünde ve 2+1 tipinde tasarlanmış. 60 bin YTL'ye satılan konutlar taksitle de alınabiliyor.

Kiptaş'ın İstanbul Silivri'de yaptığı Silivri Konutları ikinci etapta satışlar sürüyor. 1230 konutluk ilk etabın ardından satışa çıkarılan 2020 konutluk Silivri Konutları'nın ikinci etabındaki tüm daireler 75 metrekare büyüklüğünde ve 2+1 tipinde tasarlanmış. 60 bin YTL'ye satılan konutlar taksitle de alınabiliyor.

Kiptaş'ın hiç evi olmayanlara özel fırsatlarla sunduğu Silivri Konutları ikinci etapta, Vakıfbank ile yapılan işbirliği ile yüzde 0,95 faiz oranından 120 ay vadeye kadar konut kredisi kullanılabiliyor. Krediden faydalanabilmek için 12 bin ya da 18 bin YTL peşinat vermek gerekiyor. 337 YTL'den başlayan taksitler vadeye göre 846 YTL'ye kadar çıkarken, ilk 18 ay ödemesiz seçenekle tüketiciler taksitlerini erteleyebiliyor.

Çevre düzenlemesi, yeşil alanları, ilköğretim okulu ve çocuk oyun alanlarıyla teslim edilecek projede yer alan konutlarda standart tip dış kapılar, Amerikan panel iç kapılar, pencerelerde PVC doğrama ve ısı cam, laminant parke, seramik yer ve duvar kaplaması, banyo akrilik duş teknesi ve mutfak dolabı ve tezgahı standart olarak sunuluyor.

Konutlarda ayrıca, kombi, intercom sistemi ve TV uydu tesisatı ile Fransız balkon önlerine lamine camlı alüminyum korkuluk bulunurken, ortak alanlar için jeneratör, dış cephede mantolama ile ısı yalıtımı ve özel yalıtımlı teras bahçe çatı uygulaması mevcut.

Tel: (0212) 618 25 18

Garanti Yapı Merkezi'nden 550 Bin Dolara

Etiketler: | 0 yorum


Kadıköy'de inşa edilen 14 konutluk Erenköy Apartmanı'nda konutlar 550 bin YTL'ye satılıyor.

Kadıköy'de Garanti Yapı Merkezi tarafından 14 konutluk Erenköy Apartmanı'nda konutlar 550 bin YTL'ye satılıyor. Bağdat Caddesi üzerinde 20 daire ve bir restoranın olduğu butik proje, Bostancı'da 40 ofislik plaza yapan Orhan Tavukçuoğlu'nun sahibi olduğu Garanti Yapı Merkezi, son 3 yıldan beri sektördeki yatırımlarına şehir dışındaki toplu konut projelerinin aksine şehir merkezinde arsanın zor bulunduğu yerlerde kendi öz sermayeleriyle butik projeler yaparak devam ediyor.

1 ) Projenin adı: Erenköy Apartmanı

2) Yapımcı şirket: Garanti Yapı Merkezi

3) Projenin lokasyonu: Kadıköy - Erenköy Mahallesi'nde 1. bodrumda kapalı garaj ve zemin + 7 normal katlı bina inşaatı.

4) Toplam arsa alanı:852 metrekare

5) Toplam inşaat alanı:3 bin metrekare

6) İnşaata ne zaman başlandı: Haziran 2008

7) Ne zaman bitirilecek:Haziran 2009

8) Konut sayısı:14 daire

9) En düşük ve en yüksek metrekareler: Her katta iki daire ve brüt 135 metrekare

10) En ucuz ve en pahalı konutun fiyatı: Daireler eşit büyüklükte ve 550 bin dolara

11) Şimdiye kadar satılan konut sayısı:2

12) İstenilen minimum peşinat:Tamamı peşin

13) Metrekare ortalama satış fiyatı: 4 bin dolar

14) Projenin özellikleri: Yerleşimi ve kullanışlı olması

15) Diğer projelerden ayırt edici özelliği: Kadıköy ilçesinin en güzel mahallesinde ve Bağdat Caddesi'ne yürüme mesafesinde

16) Anlaşmalı bankalar: İş Bankası- Garanti Bankası

17) Faiz oranı: Vadeye göre değişken

18) Projenin toplam satış bedeli: 7 milyon 700 bin dolar

19) Web sayfası ve satış ofisi telefonu: www.garantiyapimerkezi.com / 0216 372 08 35 ilgili yönetici: Oğuz Toprak


'Oksizen'li Konakların M2'si 3 Bin Dolar

Etiketler: | 0 yorum


Eroğlu Yapı'nın, Sarıyer'deki projesi Oksizen'de satışlar başladı. Proje, 20 bin metrekarelik bir arazi üzerinde gerçekleştirilecek. Konak yaşamını İtalyan mimarisi ile yorumlayan projede 40 konak yer alıyor.

Oksizen, orman manzaralı bir vadide inşa ediirken Boğaz'a yürüme mesafesinde konumlandırılıyor. Projede 5 oda ve 2 salondan oluşan ya da 4 oda ve 1 salondan oluşan 2 farklı çeşit konak tipi inşa ediliyor. Her birinin kendisine ait bahçesi bulunacak olan konakların büyüklükleri 222-287 metrekare arasında değişiyor ve ortalama metrekare fiyatı da 3 bin dolar olarak hesaplanıyor.

Oksizen'deki sosyal donatı alanları arasında zen bahçesi, tenis kortu, basketbol sahası, kapalı ve açık yüzme havuzları ile spor merkezi bulunuyor. İnşaatına Mayıs 2008'de başlanan proje, Haziran 2009'da tamamlanacak.

OKSİZEN'İN KÜNYESİ

- Firma: Eroğlu Yapı
- Büyüklük: 20 bin metrekare
- Konut sayısı: 40
- Konut büyüklüğü: 222-287 metrekare
- Fiyat: 3 bin dolar (m2)
- Tel: 0 212 218 37 70

Bankalar Kredi İçin Müşterinin Ayağına Gidiyor


Konut kredilerinde rekabeti hizmet kalitesine kaydıran bankalar, şimdi de kredi başvurusu için zaman ayıramayan müşterileri için randevu sistemini devreye soktu.

Mortgage bilirkişileri aracılığıyla banka krediyi, ev sahibi olmak isteyen müşterilerinin ayağına taşımaya başladı. Muhallebiciden ofise, pastaneden parka kadar farklı mekanlarda verilen randevu taleplerini kabul eden mortgage bilirkişileri, müşterilerin kredi kullanımı, tapu işlemleri, vergi gibi hukuki sürece yönelik şubede yapması gereken tüm işlemlerini gerçekleştiriyor.

Giderek yoğunlaşan iş temposunun yarattığı zaman sıkıntısı, müşteri sayısını artırmak isteyen bankacılık sektörünü peş peşe yeni projeler geliştirmeye odakladı. Konut satın almak isteyen ve kredi başvurusu için mesai saatlerinde zaman yaratamayan tüketiciler için bankalar şimdi randevu sistemini devreye sokarak ’mortgage bilirkişi’lerini müşterinin ayağına göndermeye başladı.

'Mortgage Bilirkişi’ kampaynası ile yola çıkan Yapı ve Kredi Bankası, muhallebiciden ofise, pastaneden parka kadar birçok mekanda randevu taleplerini kabul ediyor. Mortgage bilirkişileri, müşteriyi kredi kullanımından tapuya, konut vergilerinden hukuki sürece kadar her konuda bilgilendiriyor.

2500 KİŞİYLE GÖRÜŞME

Yapı ve Kredi Bankası Konut Finansmanı Bölüm Başkanı İsmet Erdem, 1 ay önce başladıkları bu uygulama çerçevesinde 2 bin 500 kişi ile görüşme yaptıklarını belirterek, konut kredi kullanımının yavaşladığı bu dönemde kampanyanın bankadan konut kredisi kullanan sayısını artırdığını dile getirdi. Türkiye genelinde 504 şubede bilirkişi bulunduğunu anlatan Erdem, konuyla ilgili olarak 600 kişinin eğitimden geçtiğini söyledi. hergün 250-300 kişinin arama yaptığını belirten Erdem, "Bunun yüzde 70’ı randevu talebinde bulunuyor" dedi. Erdem, bugün konuta yönelik olarak kullandırdıkları kredilerin yüzde 10-15’ine yakının bu görüşmeler çerçevesinde gerçekleştiğini ifade etti.

KİŞİYE ÖZEL DOSYALAR

Erdem, ’Mortgage Bilirkişi’ kampanyasına yönelik olarak şu bilgileri verdi: "Konut kredilerinde randevu sistemini başlattık. Mortgage konusunda özel eğitim almış uzmanlarımıza kendievim.com.tr adlı internet sitemizden ve 444 04 46 numaralı telefondan öncelikle randevu talebinde bulunuyorlar. Bilirkişilerimiz ziyaret öncesi randevu isteyen kişilere özel bir dosya hazırlayabilmek için finansal durumu ve isteklerine yönelik bazı sorular soruyor. Ardından müşterinin seçtiği mekan saat ve tarihte bilirkişilerimiz ziyareti gerçekleştiriyor. Burada müşterilerin ödeme planlarından, satın almak istedikleri evin tapu durumuna kadar birçok bilgi veriliyor. Amacımız sadece krediyi satmak değil. Müşteriye giderken, evi satın alma aşaması ve satın aldıktan sonra karşılacakları konularda aydınlatmak"

PAZAR PAYI HEDEFİ

Durgunluk döneminde kampanyanın müşteri sayısını artırma konusunda etkili olduğunu savunan Erdem, konut kredileri alanında 3-4 yıl içinde pazar payını yüzde 9’a çıkarmayı öngördüklerini söyledi. Konut kredilerinde 2008 yılına yüzde 7.20 pazar payı ile başladıklarına dikkat çeken Erdem, "Bugün pazar payımız yüzde 7.70 seviyesine ulaştı. 2007 yılı Ağustos ayında pazar payımız yüzde 6.75 seviyelerindeydi. Hedefimiz 3-4 yıl içinde sektörde bu konuda lider bir banka olmak. Zaten bu parelelde bütün stratejilerimizi buna göre oluşturduk" dedi. Bankanın konut kredilerinde 2.8 milyar YTL düzeyinde bir portföy büyüklüğüne ulaştığını belirten Erdem, "Yaklaşık 50 bine yakında portföyde yaşayan aktif müşterimiz var" diye konuştu.

TOPLAM PORTFÖY YIL SONUNDA 40.5 MİLYAR YTL’YE ULAŞACAK

Konut kredi portföyünün bugün 35.5 milyar YTL’ye ulaştığına değinen İsmet Erdem, konut kredileri açısından yüzde 35 daralma yaşandığını belitti. Erdem sözlerine şöyle devam etti: "Yıl başında pazarda yüzde 42 büyüme bekliyorduk. Ancak yaşanan olumsuz gelişmelerle bugün beklenti yüzde 38 ve altına geriledi. Yıl sonunda toplam portföyün 40.5 milyar YTL düzeyine ulaşacağını tahmin ediyorum. Mart ayı konut sektörü açısından en durgun dönemdir. Ancak bu yıl nisan ve mayıs ayında konut kredilerinde daha fazla bir daralma yaşandı. Portföy aylık ortalama 750 milyon YTL büyüyor. Haftalık net büyüme ise 150-200 milyon YTL civarında bir büyüme var. Bu bize 2006 yılının mart- nisan dönemlerini hatırlatıyor."

MORTGAGE UZMANLARINI ABDULLAH YAVAŞ EĞİTTİ

Mortgage bilirkişileri için 5 günlük eğitim programı ABD’deki Pensilvanya Üniversitesi ve Bogaziçi Üniversitesi ile konusunda uzman eğitimcilerle birlikte tasarlandı. Bugün Merkez Bankası bünyesindeki Para Piyasası Kurulu (PPK) üyesi olan mortgage uzmanı Prof. Dr. Abdullah Yavaş eğitime katkıda bulananlar içinde yer aldı. 5 günlük eğitimin ardından bilirkişiler ayrıca sertifikalandırıldı.

2009’UN İLK YARISINDA KREDİ KULLANIMI HIZLANIR

Konut kredilerinin büyümesindeki en önemli bileşenlerden birinin faiz oranları olduğunun altını çizen İsmet Erdem, faizlerin yıllıklarda yüzde 11-12’le gerilemesi ve kişi başına milli gelirin ise 10 bin Euro düzeyine ulaşması durumunda sektörde patlama yaşanacağını söyledi. Erdem 2009’un ilk yarısından itibaren konut kredilerinde hızlanma döneminin başlayacağını tahmin ettiklerini belirterek, konut faizlerinin bu yılı yüzde 1.60 seviyesinde tamamlayacağını dile getirdi..

Esra Sahici / Hürriyet

Zenginler Uçakla Gelip Giyinecekler

Etiketler: | 0 yorum


Bayraktar İnşaat tarafından 100 milyon dolara yapılan Viaport Outlet Center temmuzda kapılarını açıyor. Ayda 400 bin kişinin ziyaret edeceği merkeze, Rus ve Arap zenginlerinin alışveriş yapabilmesi için 3 günlük tur düzenlenecek.

Avrupa'nın ve Türkiye'nin en büyük outlet alışveriş merkezi Viaport, temmuz ayında kapılarını ziyaretçilere açıyor. Kurtköy'de bulunan ve Bayraktar İnşaat tarafından 100 milyon dolara inşa edilen Viaport Projesi'nin ilk etabı olan alışveriş merkezinde 150 mağaza yer alacak. Dünyanın ve Türkiye'nin önde gelen markalarının ürünlerinin ucuza satılacağı merkezi ayda 400 bin kişinin ziyaret etmesi bekleniyor.

ViaportGenel Koordinatörü Muzaffer Gülöz, projenin Sabiha Gökçen Havalimanı ve TEM Otoyolu'na yakın olmasının büyük avantaj olduğunu söyledi. 400 bin ziyaretçinin tamamının Viaport'a hem alışverişe hem de eğlenceye geleceğini ifade eden Gülöz, böylece ayda en az 10-12 milyon dolarlık bir ciroya ulaşılmasının hedeflendiğini bildirdi.

İTALYA YERİNE VİAPORT

Ziyaretçilerin yüzde 20'sinin turistlerden oluşmasını beklediklerini kaydeden Gülöz, şunları söyledi: "İlk hedefimiz petrol zengini olan Rusya ve Arap ülkeleri. Viaport Projesi'nin içinde yer alan 5 yıldızlı 700 yataklı otel ve fuar alanı bize büyük avantaj sağlayacak. Ayrıca havalimanına 7 dakika uzaktayız..

Tur operatörleri ile yaptığımız anlaşma ile 3 günlük paket bir program uygulanacak. Rus ve Arap zenginlere 2 gün İstanbul'un turistik zenginliklerini göstereceğiz, 1 gününde de alışveriş yapmalarını sağlayacağız. Burada ünlü markalar olacağı için yabancılar İtalya ve İspanya'ya alışverişe gitmek yerine Türkiye'yi seçecek."

Projenin TEM otoyoluna 1.5 kilometre cephesinin olmasını da büyük avantaj olarak gören Gülöz, otoyoldan günde 90 bin aracın geçtiğini, bunun yüzde 5'inin Viaport'u ziyaret etmesini beklediklerini söyledi. Gülöz, "Böylece hafta sonunda en büyük alışveriş merkezini ziyaret edenlerden fazla araç sayısı Viaport'a gelecek. Bu da yaklaşık 4 bin 500 araç demek" diye konuştu. Viaport'la Türkiye'de outlet kavramını oturtmak istediklerini vurgulayan Gülez, "Bu merkezde yer alan markalar sezon ürünlerini değil, sadece outlet ürünlerini satabilecek. Yaptığımız sözleşmeye satılan ürünlerin yüzde 75'inin outlet ürünü olması şartını getirdik" şeklinde konuştu.

EĞLENCE DE YER ALACAK

Viaport'un sadece alışveriş değil eğlence merkezi de olduğunu ifade eden Gülöz, 3 bin 200 metrekarelik alanda çocukların zekaların geliştirebileceği Avrupa Yakası'nın en büyük eğlence merkezini kuracaklarını bildirdi. Gülöz ayrıca, Viaport'ta turistik bedesten, Kapalı Çarşı ve Mısır Çarşısı'nın bir karmasının yer alacağını, kuyumcu, halı, sahaflar gibi değişik mağazaların da bulunacağını bildirdi.

BÜYÜK MARKALAR VİAPORT’A KOŞTU

Viaport'la Türkiye'ye girecek markalar arasında Hollandalı kadın giyim markaları Bandolera ile Not the Same yer alıyor. Türkiye'de outleti olmayan Sergio Rossi, Notify, John Richmond, Blumarine ve Borelli gibi markalar da tek bir mağaza altında outlet ürünlerini satacak. Bunun yanında Aldo, Lacoste ve Perlina gibi markalar ise ilk outletlerini açmaya hazırlanıyor. Ayrıca, Beymen, İpekyol, Kiğılı, Matraş, Derimod, LCW, Mavi, Saray Halı, Pierre Cardin, US Polo, Nike, Rebook gibi markalar da Viaport'ta yer alacak.

KEY ödemeleri ağustosa kaldı

Etiketler: | 0 yorum

Konut Edindirme Yardımı hesaplarında ödeme takvimi ile ilgili her kafadan bir ses çıkıyor. Daha önce temmuz ve eylül olarak belirtilen ödeme tarihinin ağustos ortaları olabileceği kaydedildi.


Sosyal Güvenlik Kurumu İstanbul Müdürü Mustafa Kuruca, Konut Edindirme Yardımı (KEY) hesaplarında biriken meblağların ödemesinin ağustos ayı ortalarında başlayabileceğini söyledi.

Kamuoyunda son günlerde KEY'in ne zaman ödeneceğine dair sorulan soruları yanıtlayan Kuruca, "Bu konuda arkadaşlarımız çalışıyor. Verileri oluşturma konusunda sıkıntı var. Ama bu sıkıntı önümüzdeki 1 ay içinde çözülecek" dedi. Kuruca, ödemelerin ne zaman yapılacağı yönündeki sorulara ise "Ağustos ayının ortaları olabilir" şeklinde yanıt verdi.

Konut Edindirme Yardımı hesaplarında ödeme takvimi ile ilgili her kafadan bir ses çıkıyor. Daha önce temmuz ve eylül olarak belirtilen ödeme tarihinin.

Kaynak: Referans Gazetesi

Konut sektörü mortgage’la büyüyecek

Etiketler: | 0 yorum

Garanti Mortgage Genel Müdürü Cemal Onaran, Türkiye’de konut kredilerinin milli gelire oranının yüzde 4 olduğunu belirterek, “5 yıl içinde bu rakam milli gelirin yüzde 10’una gelecek.


Ekonomik istikrarın devam etmesi bu işin önünü açacak” dedi. Onaran, Gaziantep’te düzenlenen mortgage seminerinde, ABD’de konut kredilerinin milli gelire oranının yüzde 65 ve Avrupa Birliği’nde ortalama yüzde 50 olduğuna işaret etti.

Mortgage’ın kişilerin hayatında verdiği en önemli ve uzun vadeli yatırım kararı olduğunu, o yüzden ince eleyip sık dokuduğunu ifade eden Onaran, Garanti’nin 20’den fazla mortgage ürünü bulunduğunu, 100 kişilik mortgage ekibi ve yüzde 14 payla pazarda lider olduğunu vurguladı. Onaran, “Mortgage’ı çok önemsiyoruz ve bu alanda ciddi yatırım yapıyoruz” diye konuştu.

Konut ihtiyacı artıyor
Garanti Mortgage Satış Koordinasyon Müdürü Kerem Orbay ise Türkiye’de 2008’de yıllık 500-600 bin olan konut ihtiyacının 2015’de yıllık 700 bin adete çıkacağını belirtti.
Ekonominin iyi olmasının tüketicide güven sağladığını, konut alım-satımını artırdığını anlatan Orbay, “Konut kredilerinde çok ciddi artış devam ediyor” dedi.
Dünyada ve Türkiye’de bireysel krediler içinde en fazla payı konut kredilerinin aldığını anlatan Kerem Orbay, Türkiye’de toplam 77.8 milyar dolarlık bireysel kredilerin içinde konut kredisinin yüzde 34.5’inin ve dünyada toplam 19 trilyon dolarlık bireysel kredilerin yüzde 71’inin konut kredisi olduğuna dikkati çekti.

Kaynak: Milliyet

Konut sektörü mortgage’la büyüyecek

Etiketler: | 0 yorum

Garanti Mortgage Genel Müdürü Cemal Onaran, Türkiye’de konut kredilerinin milli gelire oranının yüzde 4 olduğunu belirterek, “5 yıl içinde bu rakam milli gelirin yüzde 10’una gelecek.


Ekonomik istikrarın devam etmesi bu işin önünü açacak” dedi. Onaran, Gaziantep’te düzenlenen mortgage seminerinde, ABD’de konut kredilerinin milli gelire oranının yüzde 65 ve Avrupa Birliği’nde ortalama yüzde 50 olduğuna işaret etti.

Mortgage’ın kişilerin hayatında verdiği en önemli ve uzun vadeli yatırım kararı olduğunu, o yüzden ince eleyip sık dokuduğunu ifade eden Onaran, Garanti’nin 20’den fazla mortgage ürünü bulunduğunu, 100 kişilik mortgage ekibi ve yüzde 14 payla pazarda lider olduğunu vurguladı. Onaran, “Mortgage’ı çok önemsiyoruz ve bu alanda ciddi yatırım yapıyoruz” diye konuştu.

Konut ihtiyacı artıyor
Garanti Mortgage Satış Koordinasyon Müdürü Kerem Orbay ise Türkiye’de 2008’de yıllık 500-600 bin olan konut ihtiyacının 2015’de yıllık 700 bin adete çıkacağını belirtti.
Ekonominin iyi olmasının tüketicide güven sağladığını, konut alım-satımını artırdığını anlatan Orbay, “Konut kredilerinde çok ciddi artış devam ediyor” dedi.
Dünyada ve Türkiye’de bireysel krediler içinde en fazla payı konut kredilerinin aldığını anlatan Kerem Orbay, Türkiye’de toplam 77.8 milyar dolarlık bireysel kredilerin içinde konut kredisinin yüzde 34.5’inin ve dünyada toplam 19 trilyon dolarlık bireysel kredilerin yüzde 71’inin konut kredisi olduğuna dikkati çekti.

Kaynak: Milliyet

Gayrimenkulde yeni hedef yabancılar

Etiketler: | 0 yorum

Konut alım satımında son dönemde yaşanan durgunluk, projelerini tamamlayan inşaat şirketlerini yurtdışında pazarlama yapmaya yöneltti.

Gönen Gayrimenkul Yatırım İnşaat şirketi Genel Müdürü Emre Erdil, iç piyasadan kaynaklanan durgunlukla ABD'de başlayan ve dünyaya yayılan mortgage krizinin kesiştiğini, durgunluğun kriz boyutlarına geldiğini söyledi.

Erdil, sektörün uzun süren bir durgunluktan sonra hükümetin yabancılara da tapu hakkı vermesiyle 2004 yılında birden açıldığını, iç ve dış piyasa birleşince tüm yatırımcıların projelere yüklendiğini, özellikle İzmir'den Alanya'ya kadar olan sahil kesiminde büyük yerleşimlerin yapıldığını kaydetti.

"ABD'de başlayan mortgage krizinin 2006 yılında İngiltere'yi de etkilemesi anında Türk şirketlerine de tesir etti" diyen Erdil, "Özellikle Bodrum bölgesinde birçok proje İngiliz bankalarının vatandaşlarına verdiği konut kredilerini 50 bin poundla sınırlı tutmasıyla ortada kaldı. Yaşanan durgunluk İstanbul, İzmir gibi kentlerden önce Bodrum'da kendisini gösterdi" dedi.

Satışların yavaşlaması nedeniyle yeni projelerin ertelendiğini ifade eden Erdil, sektörün tekrar canlanabilmesi için önce eldeki konut stokunun eritilmesi gerektiğini, bunun da ancak 2009 yılı sonunda mümkün olabileceğini tahmin ettiklerini ifade etti.

Durgunluğun özellikle orta ve orta üst gelir grubuna yönelik konut projelerinde yaşandığını, daha uygun fiyatlı konutlarda satış sorununun olmadığını kaydeden Erdil, şirketlerin ellerindeki stokları eritebilmek için çeşitli kampanyalar düzenlediğini ifade etti.

Faizlerdeki yükselmeyle birlikte şirketlerin değişik alternatifler üzerinde çalıştığını kaydeden Erdil, önceki yıllarda yurtdışında genelde sahil kesiminde yapılan yazlık tipi projeler pazarlanırken, son dönemde kent içi projelerin de yurtdışında tanıtılmaya başlandığına dikkat çekti.

Gayrimenkule yatırım

Gönen Gayrimenkul'ün geçen yıl tamamladığı Metrokent projesi için Hollanda'da bir çalışma başlattıklarını kaydeden Erdil, şunları söyledi:

"Yaşanan durgunluğa yerli gayrimenkul yatırımcısı da hazırlıksız yakalandı. Önceki yıllardaki durgunluklarda bu dönemde yatırım amaçlı konut alımı artardı. Yabancıların tatil beldeleri kadar şehir içi projelerine de ilgi gösterdiğini gözlemledik.

Bunun üzerine Avrupa pazarında tanıtıma başladık. İlk pazar olan Hollanda'da çok başarılı olduk. Bu ülkeye 10 civarında konut satışımız oldu. Almanya, Avusturya ve İngiltere'ye de gireceğiz. Bu ülkelerde altyapı oluşturmaya başladık.

Türkiye pazarı için yapacağımız yatırımları 2009 yılı sonuna erteledik. Ancak, yurtdışı için özellikle sahil kesimlerinde yeni yatırımlar olabilir."

İç pazarda ise elinde para bulunan yatırımcının faizlerin yükselmesiyle gayrimenkule yatırımdan kaçar hale geldiğini ifade eden Erdil, sözlerini şöyle sürdürdü:

"İzmir'de bir çok projede maliyetin altında konut satılmasına rağmen yatırımcı uzak duruyor. Aslında yatırımın tam zamanı. 2006 yılında konut fiyatlarının zirve yaptığı dönemden bu yana fiyatlar değişmedi. O dönemde konut alanların bekledikleri geliri elde edememesi nedeniyle yatırımcı fiyatların yüksek olduğunu sanıyor.

Oysa şu anda verilen fiyatlar en düşük seviyede. Son dönemde akaryakıt, demir gibi girdilere gelen zamlar da değerlendirildiğinde bundan sonra başlayacak tüm projelerin daha yüksek fiyatla satılması zorunlu olacak."


Kaynak: CNN Türk

Emlakta neler olacak?

Etiketler: | 0 yorum

İlk olarak yurtdışındaki gelişmelere bakmakta fayda var. Konut fiyatları son yıllarda sadece Türkiye'de değil dünyada da büyük yükselişler gösterdi. Finansal piyasaların lokomotif ülkesi ABD'de, mortgage kredi sistemi ile satılan gayrimenkul karşılığı aracılar, bankalar, sigorta şirketleri fonlar oluşturdu.


Bir dolarlık gayrimenkul karşılığı piyasaya 88 dolarlık kâğıt çıkarıldı. Sonunda şişirilen balon hava kaybetmeye ve inmeye başladı. Yumuşak iniş için merkez bankaları seferber olsa da kaydedilen zararların verdiği hasarın ancak uzun bir zaman içerisinde onarılması mümkün görünüyor.

Gayrimenkul pazarının en büyük destekçisi beklentilerdir. Özellikle ABD'de tüketici güveninin son 16 yılın en düşük seviyesinde gerçekleşmesi ve konut fiyatlarındaki rekor yıllık düşüşün ardından ekonomi ciddi oranda sarsıldı. Beklentilerin kötüye gitmesi arz tarafında yığılmaya ve fiyatları düşürmeye başladı. Çıkarılan borçlanma kâğıtlarının karşılıksız kalması dev bankaları bile zor duruma soktu. Dünyada dolaşan likiditenin emilmesi Türkiye'ye gelen parayı kısıtlayınca, tüm sektörlerde durgunluk yaşanır oldu.

Türkiye'de durum
Türkiye emlak ve dolayısıyla inşaat pazarında da bu durgunluktan büyük ölçüde payını aldı. Türkiye'de sistem farklı olduğu için mortgage krizinin bizi etkilemesi ancak dolaylı yönden gerçekleşti. Piyasaların göstergesi olan döviz, faiz, borsa üçlüsünden ikisi direkt olarak emlak piyasasını etkilemekte. Döviz fiyatları ve faiz oranlarının değişimi "fiyat" üzerinde etki yaratırken ilginç olarak borsanın da "satın alma" kararı üzerinde büyük etkiye sahip olduğu görülüyor.

Bir diğer ilginç ilişki faiz ile kurulabilir. Piyasalar iyi olunca faizler düşer fakat emlak fiyatları artar. Faizler yükselirken bu sefer emlak fiyatları düşüş sürecine girer. Nitekim elinde nakit parası olan için zamanlama büyük fırsatlar sunarken kredi ile alma sürecinde belli bir seviye korunur fazla fark yaratmaz. Fırsatlar daha çok konu hakkında az bilgisi ya da hiçbir bilgisi olmayan, ancak sektördeki yüksek kâr marjlarının peşinden koşan girişimciler tarafından yaratılır. Nakit ve kredi problemleri yaşanması ve nakit paraya en çok ihtiyaç duyulduğu zaman zararına satışlar söz konusu olabilir.

Lüks konut hep iyi
Daha işe başlamadan maket üzerinden satış yapacak kadar hareketli inşaat sektöründe şimdi işler durma noktasında. Önceden yapılan satışlar, öngörülemeyen maliyet artışları ile birleşince inşaat firmalarının zararları da beklenmedik bir şekilde arttı. Demir fiyatlarının yüzde 100'e varan oranda yükselmesi ve diğer ana inşaat girdi maliyetlerinde de kur farkı nedeniyle yaşanan fiyat artışları firmaları zorluyor. Şimdi iş yapan müteahhitler işleri tamamlayamama tehlikesi ile karşı karşıyalar. TOKİ'nin kaynak bulabilmek amacıyla konut ve işyeri alana borcunu erken kapatması halinde yüzde 25 indirim yapacağını açıklaması, durumun vahameti hakkında bilgi veriyor.

Bu durumda konutta arz fazlasının yanı sıra halkta gerekli birikimin olmaması da büyük sorun yaratıyor. Durumun son zamanlarda parlak olduğu söylenemez. Sırf aidatı ödensin diye sudan ucuz kiraya verenler ya da bazı siteleri kapıcıların kiralayıp kendi akrabalarını memleketten getirip yerleştirmesi yaşanan gerçekler. Büyük projeler arasında en fazla doluluk oranının yüzde 60 düzeyinde olduğu düşünülürse, durgunluğun son dalgalanma öncesinde zaten var olduğu, ertelenen taleplerin doyduğu söylenebilir.

Yeni değilse, ölü yatırım
Yatırım olarak ev sahibi olanlar son dört yıllık süreç içinde suni olarak ciddi para kazandılar. Satanlar kârlarını realize etti, tutanlar ise halen suni olarak kazanmış görünüyorlar. Ancak şu sıralar gerçek satış aşamasında ya fiyatlar çok büyük oranda düşüyor ya da ilan tahtasında bekliyor. Türkiye'de konut sektöründeki sıkıntının arzda değil, halkın alım gücünde olduğu bilinen bir gerçek. Bu dönüşümden etkilenmeyen ise lüks sınıf konutlar. Ülkemiz ekonomisinin doğası gereği zenginin gitgide zenginleştiği bir ortamda pahalı evlerin her daim talep görmesi normaldir. Ancak çoğunluk açısından zaman, fiyat, ödeme şartları, konutun yeri, faiz oranları ve buna bağlı değişkenler uzun vadede negatif etki yaratabilir.

Faizin orta vadede düşmeyeceğini düşünürsek, yüzde 70'lik bir oran ile kredi vasıtasıyla satılan konutlarda azalma yaşanması kaçınılmaz. Maliyetlerin artması, kâr marjını azaltmayarak satış yapılamayacağını gösteriyor. Bugüne kadar büyük inşaat şirketleri ortam ne olursa olsun bu büyüklükte toplu konutlar yapmamışlardı. Arz fazlası artık yolda giderken insanın gözüne çarpıyor. Hemen hemen bütün göstergeler fiyatların en az 2010 yılına kadar artmayacağını, hatta büyük oranlarda düşüşler yaşanabileceğini gösteriyor. Unutulmaması gerekir ki gayrimenkul eğer yeni değilse, ölü yatırımdır. Ve 2008 yılı bu yatırımı yapmak için doğru zaman değildir.

Kaynak: Referans Gazetesi

Ka Golf Belek'te ücretsiz golf pratiği

Etiketler: | 0 yorum

Farklı tip ve büyüklükte 122 apart daire ile 20 villadan oluşan Ka Golf Belek'te konut fiyatları 83 bin euro'dan başlıyor, 235 bin euro'ya kadar çıkıyor

Kayı Gayrimenkul tarafından Antalya Belek’te yapılan Ka Golf Belek projesinde 70 metrekare ile 143 metrekare arasında 1+1, 2+1 ve 3+1 tipindeki apart konutlar 83 bin ile 168 bin euro arasında değişen fiyatlardan satılıyor. Projede yer alan 217 metrekarelik 4+1 tipindeki villalar ise 227 bin euro ile 235 bin euro arasında değişen fiyatlardan satılıyor. Şimdiden 24 adet apart dairenin yapımının tamamlandığı proje, farklı tip ve büyüklükteki 122 apart daire ile 20 villadan oluşuyor. Projede ilk faz teslimlerinin Aralık 2008’de yapılması planlanıyor.

Ka Golf Belek, özellikle golf turizmi ile gelişen Belek bölgesinde 16 golf sahasına yakın bir mesafede gerçekleştirilirken, Kayı Gayrımenkul golf tutkunları için yeni bir adım daha attı. Özellikle yabancı yatırımcıların dikkatini çeken Ka Golf Belek’te, site sakinlerinin faydalanabilmesi için 500’er metrekareden oluşan putting green ve chipping green golf pratik alanları yapımına başlandı. Böylelikle Ka Golf Belek’ten villa veya apart satın alanlar ücretsiz olarak 1000 metrekarelik golf sahasından faydalanıp pratik yapabilecek, golf tutkunları sporun tadını çıkaracak.

Ka Golf Belek, kullanım kolaylığı sağlayan mimari tasarımı ve konsepte uygun olarak tasarlanan peyzaj düzenlemesinden, teslim sonrası sunduğu kiralama hizmeti, bahçe bakımı, özel güvenlik ve özel peyzaj düzenlemesi gibi hizmetlere kadar farklı bir alternatif sunuyor.

Tel: (0242) 725 40 47

Uplife Park'ın İkinci Etabı 124 Bin YTL'ye

Etiketler: | 0 yorum


Geçtiğimiz hafta sonunda müşterilerini Uplife Park'da ağırlayan Teknik Yapı, düzenlediği brunch ile ikinci etapta satışa sunulan daireler hakkında bilgi verdi.

İlk etap satışlarına gelen yoğun ilgi ve talep nedeniyle sadece Teknik Yapı portföyündeki müşterilerin davet edildiğini belirten Başkan Nazmi Durbakayım, sınırlı sayıda kalan ikinci etap dairelere gösterilen ilginin memnuniyet verici olduğunu belirtti.

Düzenlenen brunch'un ayrıca küçük bir yaza merhaba partisi niteliği olduğunu da vurgulayan Teknik Yapı Başkanı, "Brunch'u özellikle ÖSS sınavının yapıldığı ve Babalar Günü'nün kutlandığı hafta sonuna denk getirmek istedik. Böylece sınav stresinden kurtulan ve çocuklarıyla güzel bir gün geçirmek isteyen müşterilerimizin mutluluklarına ortak olmak istedik" şeklinde konuştu.

İkinci etap satışlarının başladığı gün müşterilerin değerlendirmelerini alan Nazmi Durbakayım, Uplife Park'da ön plana çıkan en önemli avantajın kolay ulaşım sağlaması, sosyal etkinliklerin eksiksiz olması ve büyük bir alışveriş merkezine komşu olması şeklinde sıralandığını söyledi. Teknik Yapı markası ile güven ve kalitenin artık müşteriler tarafından sorgulanmamasının büyük memnuniyet verici olduğunu belirten Başkan Durbakayım "Bu gösteriyor ki, Teknik Yapı ismini gören müşterilerimiz artık sadece nasıl bir çevrede oturacağını düşünüyor. Bu da bize gurur ve gelecekteki projelerimiz için cesaret veriyor" dedi.

Teknik Yapı Başkanı Nazmi Durbakayım açıklamasına ikinci etap satışları hakkında bilgi vererek devam etti;

Yüzde 20 peşinatla 180 aya kadar vade imkanı sağladığımız ikinci etaptaki dairelerin fiyatları 124 bin YTL ile 348 bin YTL arasında değişiyor. 12 aydan 180 aya kadar değişen vadelerde satışa sunulan dairelerde yüzde 0.69 ile yüzde 1.38 oranında faiz uygulanıyor. Satışa sunulan dairelerden yaklaşık 61 metrekare büyüklüğünde olan 1+1 tipi dairelerin fiyatı konumuna göre 124 bin YTL ile 146,3 bin YTL arasında farklılık gösteriyor. Yaklaşık 96 metrekare büyüklüğe sahip 2+1 tipi daire fiyatları 195 ile 226,5 bin YTL arasında bulunuyor. 122 metrekare büyüklüğündeki 3+1 tipi daireler ise 233,9 bin YTL ile 348,8 bin YTL arasında satışa sunuldu.

Uplife Park'taki 1+1, 2+1 ve 3+1 tipindeki dairelerin hepsi 19 katlı 5 blokta toplanacak. Projede biri sosyal tesis, diğeri ticari olacak şekilde iki blok daha yer alacak. Kartal'da 22 dönüm arsa üzerinde yükselecek olan Uplife Park, Dilman Towers ve Uphill Court'lardaki klasikleşmiş çizgi ve kaliteyi taşıyacak. Spor ve sağlık kompleksinin de bulunacağı projede konutların çoğunluğu deniz manzaralı olacak. Toplam 567 dairenin yer aldığı takriben 20 bin metrekarelik araziye sahip Uplife Park projesinin yüzde 75'lik bölümü yeşil alana ayrılacak.

Toplam yedi ayrı bloktan oluşacak olan Uplife Park'ta 5 blokta konutlar, iki blokta ticari amaçlı mağazalar, sosyal tesis bloğunda ise spor ve sağlık kompleksi yer alacak. Toplam 302 daireden oluşacak ilk iki bloktaki tüm daireler 1+1 tipinde olacak. Diğer iki blokta ise 76'şar adet 3+1 tipindeki daireler bulunacak. Son blokta ise 76 adet 2+1 ve 37 adet 1+1 daire tipleri yer alacak. Beş ayrı blokta toplam 567 daire yapılacak. Bunlara ek olarak üç katlı olarak düşünülen altıncı blokta 5 özel daire ve 4 mağaza yer alacak.

Projedeki 1+1 tipi daireler farklı ihtiyaçlar göz önünde bulundurularak iki ayrı büyüklük ve tipte yapılacak. Buna göre 1+1 dairelerin büyüklüğü brüt 61.87 ve 57.45 m² olacak. 2+1 tipi dairelerin büyüklüğü brüt 96.75 m² olarak belirlenirken, 3+1 tipi daireler brüt 122,76 m² şeklinde inşa edilecek.

Toplam 1.080 metrekare sosyal donatı alanına sahip olan spor ve sağlık kompleksinin yer alacağı sosyal tesis bloğu iki ayrı kattan meydana gelecek. Spor ve sağlık kompleksinin bodrum katında fitness salonu ile her birinde buhar banyosu, duş, sauna olan iki ayrı ünite yer alacak. Zemin katta ise içinde snack barı olan cafe restoran hem site sakinlerine hem de dışarıdan gelecek müşterilerine hizmet verecek.

Ayrıca bu bölümde site idare birimleri ile içinde toplantı odası olan ‘business center' da olacak. En üst katında ise yine site sakinlerine ve site dışından gelen müşterilere hizmet veren ‘teras restoran' bulunacak. Uplife'ın açık alanında ise içinde çocuk havuzu da dahil toplam büyüklüğü 400 metrekare olan açık havuz olacak.

Kartal'daki Uplife Park projesindeki otoparklar, Teknik Yapı'nın çevreye verdiği değerin klasikleşen bir göstergesi olarak yeraltında olacak. Daha fazla yeşil alan için yeraltında iki katlı olarak planlanan 16.178 metrekarelik otoparkın 585 araçlık kapasitesi olacak. Misafirler için ise açık alanda 55 araçlık park alanı bulunacak.

TEB-TURYAP İşbirliği Ev Almayı Kolaylaştıracak

Etiketler: | 0 yorum


ürk Ekonomi Bankası (TEB), Türkiye'nin lider emlak şirketlerinden TURYAP ile gerçekleştirdiği anlaşma çerçevesinde, TURYAP müşterilerine cazip faizli konut kredisi sunuyor. Sadece bireysel müşterilerle sınırlı olmayan anlaşma TURYAP'a üye olmak isteyen emlak ofislerine de uygun koşullarla kredi seçeneklerini kapsıyor.

Türk Ekonomi Bankası (TEB), bireysel bankacılık alanında geliştirdiği yenilikçi ürün ve hizmetlere bir yenisini daha ekleyerek emlak sektörünün öncü kuruluşlarından TURYAP'la önemli bir işbirliğine imza attı. Gerçekleştirilen işbirliği çerçevesinde TURYAP'tan ev sahibi olmak isteyenler, TEB'den uygun faiz ve koşullarla konut kredisi kullanabilecek. Konut kredisi 120 aya kadar vadelerde yüzde 1,5 faiz oranıyla kullandırılacak.

TURYAP müşterilerine, cazip faiz oranlarının yanı sıra kredilerin ilk üç ayı için ödemesiz dönem fırsatı da sunulacak. Bunun yanı sıra TURYAP'tan konut almak isteyenler, “Molalı Kredi” gibi TEB'in 2008 yılına damgasını vuran yenilikçi bireysel ürünlerinden de faydalanabilecek. İşbirliği kapsamında kredi kullananlar konutlarını yine özel koşullarla TEB Sigorta'ya sigortalatabilecek.

TEB ile TURYAP arasındaki işbirliği yalnızca bireysel müşterileri değil, TURYAP'a üye olmak isteyen emlak ofislerini de kapsayacak. Bu çerçevede emlak ofisleri süreçlerde ihtiyaç duyacakları finansal desteği TEB'den sağlayabilecek.

HEDEFİMİZ PAZARDA İLK BEŞTE YER ALMAK

TEB'in özellikle bireysel bankacılık alanında son 1,5 yıldır büyük bir ivmeyle atağa kalktığını belirten TEB Bireysel ve İşletme Bankacılığı Genel Müdür Yardımcısı Cemal Kişmir, “Şubeleşme hızımız ve pazara sunduğumuz yeni ürünlerle büyümemizi sürdürürken öte yandan işbirliklerinin de bu büyüme içindeki yeri büyük. TURYAP'la gerçekleştirdiğimiz bu özel işbirliğinin bize konut kredisi pazarında önemli katma değerler getireceği inancındayız; bu noktada hedefimiz sektörümüzde ilk beşin içinde yer almak” dedi.

Toplantıya katılan TURYAP Yönetim Kurulu Üyesi Başak Soner de TEB'le gerçekleştirdikleri işbirliğinin hem TURYAP müşterilerine hem de potansiyel emlak ofisi üyelerine önemli getirilileri olacağına inandıklarını belirtti. Soner şunları söyledi, “Bugüne dek yüz binlerce emlakın el değiştirmesine aracılık ettik. Sitemizde, 25 binin üzerinde satılık ve kiralık ilanını içeren güncel bir portföyümüz var. Bunun 17 binini konutlar oluşturuyor. Bizler de tüm bu konutların alıcıyla buluşmasını kolaylaştırmanın ve çabuklaştırmanın formüllerini üretiyoruz. Az sonra TEB'le imzalayacağımız protokol bankacılığın, gayrimenkul sektörünün ayrılmaz bir parçası olduğu gerçeğini bir kere daha ispatlıyor.

TEB'in müşterilerimize sunduğu özel koşulların, konut satın alırken TURYAP'ı tercih edenler tarafından ilgi göreceğini umuyoruz. Bu kredilerin kullanıcı nezdinde 3 önemli avantajı var: Başvurular hızla sonuçlanıyor, faiz oranı düşük ve geri ödemeler 3 ay sonra başlıyor.

Denize Sıfır Konutlar 167 Bin YTL'ye

Etiketler: | 0 yorum


1+1 ile 6+1 arasında değişik büyüklükte 400 konuttan oluşan Rose Marine'de fiyatlar 167 bin YTL'den başlıyor.

Gülyapı İnşaat tarafından İstanbul Sinanoba’da yapılan Rose Marine denize sıfır konumda 44 bin metrekare alan üzerinde beşer katlı 20 blokta toplam 400 konuttan oluşuyor. 1+1 ile 6+1 arasında değişen konut seçeneklerinin bulunduğu projede fiyatlar 167 bin YTL'den başlıyor.

Arazinin 3/2’sinin sosyal tesis ve yeşil alanlara ayrıldığı sitedeki alışveriş merkezinde, cep sinemaları, food court, mağazalar, güzellik merkezi, eczane, hipermarket gibi alanlar bulunuyor.

İskeleyle birlikte 200 metre uzunluğunda kumsalı da bulunan projede su sporları kulübü, iç bahçede özel peyzaj düzenlemesi, iki açık yüzme havuzu, bir kapalı yüzme havuzu, hidromasaj havuzları, çocuk havuzları, süs havuzu, Türk hamamı, sauna, buhar banyosu, masaj salonu ve fitnes merkezi yer alıyor. Sitede ayrıca kreş, oyun salonu, tenis kortu, basketbol, futbol sahası, kapalı ve açık otoparklar ile 24 saat kameralı güvenlik mevcut.


SİTE ÖZELLİKLERİ

- Alışveriş merkezi.

- Cep sinemaları, food court, mağazalar, güzellik merkezi, eczane, hipermarket.
- İskele.
- 200 metre kumsal.
- Su Sporları Kulübü.
- İç bahçede özel peyzaj düzenlemesi.
- İki açık yüzme havuzu, bir kapalı yüzme havuzu.
- Hidromasaj havuzları, çocuk havuzları, süs havuzu.
- Türk hamamı, sauna, buhar banyosu, masaj salonu.
- Fitnes merkezi.
- Kreş.
- Oyun salonu.
-Tenis kortu, basketbol, futbol sahası.
- Kapalı ve açık otoparklar.
- Güvenlik sistemi.

DAİRE ÖZELLİKLERİ

- Portmanto dolapları.
- Ebeveyn banyosu ve giyinme odası.
- Banyolarda jakuzi.
- Spot aydınlatma
- Duvar kâğıdı ve saten boya alternatifleri.
- Parke zeminli oda ve salonlar.
- Banyo fayansları Çanakkale Seramik.
- Banyoda hidromasajlı jakuzi sistemi.
- Opsiyonel duvarlar. (saten boya / duvar kağıdı).
- Çift camlı PVC pencere sistemleri.
- Beyaz eşya donanımlı ankastre mutfaklar (Buzdolabı, bulaşık makinesi, ankastre fırın, ocak, aspiratör.)
- Müstakil kombi.
- 1. Sınıf ahşap malzeme.
- Uydu yayını.
- Jeneratör.
- Görüntülü renkli intercom.

Tel: (0212) 863 94 04

Dünyanın İlk Hareketli Binası İnşa Edilecek

Etiketler: | 0 yorum


Dubai'de inşa edilecek dünyanın ilk son derece modern "dinamik gökdeleninin" sakinleri, evlerinin manzarasını değiştirebilecek ya da güneşi doğuşundan batışına izleyebilecek.

Projenin İtalyan mimarı David Fisher, New York'ta yaptığı açıklamada, dikey bir eksen etrafında dönecek, 80 kattan oluşacak prefabrike gökdelenin, 420 metre yüksekliğinde olacağını belirtti.

Metrekaresi 30 bin dolardan satılacak 125 ila 1200 metrekarelik lüks dairelerin bulunacağı gökdelenin sakinleri, sadece sesli bir komutla apartman dairesini kendi ekseni etrafında döndürebilecek. Bir dönüş 3 saat sürecek.

Mimar Fisher, 70 katlı benzer bir gökdeleni Moskova'ya inşa edeceklerini, üçüncüsünü de New York'a inşa etmeyi umduklarını söyledi.

Dubai'de 2010'da satışa hazır hale getirilecek dünyanın ilk hareketli binasının 700 milyon dolara mal olması bekleniyor.

DÜNYANIN DÖNEN İLK GÖKDELENİNİ İZLEYİN..


Oyakbank 14 milyon Euro’ya ING oluyor

İSTANBUL - ING Bank Türkiye Genel Müdürü Hakan Eminsoy, dönüşümün çok önemli bir bölümünün tamamlanacağı 7 Temmuz ile birlikte TV ve yazılı basında tanıtım kampanyasının da başlayacağını ve bu tarihten itibaren kendilerini ING Bank olarak konumlandıracaklarını söyledi.


Bankada bu tip bir dönüşüm işinin, bürokrasi ve formalitesinin oldukça fazla olduğuna işaret eden Eminsoy, bu kapsamda belli ölçülerde ekipler kurarak bunları seferber ettiklerini, yaptıkları çalışmalarla banka şubelerinin görünürlüğü ve dış cephesini bitirmiş olacaklarını, ancak cüzdanların müşterilerden toplanması ve kartların değişimi gibi sürecin zaman alacağını kaydetti.

DÖNÜŞÜM BÜTÇEMİZ 14 MİLYON EURO CİVARINDA
Dönüşüm sürecinde ilk başta 20 kişilik çekirdek ekip oluşturulduğunu ve çekirdek ekibin daha sonra bankaların tüm birimleriyle toplantılar yaparak kendi aralarında marka elçisi olarak tanımlanabilecek kişiler belirlediğini belirten Eminsoy, şöyle devam etti:

“Her şubede, genel müdürlüğün her biriminde marka elçisi oluşturuldu. Marka elçilerinin yaptığı iş, kendi bölümleriyle ilgili değişimi ortaya çıkarmak. Herkes kendi bölümünde akla gelebilecek her şeyi bulmaya çalıştı. Umarım sorunsuz bir süreç yaşarız. Bu işlerde müşteriye herhangi bir sıkıntının yaratılmaması çok önemli. Bunların oturup iyi planlanarak, hiç kimse mağdur olmadan işlemlerin aksatılmadan yürümesini istiyoruz.”

Dönüşüm süreciyle henüz bütün maliyetin oluştuğunun söylenemeyeceğini kaydeden Eminsoy, “Dönüşüm bütçemiz 14 milyon Euro civarında. Bunun içinde tabela, kırtasiye maliyeti, plastik kart değişimi ve postalanması gibi harcamalar var. Henüz bütün para harcanıp hesap çıkmış değil. Şu anda bütçe öngörüsü çerçevesinde gidiyoruz” dedi.

EYLÜL’E KADAR 50 YENİ ŞUBE
Şu ana kadar 50 yeni şubenin açılışı için yer tuttuklarını anlatan Eminsoy, bunlardan 17 tanesini açtıklarını, geri kalan 33 tanesini 3 ay içinde açmayı planladıklarını, dolayısıyla Eylül ayına kadar 50 yeni şube açmış olacaklarını bildirdi.

Askeri birliklerle olan maaş anlaşmalarının sürelerinin sona ermesiyle ilgili de bu süreçte operasyonel işlemler yapıldığını ifade eden Eminsoy, şimdiye kadar program çerçevesinde 23 tanesinin kapandığını belirtti.

Üzerinde çalıştıkları yeni projelere devam ettiklerini anlatan Eminsoy, mini şube formatıyla ilgili 4 pilot lokasyon seçtiklerini, bunların Bakırköy’de bir alışveriş merkezi, Kocamustafapaşa, Ankara Oran ve İstanbul Cevahir Alışveriş Merkezi olduğunu ifade etti.

Hakan Eminsoy, böyle bir modeli çalışır hale getirmek için önce iş modeli ve bilgi işlem altyapısının oluşturulduğunu, sonra fiziken denediklerini belirterek, “Bu denemede hangi model başarılı olursa bu şubelerden daha fazlası açılacaktır. Şubenin formatını oturttuğumuz takdirde 3 sene içinde Türkiye genelinde bu şubelerden 200 tane açmayı hedefliyoruz” diye konuştu.

OYAKBANK’TAN ING’YE
19 Haziran 2007 tarihinde ING ile Oyak Grubu, Oyakbank’ın yüzde 100 hissesinin 2 milyar 673 milyon dolar karşılığında ING Bank’a satışı konusunda anlaşmaya varmış, 14 Aralık 2007 tarihinde satış ile ilgili BDDK onayının alınmasının ardından 24 Aralık 2007 tarihinde satış işlemleri tamamlanarak Oyakbank ING Grup çatısı altına girmişti.

Oyakbank’ın tarihi, 1984 yılında Bank of Boston’un İstanbul Şubesi’nin kurulmasıyla başladı. Bank of Boston, 1990’da The First National Bank of Boston adını alarak Oyak, Alarko ve Cerrahoğlu’yla beraber 4 ortaklı bir Türk Bankası olarak faaliyetini sürdürdü. 1991’de bankanın adı Türk Boston Bank A.Ş olarak değişti ve 1994’te Oyak diğer bütün hisseleri alarak bankanın tek sahibi oldu. 10 Mayıs 1996’da Türk Boston Bank A.Ş’nin ismi değiştirilerek Oyakbank A.Ş oldu.

Oyakbank A.Ş, 1996 yılına kadar sadece kurumsal bankacılık alanında hizmet vermekteydi. 1996 yılında sadece Ankara, Adana, İzmir ve Bursa’da, ağırlıklı olarak grup firma ve çalışanlarına hizmet veren şubeleri mevcuttu. 1998 yılında alınan kararla müşteri ağını daha fazla genişletmek ve daha fazla noktada hizmet vermek amacıyla, bireysel bankacılık alanında çalışmalar başlatıldı. Bu amaçla şube sayısını artırma ve büyüme, Oyak Bank A.Ş’nin başlıca hedeflerini oluşturdu.

Bu hedefler doğrultusunda Sümerbank A.Ş, 10 Ağustos 2001 tarihinde Oyak tarafından alınmış ve 11 Ocak 2002’de Oyak Bank A.Ş’ye devredilmişti. 150 yıldır bankacılık, sigortacılık, varlık yönetimi alanlarında, bireysel ve kurumsal müşterilere ürün ve hizmet sunan Hollanda merkezli ING Grubu ise Asya’dan Amerika’ya, Avrupa’dan Avustralya’ya 50’yi aşkın ülkede faaliyet gösteriyor.

Kaynak: Anadolu Ajansı

Fed faiz indirimine ara verecek

Fed’in bugün yapacağı toplantıda, faiz oranlarını yüzde 2’de tutarak, enflasyondan biraz daha fazla rahatsız olduğunu hissettirmesi bekleniyor.


WASHINGTON - Politika belirleyici Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) toplantısının kararlarına ilişkin açıklamanın, TSİ 21.15 dolayında yapılması bekleniyor. ABD politika yapıcıları bir yandan, daha uzun aylar boyunca ekonomik büyümeyi yavaşlatacağa benzeyen ve giderek derinleşen bir konut piyasası düşüşü, bir yandan da yükselen petrol ve emtia fiyatlarının enflasyonu daha da genişletmesi olasılığıyla yüz yüzeler. ABD Merkez Bankası (Fed), 29-30 Nisan ‘da yaptığı son toplantısında faiz oranlarını yüzde 2.0’ye düşürürken, Eylül ortasından beri 3.25 puana ulaşan faiz indirimlerinin, ekonominin konut piyasalarındaki çöküş ve kredi sıkışıklığından toparlanması için yeterli olacağı umudunda olduğunu belli etmişti.

Deutsche Bank ekonomistleri Joseph LaVorgna ve Carl Riccadonna müşterilerine yönelik olarak hazırladıkları bilgi notunda, “Hem yukarı hem aşağı yönlü risklerin taşıdığı belirsizlik ışığında, Fed’in (faizleri) belirsiz bir süre sabit tutması beklenir” dediler.

Dün açıklanan veriler, ABD’de tüketici eğiliminin Haziran’da büyük bir düşüş yaşadığını ve konut fiyatlarında düşüşün sürdüğünü gösterdi.

Analistler Fed açıklamasında, Başkan Ben Bernanke’nin bir süre önce ifade ettiği gibi, ekonominin derin bir resesyonun kenarından döndüğü biçimdeki eğilimin yansıtılmasını bekliyorlar.

Ciddi gerileme risklerinin azalmasıyla Bernanke ve Başkan Yardımcısı Donald Kohn, son haftalarda enflasyon uyarılarına ağrılık verdiler ve daha yüksek enflasyon beklentilerin artmaması için kararlı olduklarını ifade ettiler.

Analistler, Fed’in kararında bu kaygıları gündeme getirmesini bekliyorlar ancak piyasaların yeniden bir faiz yükseltme dönemi başlıyor izlenimine kapılmamaları için, ifade biçimine çok dikkat edeceğini belirtiyorlar.

Kaynak: Ntvmsnbc

Barış çanları emlak için çalıyor

Etiketler: | 0 yorum

KKTC’de, 2004 yılında Annan planının gündeme gelmesiyle birlikte yükselen emlak piyasası tekrar bir bekleyiş içine girdi. Ada’da barış sağlanması durumunda emlak fiyatlarında büyük bir artış beklenirken, hükümet de emlak piyasasını düzenlemeye yönelik uygulamaların altına imza atıyor


Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde barışa yönelik girişimlerin artmasıyla birlikte adadaki gayrimenkul piyasasının gelişmesine yönelik büyük bir beklenti oluştu. Hem Türk tarafının hem de Rum kesiminin somut çözüm istemesi neticesinde sağlanacak bir barış ortamından en fazla emlak piyasasının etkilenmesi bekleniyor. Rum kesiminde emlak fiyatlarının KKTC’ye göre 3 kat daha pahalı olduğu düşünüldüğünde barış ortamıyla birlikte Kuzey’de tarafındaki fiyatların da yükseleceği tahmin ediliyor.

Bu tablo KKTC’de büyük bir potansiyeli olduğunu ortaya koysa da yabancı bireysel alıcılar dışındaki yatırımcılar KKTC’ye gelme konusunda şimdilik tereddüt ediyor. KKTC’nin uluslararası arenada tanınmaması ve uygulanan ambargo bunun en büyük nedenini oluşturuyor. Rumlarla yaşanan ve çözüme kavuşmamış mülkiyet sorunu da bu durumda etkili oluyor. Bunun yanı sıra, yaklaşık 250 bin nüfusa sahip KKTC’nin şu anda konut fazlasına sahip olması da yatırımcıya cazip gelmiyor. Ülkede yaklaşık 10 bin konut fazlası bulunduğu belirtilirken, son yıllarda sayıları artan müteahhitler piyasa için halen bir risk oluşturuyor.

Ancak tüm bu olumsuzluklara karşın halen yatırım anlamında bakir sayılabilecek KKTC bu sorunlarından arınmasıyla yıldızı parlayacak bir ülke olarak öne çıkıyor. Özellikle Annan planı ile fiyatların yüksek oranlarda artmaya başladığı Ada’da emlak fiyatları bölgelere göre farklılık gösteriyor. Şu anda çok ucuz olmasa da emlak fiyatlarının yükselmeyi sürdürmesinin beklendiği KKTC’de kıyı kesimlerde sadece turizme yönelik yatırımlara izin veriliyor. Bu kapsamda Bafra’da büyük otel yatırımları dikkat çekiyor. Ülkede büyük alışveriş merkezi ve hastane gibi alanlarda ise yeni yatırıma ihtiyaç duyulurken, Türk firmalarının turizm dışında pek fazla yatırım yapmadığı görülüyor. Daha çok yabancıya yapılan satışlarla ayakta kalan emlak piyasasında unutulan Türkiye piyasası da tekrar hedefler arasına girdi. Bu kapsamda Türk vatandaşları için çeşitli projelerin geliştirilmesi gündeme geliyor.

Konutların çoğu yabancıya satılıyor
KKTC’nin en önemli kentlerinden biri Girne’de, 2003 yılından 2007 yılına kadar olan dönemi kapsayan bir araştırma ülkenin genel konut durumu hakkında bilgi veriyor. Araştırma göre söz konusu dönemde bölgede yaklaşık 4 bin 700 konut yapılmış. Bunun yüzde 73,1’inde kimse oturmazken, yüzde 26,9’unun ise dolu olduğu anlaşılmış. Boş evleri ülke dışında yaşayanların aldığı ve ikincil konut olarak kullandığı tahmin ediliyor. Bu konutların büyük bir bölümünü tek katlı dubleksler oluşuyor. Ancak son yıllarda Kıbrıs’ta nitelikli siteler de yoğunlukla yapılmaya başlanırken, bu şekilde apartmanlara olan talepte artış yaşanıyor. Ada’da konut satışlarının önemli bir bölümü yabancılara yapıldığı için sosyal donatılı siteler daha fazla tercih ediliyor.

Araştırmaya göre evlerin yüzde 27’si 100 konutluk sitelerde, yüzde 3,7’si 76-100 konutluk sitelerde, yüzde 10,8’i 51-75 konutluk sitelerde, yüzde 24,3’ü 21-50 konutluk sitelerde, yüzde 16,5’i 11-20 konutluk sitelerde ve yüzde 13,6’ı da 2-10 konutluk binalarda bulunuyor. Yüzde 4,1’i de müstakil tek katlı evlerden oluşuyor. Evlerin inşaatında kullanılan yapı malzemelerinde ise taş ev yüzde 7,5, siding yüzde 0,1, ahşap yüzde 0,7, tuğla yüzde 53,9 oranında kullanılmış. 2004 yılında tek villa yüzde 17,1 oranında tercih edilirken, 2007 yılında bu rakam yüzde 11,2’ye düşmüş. Dubleks villanın tercih edilme oranı 2004 yılında yüzde 82,9 iken, 2007’de bu oran yüzde 54,6’ya gerilemiş. 2005 yılında apartmanlar yüzde 19,7 oranında tercih edilirken, 2007 yılında bu oran yüzde 34,7’ye çıkmış. İkiz dubleks ise 2005’te yüzde 0,8 oranında tercih edilirken, 2007 yüzde 6,1’e yükselmiş.

Kiralık emlak fiyatları 80 kat arttı
- KKTC’nin nüfusu 2006 verilerine göre 257 bin 533.
- Büyüme hızı yüzde 12.7.
- Enflasyon yüzde 19,2.
- KKTC’de yaklaşık 61 bin sigortası yatırılan işçi var.
- Kıbrıs’ta arazilerin satışında bir dönüm 1000 metrekare değil eski Osmanlı ölçüsüne göre 1320 metrekare olarak hesaplanıyor.
- Eski bir İngiliz sömürgesi olan Kıbrıs’ta resmi para YTL olmasına rağmen emlak alım, satım ve kiralamasında İngiliz para birimi olan pound tercih ediliyor.
- Kıbrıs'ta kadastro 1916 yılında yapılmış.
- Kıbrıs’ta 1996 yılından 2006 yılına kadar kiralık emlak fiyatları yaklaşık 80 kat artmış.
- Aynı dönemde satılık emlak fiyatları bazı bölgelerde 100 kata kadar çıkmış.
- Yine aynı dönemde satılık gayrimenkullerin fiyatı yaklaşık 5 kat artmış.
- Türkiye’nin emlakçılıkla ilgili bir yasası bulunmasına rağmen KKTC’nin bir emlak yasası var. - Mortgage sisteminin uygulanmadığı ülkede yasanın Meclis’ten geçmesi bekleniyor.
- Ada’da 10 yıl öncesinde 35 inşaat firması varken son yıllarda bu sayı 650 olmuş.
- Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nun verilerine göre konutlara yılda yaklaşık 10 bin sayaç takılıyor. Bu da Ada’da her yıl 10 bin konut yapıldığını gösteriyor.
- Ada’daki toplam konut fazlasının tahmini olarak 10 bin olduğu belirtiliyor.
- Türk vatandaşları yabancılara uygulanan prosedüre göre Ada’da en fazla 1 dönüm ya da 1 konut alabiliyor.
- Kıbrıs’ta 2003 yılında 80 olan emlakçı sayısı 2007’de 300’ün üzerine çıkmış.
- Aynı dönemde 65 olan müteahhit sayısı 927’ye yükselmiş.
- Ada’da son yıllarda İsrailli yatırımcılar arsa toplarken, konut satışları daha çok İngiliz, İrlanda ve Almanlara yapılmış.

KKTC’de karşılaştırmalı arsa fiyatları

Bölge 2003 fiyatları 2008 fiyatları
Esentepe 100-300 pound 30-40 bin pound
Tatlısu 1000 pound 10000-25000 pound
Yenierenköy 5000 pound 2 bin pound
Girne 15 bin pound 100-120 bin pound
Karaoğlan 15 bin pound 80-100 bin pound
Alsancak 5 bin pound 45-50 bin pound
Karşıyaka 1000-2000 pound 30-45 bin pound
Sadrazamköy 5-15 bin pound 5-15 bin pound
Güzelyurt 1000 pound 1000-30 bin pound
Türkeli 1000 bin pound 30 bin pound
Gönyeli 8-10 bin pound 60-70 bin pound
Lefkoşa 9-10 bin pound 80 bin pound

Kaynak: Kıbrıs Türk Emlakçılar Birliği

Arsa fiyatları baş döndürücü bir hızla artıyor
Kıbrıs Türk Emlakçılar Birliği’nin verilerine göre Ada’da özellikle arazi fiyatları büyük bir hızla artıyor. Kıbrıs’ın kuzeyinde Esentepe bölgesinde 2003 yılında 100-300 pound civarındaki arazi fiyatları bugün 30-40 bin pound arasında değişiyor. Bölgede iki kattan fazla imar izni verilmiyor, arazinin sadece yüzde 20’sinde inşaat izni var. Kuzeydeki Tatlısu bölgesinde 2003’de 1000 pound olan araziler de bugün 10 bin ile 25 bin pound arasında el değiştiriyor.

Ada’nın kuzeydoğusundaki Yenierenköy’de 2003’de 5 bin pound olan fiyatlar bölgede imar izni olmaması nedeniyle gerileyerek 2 bin pound’a düştü. Bölgede inşaat yapılamıyor. Bu nedenle konut fiyatları yükseliyor ama arazi fiyatları düşüyor. Kıbrıs’ın en önemli kıyı kenti Girne’de ise 2003 yıllarında bir dönüm arsa için 15 bin pound istenirken, bugün 100-120 bin pound talep ediliyor.

Ada’nın kıyı bölgelerinden biri olan Karaoğlan’da 2003’lerde 15 bin pound olan arsa fiyatları 80-100 bin pound’a kadar yükseldi. Bu bölgenin yüksek imara açılacağı konusunda duyumlar var. Bu durumda fiyatların çok daha fazla yükselmesi bekleniyor. Karaoğlan’a komşu Alsancak’ta ise 2003’lerde 5 bin pound olan fiyatlar 45-50 bin pound’a kadar çıktı. Ada’nın kuzeybatısında kalan Karşıyaka’da 2002 yıllarında 1000-2000 pound civarındaki fiyatlar yolun üstü için 30-35 pound’a, yolun alt bölümü için ise de 40-45 pound’a fırladı. Karşıyaka’nın komşusu Kayalar’da 2003 yıllarında bir dönüme 5 bin pound istenirken, bugün arsalar 15 ile 25 bin pound arasındaki fiyatlardan satılıyor. Ada’nın tam kuzey batısında yer alan Sadrazamköy’de ise 2003 yılında 5-15 bin pound arasında seyreden fiyatlar imar durumuna göre pek fazla değişmedi ve aynı seviyede kaldı.

Türkeli’nde patlama olabilir!
Ada’nın güneyinde Güzelyurt bölgesinde ise Orta Doğu Teknik Üniversitesi’nin Kıbrıs kampusunun kurulmasıyla fiyatlarda bir canlanma oldu. Bölgede bugün fiyatlar 30 bin pound’a kadar çıkabiliyor. Ada’nın iç kesimindeki Türkeli bölgesinde 22 kata kadar imarın serbest bırakılması bekleniyor. Türkeli’ndeki fiyatlar halen 1000 pound civarında seyrediyor, fakat özellikle imarın serbest bırakılmasıyla fiyatların 30 bin pound civarına çıkacağı tahmin ediliyor.

Lefkoşa’nın hemen yanındaki Gönyeli’de 2003 yılında 810 bin pound seviyesindeki fiyatlar bugün 60-70 bin pound’a kadar çıktı. Ancak Gönyeli’nin bir bölümünden sonrası imara kapalı. Gönyeli’nin yanındaki Kanlıköy ise imara tamamen kapalı ve normalde arsa fiyatları 1000 pound. Ama bölgenin yakında imara açılması planlandığı için fiyatlar şimdiden 5 ve 10 bin pound arasında değişiyor. Başkent Lefkoşa’da ise 9-10 bin pound seviyesindeki fiyatlar 60-100 bin pound’a kadar çıktı.

Konut fiyatları da artıyor
KKTC’de Annan planıyla birlikte konut fiyatlarında da büyük bir artış gözleniyor. Girne’de 3+1 tipinde ve 100 metrekare büyüklüğündeki villalar 2002 yılında 40-50 bin pound’a alınırken, bugün bu villaların fiyatları 90-120 bin pound arasında değişiyor. Aynı yerde apartman dairleri ise 2002 yılından önce 20 bin pound civarındayken, 60 bin pound’a yükseldi.

Sadece villa izni olan Tatlısu bölgesinde 2003 yılında köy içerisinde 10 bin pound’a alınabilen villaların fiyatları 50 bin pound’an başlıyor. Lefkoşa’da apartman dairesinin fiyatları 12 ile 16 bin pound arasındaydı, ancak gelinen noktada fiyatlar 50 bin pound’a kadar çıktı. Magosa bölgesinde 2003’de apartman dairesi fiyatları 30 bin pound civarındaydı, çünkü kiralıklarda yoğun talep vardı. Bugün itibariyle fiyatlar 50 bin pound’a kadar yükseldi. Çatalköy’de ise 2003 yıllarında 5 bin pound olan evler bugün 50 bin pound’dan satılıyor.

Kıbrıs Türk Emlakçılar Birliği Başkanı Hasan Sungur:

‘Barış olursa emlak piyasası patlayabilir’

Kıbrıs Türk Emlakçılar Birliği Başkanı Hasan Sungur, Kıbrıs’ta son dönemde yaşanan gelişmelerin kendileri için umut verdiğini ifade ederek, Ada’da barışın sağlanması durumunda emlak piyasasının da büyük bir patlama yapabileceğini söyledi. Rum kesimi’nde fiyatların Kuzey’e göre yüzde 300 daha pahalı olduğunu belirten Hasan Sungur, şunları belirtti:

“Müzakerelerden olumlu sonuç çıkması durumunda fiyatlar hızla yükselecek, çünkü Rum tarafındaki yatırımcılar bu tarafa doğru hızlı bir şekilde kaymaya başlayacak. Rum tarafında birikmiş olan bu kapital bir anda bu tarafa akacak. Kuzey ve Güney kesimi arasında 3 kat fiyat farkı olduğu düşünülürse barışla birlikte Kuzey’deki fiyatların artması muhtemel. Barış olursa hızlı bir patlama derken; minimum yüzde 200’den başlayıp yüzde 600’e varan değişimler bekleniyor. Barış olmaması durumunda da fiyatların çok hızlı olmasa da yükseliş trendini sürdüreceğini düşünüyorum.”

Hedefte Türk yatırımcılar da var
Sungur, KKTC’de 1980’li yıllarda Türkiye’deki zenginlere yönelik yapılan gayrimenkullerle hareketli olan emlak piyasasının belli bir dönem bu şekilde devam ettiğini hatırlatarak, Türkiye’de ciddi bir değişimin başlaması ve yatırımcıların başka pazarlara yönelmesiyle KKTC emlak piyasasında bir durgunluk yaşandığını söyledi.

Hasan Sungur, 2000’li yıllara doğru Ada’da yerel inşaat firmalarının boy göstermesiyle birlikte yeni konutların yapılmaya başlandığını vurgulayarak, “Bu dönemde yabancıya satışlar arttı. Fakat piyasada asıl hareket 2000 yılından sonra kendini gösterdi. Özellikle Annan Planı’nın ardından piyasa patladı. Ada’da inşaat sektörünün hareketlenmesinden dolayı, ülke dışından özellikle Türkiye’den yaklaşık 30 bin işçi geldi” diye konuştu. Türk yatırımcılarının da Kıbrıs piyasasının gündeminde bulunduğunu ifade eden Hasan Sungur, piyasanın canlılığını koruması için hem Türk hem de diğer ülkelerin yatırımcılarını çeşitli fırsatlar sunulması gerektiğini kaydetti.

Sungur, Kıbrıs'ta kadastronun 1916 yılında yapıldığını belirterek, bazı bölgelerde arazilerin tamamen imara kapalı olduğunu, bazı arazilerin üzerinde ise yüzde 50 inşaat izni verildiğini söyledi. Bu nedenle Ada’da düzgün bir imar planından bahsedilemeyeceğini dile getiren Sungur, devletin bazı teşvikler sunduğunu da belirterek, “KKTC’de 2008 sonuna kadar deniz kenarlarında proje yapmak isteyen herhangi bir kişi devletten arazi kiraladığı zaman, imar izni alacak ve projeler onaylanacak. Yeni yasa böyle” dedi.

‘Mortgage’la 12 bin konut satılır’

KKTC’de, uygulanan Emlakçılık Yasası’nın ardından ayrıca mortgage yasasının da uygulanması konusunda gerekli çalışmalar yapıldığını anlatan Sungur, “Yasa taslağının kısa süre içinde yasalaşması bekleniyor. Değerleme uzmanlığının nasıl yapılacağı ve erken ödeme cezası konularında Türkiye’dekinden farklı uygulamalar gündeme gelse de bu konuların dışında mortgaga Türkiye’dekine çok benziyor” diye konuştu. Hasan Sungur, KKTC’de mortgage’ın uygulanmasıyla yaklaşık 12-13 bin civarında yeni satışın beklendiğini ifade ederek, “İyi bir mortgage yasasıyla rakamlar 20-25 bini bulabilir. Bu şekilde önümüzdeki 5 yılın ekonomideki lokomotifi inşaat sektörü olur” dedi.

KKTC Meclisi Emlak Komisyonu Başkanı Kadri Fellahoğlu:

‘Kıbrıs’ta yeni bir sayfa açılıyor’

Kıbrıs’ta 1 Mart 2008’den itibaren yeni bir dönemin başladığını ifade eden KKTC Cumhuriyet Meclisi Emlak Komisyonu Başkanı Kadri Fellahoğlu, Kıbrıs Rum tarafında yapılan seçimle birlikte Ada’da çözüme yönelik girişimlerin hızlandığını söyledi. Kıbrıs’ta ekonomik ve siyasi istikrar olabilmesi için dünyayla bütünleşmek gerektiğini anlatan Kadri Fellahoğlu, şunları kaydetti:

“Kıbrıs bütün olarak şu an Avrupa Birliği toprağıdır. Bu emlak piyasasını da yakından ilgilendiriyor. Fakat Kıbrıs Rum tarafı bütün Ada adına Avrupa Birliği’ne girdi. Fakat Avrupa Birliği kuralları Kuzey Kıbrıs’ta uygulanmıyor. Sonuç itibariyle kuzeydeki toprak da Avrupa Birliği toprağıdır. Bunu böyle değerlendirmek lazım.”

Fellahoğlu, Annan planı döneminde referandum sonrasında emlak piyasasında bir patlama olduğunu hatırlatarak, “Bir çözüm ve çözümle birlikte mülkiyet sorununun netleşmesi emlak piyasasına ciddi bir istikrar getirecektir. Çözümün görüşülmesi referandumda olduğu gibi emlak piyasasına bir ivme kazandırır” dedi. Son birkaç yılda emlak ve inşaat sektörünün ekonominin lokomotifi olduğunu vurgulayan Kadri Fellahoğlu, “Bu sektörler ekonomimize büyük bir dinamizm kazandırdı. Ama sonuçta bu istikrar sağlanamamıştır ve mutlaka çözüm gelmesi gerekiyor. Çözümle birlikte de emlak piyasası kesinlikle canlanacak. Çünkü halen

mülkiyet sorunları devam ediyor” diye konuştu. Kadri Fellahoğlu, mülkiyet sorununun çözümüne yönelik şunları söyledi:

“Konuyla ilgili olarak Annan planında bir takım düzenlemeler öngörülüyordu. Örneğin çözüm iki bölgeli olacaktı. İki ortaklı bir Kıbrıs yaratılacaktı. Kendi bölgemizde çoğunlukla Türkler bulunacak ve mülk sahipleri de genelde Türkler olacaktı. Annan planına göre Kuzey’de mülkü olan bir Rum vatandaşı o mülkün 3’te birinin kullanımını alacaktı. Diğer 3’te biriyle ilgili tazminat, kalan 3’te biriyle de güneyde onun karşılığında bir mal edinecekti. Yani bıraktığı tüm mülkün karşılığına alacaktı. Fakat yeni düzenlemeler yapılan görüşmelerden sonra netleşecek.”

‘İnşaatta kriz yaşanıyor’

Bugünkü yapıda bile çözümün görüşülmeye başlamasının emlak piyasasına pozitif etki yaptığını belirten Kadri Fellahoğlu, inşaat sektöründe geçen yıllarda yaşanan patlamanın ardından bu yıl ciddi bir krizle karşı karşıya bulunduklarının altını çizdi.

Fellahoğlu, bu durumun birçok nedeni bulunduğunu anlatarak şunları aktardı:

“Sektör doyum noktasına geldi ve ayrıca birçok insan müteahhitliğe soyundu, emlakçı oldu. Emlak ve inşaat sektörüne çok fazla yatırım yapıldı. Arz fazlası ortaya çıkınca satışlarda bir durgunluk yaşandı. Yükselişin hep devam edeceği düşünüldü ama piyasa doygunluk noktasına geldi. Bunun yanı sıra çıkartılan emirnamelerle piyasaya kısıtlamalar getirildi ve bunun da yarattığı bir durgunluk söz konusu.”

‘Ada bir beton yığını olmamalı’

Komisyonu Başkanı Kadri Fellahoğlu KKTC’deki yapılaşma politikasını sağlam bir temele oturtmak gerektiğine vurgu yaparak şöyle devam etti:

“Adada birçok bölgede inşaatı tamamen durdurduk. Bundan sonra ülkenin bütününe dönük bir plan yapılması ve bu yapılırken de kıyıların ve ormanların korunması gerekiyor. Adayı bir beton yığınına çevirirsek ilerde sıkıntı çekeriz. Çarpık yapılaşma söz konusu ve bunu kontrol altına almak için çalışmak gerek. Kıbrıs küçük bir ada bu nedenle dikey büyümeyi de düşünebiliriz. Özellikle Lefkoşa dikey büyümenin oluşabileceği bir kent.”

Kadri Fellahoğlu, KKTC’de bir süre önce mortgage’a benzer bir Konut Edindirme Yasası’nı çıkardıklarını fakat bunun mortgage’tan çok faklı olduğunu anlatarak, “Gerçek anlamda mortgage yasasının en kısa zamanda çıkarılması gerekiyor. Yasanın doğru çıkması durumunda bankalardaki 5 milyar dolarlık mevduat yatırım olarak piyasaya girebilir. Sistemin yürürlüğe girmesiyle birlikte bu kaynağın yatırıma dönüşeceğine ve emlak piyasasına çok büyük katkısı sağlayacağına inanıyorum” diyerek sözlerini tamamladı.

KKTC Başbakanı Ferdi Sabit Soyer

‘Sektörü disiplin altına alacağız’

KKTC Başbakanı Ferdi Sabit Soyer, emlak piyasasının ve inşaat sektörünün Ada ekonomisinin gelişmesi için büyük önem taşıdığını belirterek, son dönemde yaşanan barış süreciyle birlikte bu sektörlerde hareketlenmenin daha da hızlanacağını söyledi. Piyasanın gelişmesi ve sektörün kurumsal bir yapıya kavuşması için çalıştıklarını söyleyen Soyer, gelişen piyasayla birlikte son yıllarda bazı sorunlar yaşandığını da hatırlattı.

Başbakan Soyer, sektörde çok sayıda kişinin müteahhitlik yapmaya başladığını ifade ederek, “Piyasada herkes müteahhit ve emlakçı oldu, bu şekilde sektör zarar gördü. Emlakçılık yasasını çıkardık. Sektörü daha da disiplin altına alacağız. Aynı şekilde müteahhitlik yasasını da çıkartarak, bu işi yapmayı bazı şartlara bağlayacağız. Sermaye ve işletme gibi konularda katı kriterler getireceğiz” dedi.

Kıbrıs’ta yabancılara yönelik çok sayıda konut satışı yapıldığını ve bununla birlikte çeşitli sorunlar yaşandığını vurgulayan Soyer, “Yabancılardan gelen şikayetler üzerine bir komisyon oluşturduk. Bu şekilde piyasada yaşanan memnuniyetsizliklerin çoğunu çözdük ve olumsuz izlenimleri olumluya çevirdik. Bu tablodan yabancılar memnun kaldı. Böylece piyasaya yabancıların ilgisi tekrar arttı” dedi.

Kaynak: Milliyet

Kiralanan Daireye Sigorta

Etiketler: | 0 yorum


Ağaoğlu'nun 2000'li yılların başından itibaren hayata geçirdiği "My" konsepti altındaki markalı konut projelerindeki ikinci el satılık ve kiralık dairelerin satışını özel bir anlaşmayla üstlenen RE/MAX ABC, nitelikli konutta ikinci el pazarının büyümesinde önemli rol oynarken, bir yandan da farklılık yaratarak sadık müşteri kitlesi oluşturmaya çalışıyor.

RE/MAX ABC Brokeri Selami Arpacı, "Kurduğumuz bu model ile ABD'de ödül kazandık" dedi.

Emlakçılar da yaptıkları işlere yenilik katmaya başladı. Markalı konut projelerinde ikinci dönemini başlatan RE/MAX ABC'nin brokeri Selami Arpacı, "Ağaoğlu projeleri ile, birinci elde sağlanan o güveni biz de ikinci ele taşımak istedik. Zaman zaman tüketici güveni için farklı kampanyalara imza atıyoruz. Bir Ağaoğlu projesi olan Eltes Güneşi'nde daire kiralayan müşterilerimizin tuttuğu evin eşya sigortasını üstleniyoruz" diye konuştu.

MÜŞTERİLER BİZE EMANET

Selami Arpacı, RE/MAX ABC'den hizmet alan her müşteririr ömür boyu danışmanlık aldığını da vurgularken, "Gayrimenkulle ilgili çözümlenmesi istenilen her soru ücretsiz olarak danışmanlar tarafından araştırılıp çözümlendirilmeye çalışılıyor. Ekibimiz, hizmette sınır tanımıyor. Ağaoğlu İnşaat'ın 8 projesinde de ikinci elde tek yetkili olabilmenin sorumluluk isteyen bir seçim olduğunu ve Ağaoğlu'nun profesyonelliğinin firmamızı profesyonelliğe taşıdığının bilincindeyiz" dedi.

"Müşterilerimize Ağaoğlu emaneti olarak bakıyoruz" diyen Arpacı, Eltes Güneşi'ndeki kampanyayı şöyle açıkladı:

FARKLILIK YARATMAK ŞART

Eltes Güneşi'nden ev almış bir müşteri bizim için her zaman çok değerli. Birinci elde yaptıkları yatırımın değerinin uzantısını 2. elde de kazandığını görmek hem bizi hem Ağaoğlu'nu hem de müşteriyi memnun ediyor. Doğru bir yatırım nasıl olmalı'dan tutun da problemsiz kiracı ev sahibi ilişkisinin gerekliliğine kadar yatırımcılara yön gösteriyoruz.

Anadolu yakasında, proje ofisleriyle birlikte 11 ofise ulaştık. Bu başarıyı yakalamak kolay değil. Bunun için sürekli farklılık aratmanız, tüketicinin gözünde güven telkin etmeniz önemli. Aranan ve tercih edilen bir şirketin en önemli başarısı, müşterilere verdiği kaliteli hizmetin sürekliliğidir. Biz de yenilikler peşinde koşuyoruz. Hatta kendimizle yarışıyoruz.

Eltes Güneşi projesinden ev kiralayan veya satın alan müşterilere 1 yıl boyunca devam edecek eşya sigortası hediye ettiklerini, bunun yangın gibi riskleri de kapsadığını aktaran Selami Arpacı, "Üstelik bu kampanya, her türlü sosyal ve sportif olanaklarla yaşamın devam ettiği bir sitede gerçekleşiyor" dedi.

KURDUĞU SİSTEMLE ABD'DEN ÖDÜL ALDI

Selami Arpacı, RE/MAX zinciri içinde 7 yıldır yer alıyor. "My" konsepti altındaki markalı konut projelerinde ikinci el satılık ve kiralık dairelerin satışını özel bir anlaşmayla üstlenen RE/MAX ABC'nin brokeri Arpacı, henüz 18 yaşındayken Fenerbahçe'de açtığı ofisle başladığı emlakçılığı Bağdat Caddesi ve çevresinde sürdürmüş.

Arpacı, daha sonra RE/MAX ile anlaşarak ilk RE/MAX ABC ofisini açmış. RE/MAX ABC ile ilk olarak 2000 yılında Ağaoğlu'nun My City projesindeki ikinci el satılık ve kiralıklar için anlaşma yapan Arpacı, 2001 yılında yine Ağaoğlu'nun My Village projesinde satışların hızlı ilerlemesinden destek alarak Ümraniye, Dudullu, Reşadiye ve Batı Ataşhir'de franchise ofisler açtı.

ABD'de düzenlenen yarışmada RE/MAX'e bağlı 5 ABC ofisi ve 6 satış ofisiyle "Yılın Emlakçısı" ödülüne layık görülen Arpacı, Ağaoğlu ile birlikte geliştirdikleri ikinci el satış modelinin dünya çapında başarı getirmesinin gururunu yaşadığını ifade ediyor. Arpacı, "İçinde yer aldığımız Eltes Güneşi projesi de kısa sürede yüzde 70 değer kazandı" bilgisini veriyor.

HER TÜRLÜ BÜROKRATİK İŞLEMİ BİZ ÜSTLENİYORUZ

TAM müşteri memnuniyetini ilke edindiklerini söyleyen Selami Arpacı, hizmet kalitesini yükseltmek için sektördeki sınırları zorladığını belirtiyor.

RE/MAX ABC'den hizmet almış her müşteriye ömür boyu danışmalık hizmeti vermelerinin ötesinde, bürokratik tüm işlemleri takip ettiklerini, 1 yıllık eşya sigortası yaptıklarını aktaran Arpacı, şöyle devam ediyor: "Eltes Güneşi projesi son inşaat teknikleriyle donatılmış bir site. Daire sahipleri aynı zamanda sitenin açık-kapalı yüzme havuzundan, fitness centerdan, saunadan, buhar odasından, kuaförden ve terzi hizmetinden yararlanıyor.

24 saat güvenlikli sitede profesyonel site yönetimi var. Buz pisti, basketbol sahası, futbol ve tenis kortu bulunan sitede bu imkanları elde eden müşterilere biz de bir farklılık daha yaratmak istedik. Bu kadar eksiksiz donatılmış bir siteye, biz de ancak bu değeri katabileceğimizi düşündük."

TAPUCULAR İÇİN, BU TAHRİBAT KOLAY SİLİNMEZ

Kadir Has Üniversitesi Sosyal Bilimler Yüksekokulu Emlak ve Emlak Yönetimi Bölümü'nde Gayrimenkul Değerleme Teknikleri, İmar ve Belediye Mevzuatı, Gayrimenkul Mevzuatı, Gayrimenkulde Temel Kavramlar dersleri veren Turgay Gültekin, 'tapu çetesi' tartışmaları ile ilgili olarak "Yüzlerce yıllık bir gelenek sonucu oluşan tapuya güven duygusu, böyle olaylarla elbette yok edilemez, ancak içinde cinayet olan bir olayın yarattığı tahribatta kolay kolay silinemez" ifadesini kullanıyor.

Gültekin, "Tapu Kadastro Genel Müdürlüğü, yaşanan bu olaylar karşısında aldığı önlemleri ve personelin durumuna ilişkin iyileştirmeleri acilen açıklamalı ve güven duygusunu tazelemeli.

Bunun için öncelikle bilgi ve deneyimi sayesinde, sahteciyi caydıran, işinin ehli elemanları bu zor görevin başında tutmanın yollarını aramak zorundadır" ifadelerini kullandı. Toplum vicdanında derin yaralar açan bu olaya iştirak eden kamu görevlilerinin hak ettikleri cezaya çarptırılmasının herkesin temennisi olduğunu aktaran Gültekin, "Bir günah keçisi yaratılarak toplumun infiali önlenebilir, ancak, Tapu-Kadastro yeniden yapılandırılmazsa, daha vahim olaylar yaşanır" dedi.