Emlak Broker - Mortgage Broker


Konut Kredisi Mortgage Kredi Faizi Emlak Piyasası Gayrimenkul Sektörü Haberler Makaleler Tavsiyeler Barındıran Kaynak Platform.Artık sitemize www.emlakbroker.com adresinden de ulaşabilirsiniz.

Levent Loft’a kardeş geliyor

Etiketler: | 0 yorum


İstanbul’da loft konseptiyle inşa edilen dönüşüm projesi Levent Loft’un devamı olan Levent Loft Bahçe satışa sunuldu

Eski fabrika ve depo binalarının yaşam mekanına dönüşüm projesi olan ‘loft’ konseptinin Türkiye’deki önemli örneği olan Levent Loft projesinin ikinci etabı satışa sunuldu. Akfen Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı A.Ş. ve Yıldız Holding bünyesindeki Sağlam İnşaat tarafından 2 bin 100 metrekare alanda hayata geçirilen projenin mimari konsepti ve detay projesi Tabanlıoğlu Mimarlık tarafından gerçekleştiriliyor.

İstanbul’da, merkezi iş alanı olarak gelişen Maslak-Levent aksında inşa edilen Levent Loft Bahçe, 82 adet loftdan oluşuyor. Levent Loft Bahçe’nin 2009 Eylül ayında teslim edilmesi hedefleniyor. Doğa-dostu çözümlemelerle insan ölçeğini koruyarak 23 kat yükselen yapı, boğaz ve kentin panoramik görüntüsünü kapsayan geniş bir İstanbul manzarasına sahip.

510 bin dolardan başlıyor

Levent Loft Bahçe’de, büyüklükleri 100 metrekare ile 210 metrekare arasında 16 farklı konut seçeneği bulunuyor. Projede 510 bin dolardan başlayan fiyatlar 1 milyon 500 bin dolara kadar çıkıyor. Garanti Bankası ve Finansbank’tan 20 yıl vadeye kadar YTL, USD ve Euro olarak döviz kredisi de kullanılabiliyor.

Levent Loft Bahçe’de her daire için ayrılmış kapalı otopark ve depo alanı, çok amaçlı kullanıma uygun salon ve toplantı odaları, lounge&bar ve concierge, 24 saat hizmet veren resepsiyon, 700 metrekarelik SPA&fitness ve yazın yarı açılabilen kapalı havuz, güneşlenme terası ve bar bulunuyor. SPA alanı Türk hamamı, sauna, steam, masaj ve personal training odalarından oluşuyor.

Tasarımın bir parçası olarak saklanmadan bırakılan tesisat, kolon ve kirişleri, brüt beton tavanı ile geleneksel loft yerleşim planında tasarlanan Levent Loft Bahçe, yükselerek kazandığı manzaradan optimum yararlanmak üzere tabandan tavana uzanan tek parça geniş camlarla, katlar arasında yer alan iç bahçeleriyle yeni ve liberal bir loft ve yaşam anlayışı sunuyor.

Ev Kiralarken Nelere Dikkat Etmelisiniz?


Ayşe Yılmaz / Editör

Ekonomik gücünüz ev satın almaya yetmiyorsa, tek seçeneğiniz kiralamak olacaktır. İşte, daha sonra mağdur olmamanız için önceden dikkat etmeniz gerekenler...

Öncelikle işe ev arama aşamasından başlayalım...

Tüm ihtiyaçlarınızı karşılayacak, aradığınız ideal evi bulmak sanıldığı kadar kolay değildir. Hem zaman açısından, hem de birçok alternatif arasından seçim yapmak zorlu bir süreç gerektirir.

Bir eve bakmaya gittiğinizde kiralayacağınız kişiye soracağınız soruları önceden belirleyin. Gerekirse bu konuda deneyimi olan bir yakınınızla birlikte evi görün. Kıyaslama yapmak için evle ilgili bütün bilgileri edinin ve not edin. Ev ilk başta çok hoşunuza gitse bile, aklınıza gelmeyen yerlerden sonra sorun çıkarabilir, tesisatını değiştirmek zorunda kalabilirsiniz veya önemli bir tamirat gerektirebilir.

Evin tesisatıyla ilgili bir sorun, akma vb. durumlar olup olmadığını alt komşudan öğrenebilir ve açıkta bulunan tesisat borularını inceleyerek, tesisat yenilemesi yapılıp yapılmadığı konusunda bilgi sahibi olabilirsiniz.

Ayrıca, evin bulunduğu semtte bir tur atıp, sizin tarzınıza uyup uymadığını, ihtiyaç duyacağınız market, manav, kasap, terzi vb. bulunup bulunmadığını kontrol edin. Beğendiğiniz evi tek başına değil, mahallesiyle birlikte değerlendirmekte fayda vardır. Hatta günün farklı saatlerinde evin bulunduğu mahalleyi ziyaret ederek komşularla veya esnafla görüşebilir ve aklınıza takılan soruları sorabilirsiniz.

Evi kiralamaya karar verdiniz;

Öncelikle, kira sözleşmesini imzalayacak olan kişinin gerçekten evin sahibi olup olmadığını kontrol etmeniz gerekiyor. Bunu, tapu kayıtlarını inceleyerek tespit etmek mümkün. Ancak, gayrimenkul işlemlerinde vekil kullanma söz konusu olabiliyor. Bu durumda, sözleşmeyi imzalayacak kişinin, mal sahibinin yasal vekili olup olmadığını çok iyi araştırmanız gerekiyor.

Kiralanan yer ile görülen yerin aynı olduğunun da mutlaka teyit edilmesi gerekiyor. Zira bu konuda da bazı sahtekarlıklar yapılabiliyor. Bu nedenle, yine tapu kayıtlarına bakarak, kiralayacağınız gayrimenkulün kapı numarası ve adresi ile sözleşmedeki kapı numarası ve adresinin uyuştuğunu tespit etmenizde yarar var.

Apartmanın hidroforu, su deposunun hacmi, evin ısınma probleminin olup olmadığı ve her şeyden önemlisi yakıt ve genel giderler için aylık olarak ödenen meblağların ne tuttuğu konusunda yeterince bilgi alınması, mümkünse bu bilgilerin bir de apartmanın yöneticisi ile konuşulup teyit edilmesi gerekli. Eğer kiralanacak gayrimenkul bir site içerisindeki apartman dairesi veya villa ise, site yönetimi ile ön görüşme yapmak da yararlı olacaktır.

Ayrıca, kiralanan gayrimenkulün içi dikkatle gezilerek, gayrimenkulün hangi koşullarda teslim edildiğini, gayrimenkul ile birlikte teslim edilen muhteviyatın sağlam ve işler durumda olup olmadığını tespit etmek ve sözleşmeye eklemek, daha sonra kiracının zor durumda kalmasını önlüyor.

Kiralanacak gayrimenkul bir apartman dairesi ise ve apartmanın yönetim planında eğer belirlenmiş ise, kiracıya ve mal sahibine düşen gider ve ödemelerinin kira sözleşmesine geçirilmesinde, eğer böyle bir tespit yoksa bir mutabakat sağlanarak bunun da kira sözleşmesine yazılmasında büyük yarar var.

Eğer kiralanacak gayrimenkul için bir depozito veriliyorsa, bu depozito bedelinin mutlaka sözleşmeye yazdırılması gerekiyor. Sözleşmenin ayrıntılı ve hukuki açıdan sağlam olmasına dikkat etmekte fayda var. Kira sözleşmesinin noter huzurunda yapılması ve mümkünse tapu kaydına bu konuyla ilgili şerh konması da çok önemli.

İkinci yıl için uygulanacak kira artış oranının önceden tespit edilerek kontrata yazılması ise kiracıyı mağduriyetten kurtaracaktır.

Bütün bu işlemlerden sonra kiracının, kirayı elden vermek yerine bankaya yatırması da önemli. Elden yollanan ve kira kontratına işletilmeyen kira bedellerinin ciddi sorunlar yaratabildiğini unutmayın. Banka dekontunun kiracıyı koruyan bir belge olduğunu aklınızdan çıkarmayın.

BUNLARA DİKKAT EDİN!

- Evi görmeden sakın kiralamayın

- Ev sahibiyle mutlaka kira kontratı yapın

- Konratta kira artış oranı net olarak yazın

- Kirayacağınız evle ilgili bir eksiklik varsa bunu sözleşmede mutlaka belirtin

- Şofben, kombi gibi cihazların çalışır vaziyette olup olmadığını kontrol edin, bu tip cihazların çalışır vaziyette olup olmadığını sözleşmede ifade edin

- Verilen dopozito ve yapacağınız masraflara sözleşmede yer verin

- Apartman aidatını net olarak öğrenin ve sözleşmede aita yer vermeyi unutmayın

Kiptaş'ın Masko Evleri Satışta!

Etiketler: | 0 yorum


135 metrekare büyüklüğünde 360 konuttan oluşan İkitelli Masko Evleri'nde konut fiyatları 178 bin YTL ile 193 bin YTL olarak belirlenmiş...

Kiptaş İkitelli'de yaptığı son projesi İkitelli Masko Evleri'ni satışa çıkardı. 135 metrekare büyüklüğünde ve 3+1 tipinde toplam 360 konuttan oluşa projede konut fiyatları giriş katları için peşin 178 bin YTL, normal katlar için de 193 bin YTL olarak belirlendi.

Akbank ile yapılan anlaşma ile 120 aya kadar yüzde 0,94 faiz oranından konut kredisinin kullanıldığı konutlar için 35 bin ile 57 bin YTL arasında peşinat alınıyor. Aylık taksitlerin 1480 YTL'den başladığı İkitelli Masko Evleri'nde satışlar 20 Haziran 2008'e kadar sürecek.

İkitelli Masko Evleri projesinde, yeşil alan, süs havuzu, çocuk oyun alanları gibi olanakların yanı sıra, açık ve kapalı otopark, 24 saat güvenlik hizmeti, kafeterya ve fitness salonu bulunuyor. Kiptaş kalitesi ve güvencesiyle oluşturulan projede tünel kalıp sisteminden, dış cephe mantolamasına, ısı yalıtımından yangın söndürme sistemine kadar her şey yapı teknolojisinin ulaştığı en son tekniklerle gerçekleştiriliyor.

İkitelli Masko Evleri, Atatürk Olimpiyat Stadı, Halkalı Toplu Konutları, Başakşehir ve önemli iş merkezlerinin bulunduğu bölgede yer alıyor.


İKİTELLİ MASKO EVLERİ'NİN ÖZELLİKLERİ

- Kapalı ve açık otopark.
- Sprinkler yangın söndürme sistemi.
- Su bazlı saten boya.
- Plastik tavan boyası.
- Tünel kalıp sistemi.
- Tüm bloklara dıştan mantolama sistemi ile ısı yalıtımı.
- Daire giriş kapıları mobilya giydirilmiş çelik kapı.
- Daire iç kapıları mobilya ahşap kapı.
- Fitness salonu.
- Kafeterya.
- Renkli interkom.
- Ortak mahaller için jeneratör.
- İstendiğinde akıllı ev sistemine geçiş için alt yapı.
- Merkezi ısıtma sistemi.
- Teraslarda yeşil alan peyzaj uygulaması.
- Bahçe teras görselliği.

Tel: (0212) 618 25 18

TOKİ'ye Konut Üretiminden Çekil Uyarısı

Etiketler: | 0 yorum


ABD merkezli Satın Alınabilir Evler Enstitüsü Başkanı Smith, Türkiye'de dar gelirlinin konut alması için TOKİ'nin hızlı bir şekilde 'kredi veren' konumuna girmesi gerektiğini söyledi.

Dünya çapında sürdürülebilir konut finansmanı eko-sistemleri geliştiren ABD merkezli Affordable Housing Institute'nin (Satın Alınabilir Evler Enstitüsü) Başkanı David Smith, "TOKİ, konut geliştirme işinden çıkıp finansman tarafında geçmelidir" dedi.

Gayrimenkul Zirvesi'nin ikinci gününde Affordable Housing'in hazırladığı 'Dar Gelirlilerin Konut İhtiyacı ve Çözüm Önerileri' başlıklı raporun sonuçlarını açıklayan Smith, Türkiye'de dar gelirlinin konut sahibi olması için TOKİ'nin hızlı bir şekilde 'kredi veren' konumuna girmesi gerektiğini söyledi.

Raporda, 10 yıl boyunca her yıl 600 bin konut ihtiyacının olduğu Türkiye'de dar gelirli için devlet desteksiz konut geliştirilemeyeceğinin ortaya konduğunu belirten Smith, bu desteğin konut yaparak değil finansman ve özel sektöre teşvik sağlayarak verilmesi gerektiğinin altını çizdi.

'BU YÖNTEM PARA BASAR'

Türkiye'de konut ihtiyaç sahiplerinin yüzde 80'inin yeni konut alabilecek finansal güce sahip olmadığını dile getiren Smith, şöyle devam etti: "Türkiye'de neyi görüyoruz? Gecekonduları resmileştirmek şart. Af ilan etmek değil ama konut stokunun muazzam bölümü sağlam değilse bu gerekli. Sistem düzgün, kayıtlı ve vergili değilse gerekli. Çünkü bu ekonominin altını oyuyor. Kabul edilebilir risk değil. Hep Bir tür devlet programı bu gibi yapıların kayıt içine çekilmesini finanse eder. Geçmiş ödemelerin yapılması gibi yöntemlerle..."

Türkiye'nin konut üretimi açısından yeterli kapasitesi olduğunu ancak finansman kapasitesi olmadığını belirten Smith, çalışma yaptıkları Türkiye, Meksika ve Tayland gibi istikrarsız para geçmişi olan yerlerde konut finansmanı sisteminin oluşturulamadığını söyledi.

TOKİ: BİZ DE ZOR PARA BULUYORUZ

TOKİ Strateji Geliştirme Dairesi Başkanı Mehmet Fatih Kara yaptığı konuşmada, TOKİ'ye gelen eleştirilere şöyle yanıt verdi: "Geçmişte kendi hallerine bırakılan dar gelirlilere pek seçenek sunulmadığını gördük. Biz özel sektörün gitmediği yerlere giderek dar gelirliye konut üretiyoruz. Özel sektörün ihtiyaç duyduğu finansmana TOKİ de ihtiyaç duyuyor. Yurtdışına borçlanma maliyeti yüksek. Konut ihtiyacının yaklaşık yüzde 10'unu karşılayan TOKi aslında sektörün hakim olan kurumu değil. Bir model oluşturarak işin çoğunluğunun özel sektör tarafından yap ı l m a s ı n ı destekliyor. Biz de zorlanıyonuz."

KİRALIK BAKIN, SATIN ALMAYIN
David Smith, önerilerini şöyle sıraladı:

- Özel sektör bir alana girdiğinde, devlet hemen oradan başka yere geçmeli. Öncü olmalı.

- İnsanları kayıtdışı evlerini kayıt içine sokmaları için teşvik edin. Aftan söz etmiyorum.

- Kentsel dönüşümde, orada yaşayanları işin içine katın. Ağır bir sistem ama işe yarıyor.

- TOKİ harika bir kurum ama en geç 5-10 yıl içinde hızlı bir biçimde finansmancı olmalı.

- Hesaplı ve kullanılabilir kiralık konutlar yaratmanız lazım. Satın almaya çok odaklısınız.

- Belediyelerin arsa geliştirmesinin yollarını artırın. Belediye başkanları daha iyi bilir bu işleri. Arsa kullanımı yerel iştir.

'TÜM RİSKİ BİR KURUM TAŞIRSA EMLAK BANKASI GİBİ OLUR'

Türkiye'nin 2015 yılına kadar 6-8 milyon konut ihtiyacı bulunduğuna ve bunun mali değerinin 200-400 milyar dolar arasında değiştiğini kaydeden İstanbul Mortgage Genel Müdürü Bahadır Teker, "Devletin önümüzdeki 7-8 yıl içinde milyarlarca dolar kaynak aktarması mümkün değil. TOKİ'nin de böyle bir kaynağı yok. Bu da bizi yurtdışına yönlendiriyor. Finansmanı yurtdışından sağlamanın Türkiye'ye reel faiz olarak yansıması ise yüzde 10'ları buluyor" dedi.

TOKİ veye başka bir kurumun Türkiye'nin bütün gayrimenkul riskini taşır hale getirilmesi halinde Emlak Bankası ile yaşanan bazı kötü anılarla tekrar baş başa kalınacağı uyarısında bulunan Teker, bu yüzden özel sektörün elini taşın altına soktuğu sistemlerin yaratılması gerektiğini vurguladı. Türkiye'nin kurumsal iç yapı ve uzun vadeli tassaruf sorununu çözmeden dar gelirliye konut sorununu çözemeyeceğini dile getirdi.

"Banker Müteahhit" Modeli Çöktü

Etiketler: | 0 yorum


Maketten sattığı evler için topladığı peşinata yüzde 25 faiz ve iade garantisi veren 'banker müteahhit' modeli çöktü.

Tüketicinin yatırdığı peşinata bir yılda yüzde 25 faiz ve iade garantisi vererek konut piyasasına bankerlik modelini sokan Yapı Endüstrisi’nin Başkaşehir Projesi’ne TOKİ el koydu.

Star gazetesinin haberine göre, İstanbul Bahçeşehir'de bin 233 daireden oluşan konut projesinde şu ana kadar maket üzerinden 500’e yakın ev satıp peşinat toplayan, ancak bir türlü inşaata başlayamayan şirketin TOKİ’yle olan anlaşması iptal edildi. TOKİ projeden ev satın almak için peşinat yatıran tüketcilerin paralarını iade ederken faiz ödemesi yapılmadığı kaydedildi.

500 DAİRE SATTI

Konut piyasasında son dönemin en çılgın kampan-yası olarak ön plana çıkan Başkaşehir Projesi’nde müteahhitlik yapan Yapı Endüstrisi firması maket üzerinden yüzde 30 peşinatla ev satışı yapıyordu. Firma yatırılan paralar karşılığında tüketicilere ‘Bir yıl sonra evin kaba inşaatı bitecek beğenmezseniz peşinatınızı geri iade ederiz. Üzerine de yüzde 25 faiz ödemesi yaparız’ taahhüdünde bulunuyordu.

Tanıtımına geçen yılın son çeyreğinde başlanan projede 36-259 metrekare büyüklükteki daireler 59 bin 500 ile 394 bin 500 YTL arasında fiyatla satışa çıkarılmıştı. Projede yüzde 30 peşinat verip daire satın alan tüketicilere bugünkü Hazine bonosu faizinden 5 puan daha yüksek getiri öneriliyordu.

TOKİ MODELİ MÜŞTERİNİN PARASINI GARANTİ ALTINA ALDI

Uyguladığı kışkırtıcı kampanyayla maket üzerinden yaklaşık 500 daire satıp tüketicilerden peşinat toplayan Yapı Endüstrisi'ne ait Başkaşehir Projesi'nde tüketcinin zarar uğramamasında TOKİ'nin uyguladığı gelir paylaşımı modelinin büyük rolü oldu. Yapı Endüstrisi de anlaşmalı çalışan tüm firmalar gibi topladığı peşinatları kendi kasasına değil TOKİ'nin hesabına yatırdı.

Böylece proje ortada olmasa da paralar geri iade edilebildi. TOKİ'nin uyguladığı gelir paylaşımı modelinde inşaatı yapan firma satıştan gelen tüm paraları TOKİ'nin hesabına yatırıyor. Proje ilerledikçe TOKİ kendi gelir payını alıp kalan tutarı firmanın hesabına geçiyor.

35 Bin YTL'lik Ucuz Konutlar Geliyor

Etiketler: | 0 yorum


Meksika'nın Toplu Konut İdaresi, ucuz konut projeleri gerçekleştirmek amacıyla Türkiye pazarına girmeye hazırlanıyor.

Önümüzdeki 4 yıl içinde 4 milyon yeni konut inşa etmeyi hedefleyen Meksika, Türkiye'de de konut üretmek için Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığı (TOKİ) ile görüşüyor. Meksikalılar'la birlikte 35 bin YTL ile 50 bin YTL arasında değişen fiyatlarla 'ödenebilir konut' üretmeyi planlayan TOKİ, önümüzdeki 3 yılda 185 bin adet yeni konut inşa etmeyi hedefliyor.

2000'DE ATAĞA KALKTI

TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar, 2000 yılında büyük bir konut hamlesi başlatan Meksika'yı iki ay önce ziyaret ettiğini belirterek, "Meksika çok hızla gelişen bir pazar. Ucuz konut üretme konusunda çok başarılılar" dedi.

Kuzey Amerika'da yaşanan mortgage krizinin Meksika'yı etkilemediğini söyleyen Bayraktar, "Meksika'nın en büyük şansı kaynak sıkıntısı çekmemesi. Uluslarası fonlar konut projelerine milyarlarca dolarlık kredi sağlıyorlar" diye konuştu. Türkiye'nin Meksika ve Brezilya'ya benzediğine işaret eden Bayraktar, "Finansman açısından Meksika ve Brezilya bizden daha şanslı. Dünya Bankası'nın da önemli krediler sağladığı Meksika'nın başarısını incelemek ve fırsatlardan yararlanmak amacıyla bazı ziyaretlerde bulunduk" şeklinde konuştu.

Meksikalılardan büyük ilgi gördüklerini anlatan Bayraktar, şunları söyledi: "Meksika'nın TOKİ'si ile görüştük. Türkiye'deki potansiyelden etkilendiler ve bizimle ortak proje gerçekleştirmeyi teklif ettiler. Zaten TOKİ olarak biz de dışarıdan veya içeriden faizle kredi ya da kaynak bulmak yerine iki tarafında kazanabileceği ortak projeleri tercih ediyoruz. Bu nedenle Meksikalılar ile görüşmeye başladık. Önümüzdeki günlerde Türkiye'ye gelecekler.

"TOKİ'nin aktiflerinin büyüklüğünün 12.5 milyar YTL'yi bulduğuna dikkat çeken Bayraktar, "Kasamızda 8 milyar YTL var. 4.5 milyar YTL ise yaptığımız projelerden alacaklarımız bulunuyor. Elimizdeki bu kaynağı faizle çarçur etmek istemiyoruz. Aktiflerimiz üzerinden tahvil çıkartıp içeriden veya dışarıdan faizle kaynak yaratmayı benimsemiyoruz. Ortak projeleri tercih ediyoruz" şeklinde konuştu.

İşte Ünlüler ve Ünlülerin Evleri...

Etiketler: | 0 yorum

Özel yaşamlarıyla gündemden düşmeyen ünlüler bu kez de milyon dolarlık ultra lüks evleriyle manşetlerde...

Avril Lavigne ve Eva Longoria'nın şaşalı malikanelerinden Ellen DeGeneres'in okyanus manzaralı konağına kadar işte herşeyleriyle merak konusu olan ünlüler ve evlerinin özellikleri...

İŞTE ÜNLÜLERİN MİLYON DOLARLIK EVLERİ...

Garanti'den "Gurbetçi Mortgage"

Etiketler: | 0 yorum


Mortgage Uzmanı Garanti, "yurtdışında yaşıyorum ama memlekette de evim olsun istiyorum" diyenlere, Gurbetçi Mortgage ürününü sunmaya başladı.

Garanti, yeni mortgage ürünü ile yurtdışında yerleşik vatandaşlarımızın Türkiye'den satın alacakları konutlar için, YTL'ye veya dövize endeksli mortgage kredisi veriyor. Maksimum 240 ay vade ile sunulan üründe, 500.000 YTL veya denk gelen döviz tutarında kredi kullandırılabiliyor.

Konuyla ilgili bir açıklama yapan Garanti Mortgage Genel Müdürü Cemal Onaran, "Yurtdışında yaşayan vatandaşlarımızın Türkiye'de ev sahibi olma özleminin farkındayız. Bu vatandaşlarımızın büyük çoğunluğu maaşlarını yurtdışında, yaşadıkları ülkede kazandıkları için Türkiye'de mortgage ile ev sahibi olamıyorlar.

Onların bu ihtiyaçlarını karşılayabilmek için Gurbetçi Mortgage'ı hizmete sunduk. Bu yeni ürünümüz sayesinde gurbetçi vatandaşlarımız, Garanti Bankası aracılığıyla anavatanlarında bir ev sahibi olabilme fırsatını elde ediyor. Müşterilerimizin farklı ihtiyaçlarını göz önünde bulundurup, onlar için en doğru kredi yapılandırmasını yaratan uzman ekibimizle, herkese uygun mortgage ürünleri sunmaya devam ediyoruz." dedi.


ABD`de tutsat kredisi başvuruları düştü

Etiketler: | 0 yorum

ABD'de tutsat (mortgage) kredisi başvuruları düştü. Böylece, başvurular son 6 yılın en düşük seviyesine inmiş oldu.


Mortgage Bankerleri Birliği verilerine göre, konut kredisi endeksi, geçen hafta bir önceki haftaya göre yüzde 15,3 azalarak 502,3 oldu.

Endeks, 19 Nisan 2002'den bu yana ki en düşük seviyesine geriledi.

Kaynak: Milliyet

Çöküş sürüyor, piyasalarda kötü günler henüz bitmedi

Wall Street devinin not kaybetmesi, Wachovia'nın CEO'sunun işten atılması, Lehman Brothers'ın 4 milyar dolar sermaye artıracağı haberi ve İngiliz mortgage sektörüne ilişkin kötü sinyaller piyasalarda zor zamanların bitmediğine işaret ediyor.


Wall Street'in yazdığı toplam zararın 400 milyar doları bulması beklenirken iki gün içinde çalan 4 alarm zili aylardır "en kötü zamanların sonuna geldik" rehavetine kapılan piyasaları silkelemeyi başardı. İlk olarak pazartesi günü kredi derecelendirme şirketi Standard&Poor's (S&P) Wall Street'in 3 devi Lehman Brothers, Morgan Stanley ve Merrill Lynch'in kredi notunu "daha fazla zarar yazabilecekleri" beklentisi ile düşürdü. Aynı gün içinde ABD'nin en büyük bankalarından biri olan Wachovia bankasının CEO'su Kennedy Thompson zarar sonrası görevinden alındı. Bu gelişmelerin ardından piyasalar için iki kötü sürpriz de dün geldi. Önce İngiliz mortgage şirketi Bradford & Bingle'ın yüzde 23'ünün finansal piyasaların akbabasına dönüşen girişim sermayesi şirketi TPG'ye satıldığı açıklandı. Ardından ABD'li yatırım bankası Lehman Brothers'ın 4 milyar dolarlık sermaye artırımına gideceği haberi geldi. Lehman'ın kamuya açıldığından bu yana ilk kez çeyrek dönemlik zarar açıklayacağı ve bu zararın 2 milyar doları bulacağı söylentileri kol gezmeye başladı. Tüm bu gelişmelerin ardından ise piyasaların rengi aylar sonra ilk kez bulandı.

En kötü sahne henüz oynanmadı
Pazartesi günü yüzde 1'in üzerinde düşüş yaşayan ABD borsalarının ardından dün de küresel piyasaların genelinde kan kaybı yaşandı. Asya borsaları yüzde 2'lere yakın düşüşler yaşadı. Hang Seng endeksi yüzde 1,83 değer kaybederken, Nikkei 225 endeksi yüzde 1,60, Strait Times endeksi ise yüzde 1,21 geriledi. İngiltere'den gelen haberler ise Avrupa borsalarının düşük açılmasına neden oldu. FTSEurofirst 300 endeksi ilk işlem saatlerinde bir ara yüzde 0,4'e kadar değer kaybetti. Dolar ise yen karşıısnda 103,98 seviyesine kadar geriledi.
Uzmanlara göre bu üç gelişme ABD'de ve İngiltere'de mortgage piyasasında henüz en dibin gelmediği ve çöküşün sürdüğünün işareti. Küresel finansal kuruluşlar şu ana kadar 383 milyar dolarlık zarar yazmış durumda. Not indirimleri ise bu bankalardan daha da yeni zararlar geleceğinin bir işareti. Yani zannedildiği gibi küresel krizin en kötü sahnesi henüz oynanmış değil. Son bir aydır ünlü spekülatör George Soros'tan, ABD Hazine Bakanı Henry Paulson'a kadar bir çok yetkili isim piyasalarda kötü zamanların sona ermediği, bu rehavetten çıkmak gerektiği yönünde uyarılar yapmaya başlamıştı.

Yeni not indirimleri rüzgarı başlayabilir
S&P tarafından notu düşürülen 3 banka da Wall Street'in en büyük isimleri arasında; Lehman Brothers, Morgan Stanley ve Merrill Lynch. Geçen yaz ortasından bu yana mortgage piyasasına dayalı CDO ve SIV gibi yatırım araçlarının notlarını hakettiklerinin üzerinde tutarak yatırımcıların 100 milyar doların üzerinde zarar görmesine yol açan kredi derecelendirme kuruluşları son dönemde not sistemlerini değiştirmekten, müşterilerle daha yakın ilişki kurmaya kadar izledikleri yeni taktiklerle kredibilitesini kurtarmaya soyundu. Wall Street'in 3 devinin notunda gidilen indirimler ise bu eforun son hamlesi olarak görülüyor. Bundan sonra diğer kredi derecelendirme şirketlerinden de benzer not indirimleri gelme ihtimali yüksek.
Nitekim dün S&P yaptığı bir açıklamada haziran ayı boyunca İngiliz bankalarının notlarını da gözden geçireceğini söyledi. S&P'nin ardından bir açıklama da Fitch'ten geldi. Fitch, İngiliz bankalarının 2008 boyunca baskı altında kalacağını ve önümüzdeki dönemde not indirimlerinin olası olduğuna vurgu yaptı.
Pazartesi günkü not indirimlerinin ardından S&P dün de Deutsche Bank, Credit Suisse ve UBS'in notlarını değiştirmediğini ancak her biri için görünümünün "negatif" olduğunu bildirdi. Fitch ise yine dün yaptığı bir açıklamada İngiliz bankaları HSBC, RBS, Barclays, HBOS ve Lloyds TSB'nin 2008'deki kazanç beklentilerinin zayıf olduğunu vurguladı. İngiliz bankaları, Wall Street'ten sonra küresel kredi krizinden en büyük darbeyi yiyen taraf oldu.

Yazılan zararla artırılan sermaye farkı 100 milyar dolar
ABD'de finans sektörünün yazdığı zarar ile gittikleri sermaye artırımları arasındaki fark ise giderek açılıyor. Son verilere göre bu fark 100 milyar doları aşmış durumda. Yani yazdıkları zararı hisse satışına giderek nakit sağlama yolu ile kapatmaya çalışan Wall Street devleri zararlarının üzerinde sermaye artırımına gitmeye başladı. Son olarak Lehman Brothers da dün 3 ila 4 milyar dolar arasında sermaye artırmına gideceğini açıklayınca bankanın ilk kez çeyrek dönemlik bir zarar yazmak üzere olduğu beklentisi de arttı. Sermaye artırımı planı yapan İngiliz bankaları arasında ise RBS ile HBOS'in olduğu, Barclays'in ise hisse satışı ile kısa vadede nakit toplamaya başlayacağı öngörülüyor. Şimdilik HSBC ile Lloyds'un sermaye artırımı planı yok. Böyle bir dönemde bankaların kredi notlarında yapılan indirimler bankaların yaptıkları işlemlerde teminat oranlarını ve borçlanma faizlerini artırmalarına neden olacak ve de kredi verilmesi daha da zorlaşacak.

Küresel piyasalardaki krizin "akut" dönemini geride bıraktığı ve yukarı doğru gelişme yaşanacağı yorumlarına karşılık, son günlerde yaşanan gelişmeler...

Kaynak: Referans Gazetesi

Dar Gelirli Nasıl Ev Sahibi Olacak?

Etiketler: | 0 yorum


Dar gelirlilerin konut ihtiyacı ve çözüm önerileri, Gayrimenkul Zirvesi'nde açıklanacak.

Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı Derneği (GYODER) tarafından bu yıl sekizincisi düzenlenecek Gayrimenkul Zirvesi'nde dar gelirli kesim için büyük boyutlarda olan konut ihtiyacı ve çözüm yolları gündeme getirilecek. Soyak ve GYODER Yönetim Kurulu Üyesi Emre Çamlıbel'in başkanlığını yapacağı “Herkes Nasıl Ev Sahibi Olacak?” konulu oturum, 5 Haziran Perşembe günü gerçekleştirilecek.

Gayrimenkul sektörünün önemli oyuncularını ortak platformda toplayarak, gündemdeki konularla ilgili bilgi alışverişinde bulunulmasını sağlayan Gayrimenkul Zirvesi'nin ikinci gününde, dar gelirli kesimin konut sahibi olmasına yönelik çözüm önerilerini içeren araştırma raporunun sonuçları açıklanacak.

GYODER adına "Affordable Housing Institute” tarafından ve birçok kuruluşun katkılarıyla hazırlanan "Dar Gelirlilerin Konut İhtiyacı ve Çözüm Önerileri" araştırması, Soyak Yönetim Kurulu Üyesi ve aynı zamanda GYODER'in de yönetim kurulunda yer alan Emre Çamlıbel'in başkanlığını yapacağı "Herkes Nasıl Ev Sahibi Olacak?" konulu oturumda tartışılacak.

Oturumla ilgili açıklamada bulunan Soyak Yönetim Kurulu Üyesi Emre Çamlıbel, "GYODER'in araştırma raporuna göre, Türkiye'de her yıl 600 bin civarında yeni konuta ihtiyaç oluyor ve bu ihtiyaç önümüzdeki 15 yıl boyunca her yıl gerçekleşecek. İhtiyaç sahibi ailelerin sadece yüzde 20'sinin konut satın alabilecek maddi yeterliliğe sahip olması, konut politikası sistemlerinin gözden geçirilmesini ve farklı sübvansiyon metodlarının uygulanmasını gerekli kılıyor. Dar gelirlilere yönelik konut geliştirme alternatiflerinin sunulacağı oturumun, konuya yeni açılımlar ve çözümler kazandıracağına inanıyorum" dedi.

İlgili oturumda Amerika Merkezli Affordable Housing Institute'un Kurucu Başkanı David Smith, Türkiye için önemli sorun teşkil eden ve boyutları gün geçtikçe artan dar gelirlilerin konut ihtiyacı konusunda, farklı ülkelerdeki uygulamalardan örnekler vererek, benzer sistemlerin Türkiye'de nasıl uygulanabileceği açıklayacak.

Oturumda, konut ihtiyacının ülkemizdeki sosyal boyutu ve sektöre etkileri, dar gelirlilerin konut sahibi olabilmesi için devlet, özel sektör ve finansal kuruluşlar gibi paydaşlara düşen görevler gündeme getirilecek. Konut ihtiyacının talebe dönüşmesinin önündeki satın alma yetersizliği engelinin aşılmasına yönelik, konut politikalarının ne gibi revizyonlardan geçirilebileceğinin açıklanacağı rapor, konuyu hem arz hem de talep yönüyle ele alıyor.


My World'de Faiz Oranı % 0,61

Etiketler: | 0 yorum

My World'de, yüzde 12,5 peşinat ödeyerek tapu sahibi olmayı sağlayan, kalan tutarın ödemelerini 2009 yılına kadar erteleyen, 0,61'den başlayan faiz oranlarıyla, 240 aya varan taksit fırsatı sunan özel kampanya devam ediyor. Avantajlı fiyatlar, My World'de mevcut liste fiyatlarının revize edileceği 22 Haziran tarihine kadar tüketicileri bekliyor.

2008 yılı başında başlatılan ve My World için geçerli olan özel ödeme kampanyasına göre, daire satış fiyatının yüzde 12,5'i peşin ödendikten sonra tapu alınmasına hak kazanılıyor ve kalan borç 7 ay süreyle erteleniyor.

Ağaoğlu'nun bu kampanyada halen uygulamakta olduğu aylık faiz oranları, bankaların belirlediği konut kredisi oranlarının altında bulunuyor. 12 aylık ödemede yüzde 0,61'den başlayan, 240 ayda ise yüzde 1,34'e kadar uygun vade oranları sunuyor.

"KONUT FİYATLARININ DÜŞMESİNİ BEKLEYENLER YANILIR"

Ağaoğlu Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Ali Ağaoğlu, Ataşehir'deki emlak fiyatlarının ilerleyen dönemlerde daha da artacağına dikkat çekerek, konut almayı düşünenleri veya bu ihtiyacını ertelemiş olanları geç kalmamaları konusunda uyardı.

Ağaoğlu, ileride satışa çıkacak etapların daha yüksek değerden işlem göreceğini ifade ederek, My World'de planladıkları fiyat artışını önceden duyurarak, tüketicinin lehine bir avantaj sağlamak istediklerini belirtti. Ağaoğlu, Ataşehir'de imar planları hazırlanmış ve onaylanmış olan, başta Merkez Bankası olmak üzere Halkbank ve Vakıfbank'ın Ankara'daki Genel Müdürlük binalarının İstanbul'a taşınmasını kapsayan "finans merkezi" projesinin de bölgedeki fiyat artışında çok büyük bir etken olduğunu hatırlattı.

Bir Ev Alana Diğeri Bedava!

Etiketler: | 0 yorum


ABD'nin Kaliforniya eyaletinde bir emlak şirketinin başlattığı kampanya, mortgage krizinin emlak sektörünü ne kadar olumsuz etkilediğini de ortaya koyuyor.

Kriz ortamında yeni ev satmak için çareler arayan San Diego'daki firma, milyon dolarlık evlerin yanında daha düşük fiyatları da 'hediye' olarak veriyor.

Michael Crews Development adlı şirketin yöneticisi Dawn Berry, başka sektörlerde bu türden kampanyalar yapıldığını belirterek, 'Niçin bizde olmasın?' diye konuştu.

Firma, müşterilerin San Pasqual Vadisi'ndeki 1.6 milyon dolarlık evlerden alması halinde, Escondido semtinde 400 bin dolar değerindeki evlerden vermeyi vadediyor. Gelen müşterilerin 'bunu nasıl yapabiliyorsunuz?' diyerek şaşkınlıklarını ifade ettiğini anlatan Berry, mevcut piyasa koşullarıyla bağlantılı olarak bu kampanyayı başlattıklarını kaydetti.

Tropikal Rüzgarlar Artık Kurtköy'de...

Etiketler: | 0 yorum


Kuruldukları günden bugüne pek çok seçkin ve köklü yerleşim birimine imzalarını atan, konut sektörünün iki güçlü ve tecrübeli ismi Beşyıldız ve Yuvataş, yeni projeleri AlizePark Evleri ile Kurtköy'e farklı bir konsept getiriyor.

İstanbul'un en düzenli gelişen Kurtköy-Yenişehir bölgesinde kurulan AlizePark Evleri, Sabiha Gökçen Havaalanı'na 1.9 km ve Atlantis Alışveriş Merkezi'ne ise 200 mesafede yer alıyor.

11.000 m² alan üzerinde 9.400 m² yeşil alana sahip AlizePark Evleri, depreme dayanıklı olarak, birinci sınıf malzeme ve işgücü ile inşa edilmektedir. AlizePark, kapalı otopark,jenaratör, yüzme havuzu, 24 saat güvenlik, tenis kortu, basketbol/voleybol sahası, çocuk havuzu, açık-kapalı çocuk oyun alanı, tüm açık alanlarda wireless internet ile yemyeşil, sağlıklı, huzurlu ve eğlenceli bir dünyanın kapısını aralıyor.

300 m²'lik kapalı alana sahip AlizePark Club'te ise fitness salonu, sauna, şok duşu, kafeterya, bilardo, masa tenisi, çeşitli masa oyunları, site toplantıları ve özel günler için kullanıma uygun toplantı salonu imkanı da bulunuyor.


Propa'dan Bodrum'da Daire Fiyatına Villa!

Etiketler: | 0 yorum


Bodrum'daki Royal Resort ve Gizli Vadi Evleri projelerinde, tamamı bitmiş ve oturulmaya hazır 30 kadar konutu satışa çıkaran Propa İnşaat, bugüne kadar gerek fiyatı gerekse ödeme koşulları nedeniyle Bodrum'dan ev almanın hayal olduğunu düşünenlerin hayallerini gerçeğe dönüştürüyor.

Tuzla'da inanılmaz bir manzaraya sahip Royal Resort Villaları için daire fiyatına müstakil villa kampanyası uygulanıyor. Özel ödeme koşullarıyla tüketicilerin beğenisine sunulacak olan bu projede fiyatlar 145 bin YTL'den başlıyor. Gümüşlük'e sadece birkaç dakika mesafede bulunan Gizli Vadi Evleri'nde ise tüketicilere adeta bir oda fiyatına daire sunuluyor. Projede fiyatlar 99 bin YTL'den başlıyor.

Bodrum Hisar mevkiinde, uçsuz bucaksız deniz ve adalar manzarasının karşısında konumlanan Royal Resort projesi, 38 adet dubleks villadan oluşuyor. Yöreye özgü doğal taş kaplama ve duvarlarda uygulanan Osmanlı kiremitleri ile oluşturulmuş aydınlatmalı nişlerle gece ve gündüz ayrı güzel görünen evler, zengin peyzajı ile de fark yaratıyor. Projede spor alanları, yürüyüş parkurları, yarı olimpik yüzme havuzu, özel geri dönüşüm arıtma sistemi bulunuyor.

Gümüşlük'te tam panoramik deniz ve adalar manzaralı Gizli Vadi Evleri, 18 adedi çatı teras kullanımlı penthouse, 18 adedi ise özel bahçe kullanımlı 2'şer katlı toplam 36 adet villa daireden oluşuyor. Yüzme havuzu, otoparkı ve güvenliği olan siteye ulaşım da çok kolay

Bosphorus City Satış Rekoru Kırdı

Etiketler: | 0 yorum


1095 günde tasarlandı, 1 haftada 500 ev satıldı!

Gayrimenkul sektöründe durgunluktan bahsedildiği bir dönemde Sinpaş GYO'nun dünyaca ünlü İspanyol sanatçı Julio Iglesias ile tanıtımını yaptığı Türkiye'nin ilk temalı konut projesi Bosphorus City'de henüz reklam kampanyası yapılmamış olmasına rağmen sadece 1 hafta içerisinde 500 ev satıldı. Daire tiplerine göre 153.000 YTL ile 2.350.000 YTL değişen fiyat aralığında yapılan satışlarda satış cirosu 121 milyon $'a ulaştı.

Sinpaş GYO müşterileri 15 Haziran'a kadar sürecek tanıtım günlerinde evlerini önceden ve uygun fiyatlar ile seçme şansı bulacak. Ayrıca Sinpaş GYO'nun peşinatsız ve TÜFE endeksli devrimci ödeme planı Bosphorus City de de uygulanıyor ve ev almayı kolaylaştırıyor.

BOSPHORUS CİTY SATIŞ OFİSİNDE FAZLA MESAİ

K.Çekmece- Halkalı'da kurulan satış ofisinde yoğun ilgi dolayısıyla şimdiden 2. etap satışları için hazırlık yapılmaya başlandı, mesainin 8:30 da başlayıp gece 22:00'ye kadar devam ettiği Bosphorus City Galeri'de gece gündüz demeden ev satılıyor.


Temizlik Robotu Almadan "Evet" Demeyin

Etiketler: | 0 yorum


Dünyanın en çok satan temizlik robotu; Thomas Temizlik Robotlarından birini almadan evet demeyin.

Thomas Temizlik Robotlarının, yeni gelinlerin hayatını kolaylaştıracak birbirinden farklı özelliklere sahip üç modeli; Thomas TWIN t2, Thomas TWIN tt ve Thomas Genius gelinlerin çeyiz alışverişlerinin vazgeçilmezi haline geldi.

Toz, kir, toz akarları, polenler, bakteriler, kedi köpek tüyleri ve alerjenlerini yüzde 100'e varan oranda hapsetmesi, Thomas Temizlik Robotlarını evlilik hazırlıkları yapanların listesinde birinci sıraya yerleştiriyor.

Dünya gelinlerinin bir numaralı tercihi olan Thomas Temizlik Robotları benzersiz teknolojisi ve üstün temizlik kabiliyeti ile halı kaplı yüzeylerin temizliğinin yanı sıra uygun aksesuarları ile cam ve sert yüzey alanların temizliğinde de ideal. Thomas Temizlik Robotlarında, her türlü temizlik sorunu için benzersiz çözümler var.

Üstelik evlerde en çok su tüketimine neden olan hortumla halı yıkama esnasında yaklaşık 500 litre su tüketilirken, Thomas TWIN t2 ya da Thomas TWIN tt Temizlik Robotuyla tüm halınızı 2,5 litre su ile pırıl pırıl yıkayabilirsiniz.


MODELLERDEN ÖNEMLİ NOTLAR:

- Thomas Temzilik Robotları, Türkiye Tüketici 2008 Kalite ödülüne sahiptir.

- Yüzde 100 Alman yapımı olan ve 42 ülkeye ihraç edilen THOMAS Ürünleri, Ürün kalitesinde 'TARTIŞILMAZ MÜKEMMELLİK' ilkesi ile Yenilikte, teknolojide, Tasarımda ve Üretimde Yeni Nesil Temizlik Teknolojisini yarattı. Injection-Aqua-Cyclonfilter (Patentli Mükemmel Emiş Filtre Sistemi)

- Avrupa'nın en önemli ve etkin alerji otoritesi olan İngiltere Alerji Kurumu Tarafından, alerji hastalarının yaşam alanlarını toz, mite (toz akarı), polen, kedi-köpek tüyü ve alerjenlerinden yüzde 100'e varan oranda emerek arındırdığı ve onları içerisinde hapsettiği, dışarıya aynı oranda temiz hava verdiği, bilimsel olarak test edilip onaylanarak, alerji hastalarına tavsiye edilebilir sertifikasını almıştır.

- Thomas Temizlik Robotları, SLG CHEMNITS Germany kurumundan, Tozları yüzde 99.999 oranında su içerisinde hapsettiği bilimsel olarak test edilip onaylanmış ve 5 yıldızlı ürün Sertifikası almıştır.

- Thomas Temizlik Robotları, Avrupa tasarım dünyasının önde gelen isimlerinin düzenlediği PLUSxAWARD mükemmel ve yenilikçi ürün yarışmasında, Kuru ve Islak zemin temizleme alanında 'Teknolojik ve Yenilikçi Mükemmel Ürün Ödülü' ile ödüllendirilmiştir.

- Amerikan Ev Aletleri 2008 Tasarım Ödülü (2008 Housewares Design Awards)'ı almıştır.

- Thomas Temizlik Robotları, Sanikom A.Ş. tarafından, Türkiye'nin bir çok yerinde ulaşabileceğiniz bayiliklerde satılmakta.

Müşteri Hizmetleri Hattı: 0212 222 2 162, www.sanikom.co

BDDK'dan, DD Konut Finansman'a faaliyet izni

Etiketler: | 0 yorum

Doğan Holding iştiraklerinden DD Konut Finansman A.Ş, konut finansmanı alanında faaliyet için Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu'dan izin aldı.

Doğan Şirketler Gurubu Holding A.Ş. tarafından İMKB'ye yapılan açıklamada, "BDDK, sermayesine yüzde 23.5 oranında iştirak ettiğimiz DD Konut Finansman A.Ş.'ye, konut finansmanı alanında faaliyette bulunmak üzere 'faaliyet izni' vermiştir" denildi

TOKİ’den 12 bin yeni konut

Etiketler: | 0 yorum

TOKİ tarafından Adana merkez ve ilçelerinde başlatılan 36 ayrı projede yaklaşık 12 bin konutun yapımı planlanırken, bu konutlardan 4 bin 96’sının alt gelir grubuna yönelik yapılacak


AA muhabirinin aldığı bilgiye göre, Adana’nın merkez Seyhan, Yüreğir, Karaisalı, Kozan, İmamoğlu ve Karataş ilçelerini de kapsayan değişik bölgelerde, farklı gelir grubuna mensup binlerce Adanalıyı ev sahibi yapan TOKİ, il genelinde toplam 12 bin 177 konutu içeren 36 proje kapsamında şu ana kadar 3 bin 805 konutun yapımını tamamladı. 3 bin 46 konut ise teslime hazır hale getirildi. TOKİ’nin, Seyhan, Karaisalı, Yüreğir ilçelerinde yürüttüğü 2 bin 678 konut inşaatları ise hızlı bir şekilde sürdürüyor.

Alt gelirlilere 4 bin konut

Genellikle düşük gelirli ailelerin talep gösterdiği, "Alt Gelir Grubu"na yönelik projelere ise daha fazla yer ayrılıyor. TOKİ tarafından il genelinde yapımı planlanan 12 bin konutun 4 bin 96’sını bu grup konutlar oluşturuyor. Şartları uyan ailelerin müracaat edebildiği ve çekilişle belirlenen konutlar, 15 yıl vade ile yaklaşık aylık 200 YTL taksitle satışa sunuluyor.

Kent merkezlerinin yanı sıra kırsal kesimde de şehirleşmeye öncülük eden TOKİ, Adana’nın merkez Yüreğir ilçesine bağlı Kürkçüler ve Buruk beldelerinde ise tarımköy konutları inşa ediyor. Projeler kapsamında 210 tarımköy konutunun yapımı devam ediyor. TOKİ, yapımı tamamlanan ve devam eden projelerinin yanında toplam 2 bin 588 konutun ihalesini yapacak.

Kaynak: Milliyet

KEY’de listeler tamam, ödeme başlıyor

Etiketler: | 0 yorum

Yaklaşık 9 milyon vatandaşı ilgilendiren KEY hesaplarında ‘hesaplama’ süresi doldu. KEY’de hak sahiplerinin listesi, bu hafta içinde Emlak Gayrimenkul Ortaklığı’na teslim edilecek. Ödemelerin ise temmuz ayına yetiştirilmesi planlanıyor..


Star Gazetesi'nin haberine göre, KEY ödemelerinde mutlu sona ulaşıldı. KEY ödemelerine ilişkin yasa gereği, KEY hak sahiplerinin alacakları tutarların hesaplanması için Emlak Tasfiye Fonu’na tanınan üç aylık süre 31 Mayıs’ta doldu. Emlak Tasfiye Fonu, son bir haftadır, 24 saat çalışarak 9 milyon hak sahibine ödenecek tutarları hesapladı. KEY hak sahiplerinin alacakları tutarlar bu hafta içinde Emlak Gayrimenkul Ortaklığı’na teslim edilecek.

Bir yılda tamamlandı
KEY hesaplarının ödenmesine ilişkin çalışmalar yaklaşık bir yılda tamamlandı. 1987-1995 yılları arasında tahsil edilen KEY hesaplarının vatandaşlara geri ödenmesine ilişkin yasa, geçtiğimiz yıl mayıs ayı sonunda yürürlüğe girmişti. Yasanın ardından başlayan çalışmalarda, KEY Hak sahiplerinin tespitinde çeşitli sıkıntılarla karşılaşıldı. Bu süre içinde, kayıp KEY listelerinin bulunması ile birlikte, KEY ödemeleri için geri sayım başladı. Şubat ayı sonuna kadar KEY hak sahiplerinin isimlerinin tespit edilmesine ilişkin çalışmalar tamamlanarak, Emlak Tasfiye Fonu’na KEY Hak sahiplerine ödenecek tutarların hesaplanması için üç aylık süre verildi. Söz konusu üç aylık süre de 31 Mayıs’ta doldu.

Bilgisayarlar çalıştı
Emlak Tasfiye Fonu, KEY hak sahiplerine yapılacak ödemelerle ilgili hesaplamalar için hafta sonu da çalıştı. Hesaplamalar, bilgisayarlara yüklenilen özel bir programla birlikte yapıldı. Program, anaparası girilen bir hak sahibinin, faizlerini hesaplayarak kime ne kadar ödeneceğini tespit etti. Buna göre, yaklaşık 9 milyon hak sahibinin KEY tutarları bilgisayarlar aracılığı ile hesaplandı. KEY miktarlarının hesaplanmasının verilen süre içinde tamamlanması için bilgisayarlar, geceleri de çalıştırıldı.

Listeler kamuoyuna duyurulacak
Emlak Tasfiye Fonu Başkanı Zeki Sayın, star’a yaptığı açıklamada, eğer olağanüstü bir gelişme olmazsa, KEY hak sahiplerinin listesini ve hak sahiplerine ödenecek tutarları bu hafta içinde Emlak Gayrimenkul Ortaklığı’na teslim edeceklerini söyledi. Emlak Gayrimenkul Ortaklığı’nın da, bu listeleri inceledikten sonra, kamuoyuna ilan edeceğini ifade eden Sayın, ilanın ardından listelerin ödeme için Ziraat Bankası’na teslim edileceğini kaydetti. Tüm bu işlemlerin en fazla bir aylık süre içinde tamamlanmasını beklediklerini belirten Sayın, KEY ödemelerinin temmuz ayına yetiştirmeyi planladıklarını söyledi..

Kaynak: Hürriyet

Fiyatlar daha fazla düşmez, şimdi al yükselirken satarsın

Etiketler: | 0 yorum

ALTIN Gayrimenkul A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı ve İstanbul Ticaret Odası Emlak Müşavirleri Komitesi üyesi Nuri Özelmacıklı, emlakta 2008 sonuna kadar ciddi hareket beklemediğini söylüyor.


"Sonbaharda dönemsel kıpırdanma olabilir ama 2008’i böyle kapatırız" diyen Özelmacıklı, 1 yıl sonra çok daha farklı olacağını düşünüyor. Nuri Özelmacıklı, "Bu seviyelerden alanlar için 1 yıl sonra büyük bir kazanç potansiyeli var. Borsa mantığı ile bakıyorum: Düşerken alınır, çıkarken satılır" diyor..

ARSA maliyetlerindeki artışla birlikte ucuz konut projesi üretmek zorlaşırken; demir, çimento, çelik, boya gibi inşaatın ana kalemlerinde yüzde 100’ü geçen artışlar olması, konut fiyatlarını baskı altına aldı. İnşaatçılar bu maliyet artışlarına rağmen fiyatlara sınırlı oranda zam yapabiliyor. Sadece demir fiyatlarının yüzde 100’ün üzerinde artması, demirin konut maliyetindeki payını yüzde 8-9’lardan yüzde 17-18’lere çıkardı.

Maksimum yüzde 20 düşüş
Durgunluk yüzünden maliyetlerdeki artışlar, satış fiyatlarına sınırlı ölçüde yansıtılıyor. İnşaatçılar, faizlerde düşüş olması halinde konut talebinin artacağına, fiyatlar üzerindeki baskının da kalkacağına dikkat çekiyor. Emlak sektörü temsilcileri de "gayrimenkulde alım zamanı" ifadelerini kullanıyor. İstanbul Ticaret Odası Emlak Müşavirleri Komitesi üyesi ve Altın Gayrimenkul A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Özelmacıklı, "Emlak alım-satım işlemlerinde de, fiyatlarda yüzde 20’a varan gerileme var. Ben, yüzde 20’nin üzerinde gerilemeye şahit olmadım. Zaten inşaat maliyetleri artıyor, demir fiyatı ikiye katlandı" diyor.

Borsa mantığı işliyor
"2008’i böyle kapatırız, ciddi bir kıpırdanma olacağını sanmıyorum. Dönemsel kıpırdanma olabilir" diyen Nuri Özelmacıklı, artan maliyetler yüzünden konut fiyatlarındaki baskının da bir yere kadar gidebileceğini ifade etti. Nuri Özelmacıklı, şöyle devam etti:

"Konut ve iş yeri fiyatları preslene preslene sonunda bir yerde patlama oluşabilir. Bugün alanlar, bir yıl sonra büyük kazanç elde edebilir. Ben, bu dönemin ’al’ döemi olduğunu söylüyorum. Borsa mantığı burada da geçerli. Nasıl ki Borsa’da düşerken hisse alanlar yükselişte satıp kazanıyor, burada da bence aynı şey geçerli. Düşerken alınır, çıkarken satılır. Fiyatlarda bundan daha fazla düşüşler olacağını sanmıyorum. Bu seviyelerden daha aşağılara inmez.

Ayrıca biz, şu an dünyadan gelen mortgage etkisini atlatıyoruz. Bunu yaşamayacağımızı düşünüyorum. ABD’deki, Avrupa’daki kriz bizden çok ağır oldu. Biz orada olanları yaşamayız. Türkiye’de, milli gelirin sadece yüzde 2.5’i kadar konut kredisi kullanılıyor. Avrupa ve ABD’de bu oranlar yüde 80. Dolayısıyla büyük kriz beklenmesin, cebinde nakiti olanlar alsın."

Faiz artışı kötü oldu
Merkez Bankası’nın gecelik faizleri artırmasının olumsuz etkisi olduğunu kaydeden Nuri Özelmacıklı, "Gecelik faizlerin artması, konut faizlerinin düşmesini engelliyor. Ben, mevcut durumun psikolojik olduğunu düşünüyorum. Faiz artışı olumsuz etki yapıyor, alacak olan da almıyor" diye konuştu. Maketten satışlar konusuna da dikkat çeken Nuri Özelmacıklı, "Tüketiciler bence, güvendiği firmalardan alsın, bitmeye yakın projeleri tercih etsin. Emlakçılıkta rahat edeceksek, benim ahlak prensibim, ’tapu bir yana, para bir yana’dır. Bugün şirket çok iyi olabilir. Ama yarın da iyi olabilir mi? Bazıları banka desteğiyle ayakta duruyor" dedi. Bu durumun mortgage sisteminin bir ayağı olduğunu, uzun vadede toplanan paranın ekonomiye döndüğünü vurgulayan Özelmacıklı, "Ama bu, Türkiye gibi ülkelerde sorun. ABD’de mortgage krizi patladı. Bankalar proje üretti sattı, uzun vadeli kredilerde sorun çıktı. Nihayetinde aynı şeye geliyoruz... Herşey ekonomiye bağlı. Talep düşüyor, ekonomi durgunlaşıyor, kiralar da düşüyor" ifadelerini kullandı.

İnsanlar 150 bin YTL’lik yer arıyor
EMLAK piyasasındaki durgunluk sonrası tüketici tercihleri de değişmeye başladı. İhtiyaç sahipleri de, yatırımcılar da beklemeye geçerken, yine de fırsatını bulduklarında ortalama 150 bin YTL’lik yerlerle ilgileniyorlar. Reha Medin Emlak Hizmetleri Genel Müdürü Nabi Cücük, "Bu yaşananlar geçici şeyler. Piyasada insanlar 150 bin YTL’ye kadar para tutuyor, bu fiyata yerler arıyorlar. Ama bu fiyata arz söz konusu değil. Var ama, istenen nitelikleri taşımıyor" diyor. Arsa fiyatlarının son derece yüksek olduğunu kaydeden Nabi Cücük, "Burada TOKİ’ye de iş düşüyor. 100 bin YTL’lik daireler çıkarsınlar, ellerinde kalmıyor. Mesafe açıldıkça insanların tercihi de değişiyor. İnsanlar ’200-300 bin YTL vereceksem markalı konut olsun’ diyor" ifadelerini kullanıyor.

Konut ve iş yerlerinde kendini amorti etme süresi normale dönüyor
REHA Medin Emlak Hizmetleri Genel Müdürü Nabi Cücük, "Normalde, konutların kiraya verilmesi halinde kendini amorti etme süresi 12 yıldır. İş yerlerinde de bu oran 8 yıl civarıydı. Ancak 2005’te konut fiyatları yükselince, evlerin kirayla kendini amorti etme süresi yükseldi. 15-18 yıl aralığına çıktı. İşyerlerinin kendini amorti etme süresi de 12-14 yıl aralığını buluyordu. Son 2 yılda durgunluk yüzünden gayrimenkulün kendini amorti etme süresi normale döndü" diyor. Normal şartlara göre düşünülmesi gerektiğini ifade eden Nabi Cücük, "Konutta 11-12, iş yerinde 8 yılda kendini amorti etme şartlarını taşıyan yer bulanlar kesin alsın, kaçırmasın" diye konuşuyor. Nabi Cücük, iş yeri yatırımı yapanların kısa vadede değiştirme şansına sahip olmadığını da ekleyerek, "Getirisi konuta göre yüksek, fakat şu da bir gerçek, iş yerine yatırım yapan en az 3 yıl vadede düşündüğü için farklı sıkıntılar söz konusu olabilir" ifadelerini kullanıyor.

Reha Medin firması olarak bu sektöre girmeyi düşünenlere sundukları avantajları da sıralayan Nabi Cücük, ’bölge korumalı’ franchise verdiklerini ifade etti. Aynı semtte iki Reha Medin acentesi açılmadığını aktaran Nabi Cücük, şöyle devam etti:

Gençlere staj desteği
"Staj yapmak isteyenlere de fırsat tanıyoruz. Reha Medin Emlak’ın 55 acentesinin kapıları gençlere açık. Bütün emlakcılık meslek yüksek okullarındaki arkadaşlara staj desteği veriyoruz. Arzu ederlerse, iş yerinde devam etme şansına sahipler. Bunun için de merkez ofise müracaat etmeleri yeterli. Oturdukları eve veya semte yakın acenteye kendilerini yönlendiriyoruz."

Bazı firmalar kira giderini kısmak için daha küçük yer arıyor
ALTIN Gayrimenkul sahibi Nuri Özelmacıklı, "Yenibosna, Güneşli, Bağcılar, Merter; Türkiye’nin de dünya tekstil piyasasının da önemli yerlerinden. Tekstilkent, Mahmutbey’deki tekstil fabrikaları, atölyelerinde 1 aileden 5 kişi çalışıyordu. İşten çıkarmalar oldu, ailelerin gelir seviyeleri düştü. Ailelerde çok az çalışan kaldı. Aynı evde oturamıyorlar, daha ucuz evler arıyorlar. Tekstilciler 50 bin YTL kira ödediği yerden, 15 bin YTL’lik yere gelmeye çalışıyor" dedi. Bunun yanında, daha büyük evden, daha küçüğe taşınmak isteyenlerin de çıktığını aktaran Nuri Özelmacıklı, "200 metrekarelik evi satıp küçük isteyenler var. Her piyasada alıcı da vardır, satıcı da. 1999 depreminden sonra bile 3 ay durduk, yine gayrimenkul satmaya başladık" diye konuştu..

Kaynak: Hürriyet

Böyle fırsat her zaman ele geçmez

Etiketler: | 0 yorum

Emlak sektöründe yaşanan durgunluk için "kriz" ifadesini kullananlar var. İnşaat sektöründe de farklı yorumlar yapılıyor. Markalı projeler üreten büyük inşaat şirketleri satışların durgunluktan etkilenmediğini söylüyor.


Emlak sektörü temsilcileri ise yaşanan sıkıntıyı fırsata çevirmek isteyenlerin elini çabuk tutması gerektiğini savunuyor. Reha Medin Emlak Hizmetleri Genel Müdürü Nabi Cücük de, "Doğru zamanda doğru yatırım yapmak çok önemlidir. Şu an çok doğru bir zaman" ifadelerini kullanıyor..

TÜRKİYE’de tüm sektörlerde bir nakit sıkışıklığı yaşandığı gerçek. Ekonominin lokomotifi olan inşaat sektöründeki firmalar da, arsa maliyetlerinin katlanarak artması, demir, çelik ve çimento gibi ana kalemlerde yaşanan yüksek fiyat artışlarının kendilerini zorladığını kabul ediyor. Birçok inşaat firması, bu maliyet artışlarını fiyatlara çok sınırlı oranda yansıtıldığını, ilk fırsatta ev fiyatlarının artacağını söylüyor.

İyi pazarlık yapın
İkinci elde, bazı bölgelerde konut fiyatlarının yüzde 30’a varan oranda gerilediği ileri sürülüyor. Bunun anlamı şu: Sektörün hareketli olduğu zaman üzerine 200 bin YTL’lik fiyat tabelası konulan bir daireyi, bugün iyi pazarlık gücünüz ve elinizde nakit paranız varsa 150 bin YTL’nin altında bile alabilirsiniz... Aylardır satılmayı bekleyen dairelerde böyle örnekler olduğu da söyleniyor. Hatta bir emlakçı, geçtiğimiz günlerde "2005 yılında 185 bin dolara daire alan müşterimiz, bugün aynı daireyi 170 bin dolardan satmayı bekliyor" ifadesini kullanmıştı.

Her keseye göre daire var
A ve A Plus olarak nitelenen üst gelir grubundaki konutların satışı geçtiğimiz 2 yılda fazla olumsuz etkilenmemişti. Lüks konutlarda bile son dönemde bir soluklanma yaşandığı konuşuluyor. Mevcut durum, yatırımcılar için de fırsatları beraberinde getiriyor. İnşaat sektörü temsilcileri, "Bugün piyasada her gelir grubuna yönelik daire bulunabilir. 50-60 bin YTL’den başlayan ve milyon doları geçer daireler satılıyor" diyor.

Hatta İstanbul’un yeni rezidanslarından birinde, 110 metrekarelik 1 oda 1 salon bir lüks daireye milyon YTL sınırında fiyat biçiliyor. Stüdyo dairelerin bile 800 bin dolar sınırında alıcı beklediği İstanbul’da krizden söz edilebilir mi?

Konutun yaşına da dikkat
GYODER’in "Gayrimenkul Sektörü ve İstanbul İçin Öngörüler 2015" adlı raporuna göre, İstanbul’da yıllık 118 bin yeni gereksinim kaynaklı, 119 bin yenileme kaynaklı ve 13 bin de yatırım kaynaklı olmak üzere toplam (yıllık) 250 bin konut talebi olduğu belirtiliyor.

Reha Medin Emlak Hizmetleri Genel Müdürü Nabi Cücük, piyasalardaki gelişmeleri değerlendirirken, "Tüketicilere; yaşı 10 yılı geçmemiş, markalı projelerdeki konutları öneriyoruz" diyor. Piyasalarda bahar aylarında bir hareketlenme beklendiğini ancak bunun dış piyasalar ve iç siyaset kaynaklı gelişmeler yüzünden yaşanmadığını ifade eden Nabi Cücük, şöyle devam ediyor:

"1 ay sonrası, bugünkünden daha durgun olacak diye düşünüyorum. ancak her yıl olduğu gibi, bu yıl da Eylül ayında gayrikenkul sektörü hareketlenecek. Hareketin eylülde yeniden canlanacağına inanıyoruz. Yıllardır böyle. Sonbahar ve ilkbahar mevsimleri canlıdır. Yaz ve kış aylarında olağan durgunluk devam eder. Tabii ki, siyasi istikrarsızlık yüzünden insanlar bir miktar beklemeye geçti, ben bunun önümüzdeki dönemde tersine döneceğine inanıyorum. Mühim olan doğru zamanda yatırım yapmaktır. Doğru zamanda yatırım yapılmalı, bu zamanlar da bana göre doğru zamanlar. Her zaman bu seviyeler yakalanamıyor. İstikrar olduğu zaman da rakamların yükselmesi yönünde orantı kuruluyor. Ekonomik rahatlama tüm herkes için bir alım gücünü destekleyeceğinden rakamlarda da yükselme yönünde eğilim olacak."

’Param var, şu an nereye yatırım yapabilirim’ diyenlere öneriler
REHA Medin Emlak Hizmetleri Genel Müdürü Nabi Cücük, "Birikmiş param var. Şu an neye yatırım yapalım. Bir şey almak istiyorum, karar veremiyorum" diyenlere; kalitesinden şüphe duyulmayan, ekspertizi yapılmış, 10 yılı aşmamış binalardaki konutlara yatırım yapmalarını öneriyor.

Depremden sonra yapılan binalara ve markalı konut projelerine öncelik verilmesi gerektiğini ifade eden Nabi Cücük, "Şu an yeni söyletiler var. Sıkıntılar var. Ben defalarca herkesi uyardım. Zamanında işaretlenmiş, destekleme yapılmamı binalara, orta karar güçlendirme yapılan binalar kesinlikle alınmamalı. Hatta, sonradan yapılan güçlendirmenin faydası olmayacağını düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

Şehir merkezlerinden birçok insanın vazgeçemediğini ekleyen Nabi Cücük, "Aileler, gerek çocuklarının okulu, gerek iş yerine yakın merkezi semtleri tercih ediyor. Bence, yatırım amacıyla alanlar için ise şehir merkezleri sonra düşünülecek yerler. Rakamlar doydu. Artışları diğerleri gibi değil. Bakir olan bölgelerde prim potansiyeli daha fazla. Bakir bölgelerde daha fazla fiyat artışı yaşanıyor. Şehir merkezleri ise yüzde 100 ihtiyaç için. Artış potansiyeli belli, kapasite belli."

Maliyeti oranında satış yapamayan müteahhitler, birkaç daireyi feda ediyor
İSTANBUL’da merkezi semtlerin piyasasının oturduğunu söyleyen Nabi Cücük, "Ulaşımın kolay olduğu, hareketli semtler arasında Kozyatağı, Göztepe, Maslak, Levent, İkitelli, Beşiktaş, Halkalı ve çerveleri önemli. Üniversite yakınlarında olan yerler de, şehir merkezindeki diğerlerine göre şanslı diyebilirim" ifadelerini kullanıyor. Markalı projelerdeki fiyatların yüksekliğinde; malzeme için harcamanın artmasının haricinde, markalı konut olarak teknik desteğin devam ettirilmesinin de sayılabileceğini aktaran Nabi Cücük, şöyle devam ediyor: "Belirli maliyetler çerçevesinde hareket ediliyor, fiyatlar yüksek oluyor. Bazı semtlerde ise yüzde 40’a varan düşüşler olduğuna ben ihtimal vermiyorum. Markalı projelerin olduğu semtleri örnek alalım: Bir maliyet artışı söz konusu. Batı Ataşehir bölgesinde, markalı bir proje satışı devam ediyor. Ortalama 100 metrekare dairenin satış fiyatı 300 bin YTL. Son yapılan ihalede alınan bir arsanın metrekaresi ise 2 bin YTL. Arsalar bu rakama denk geldi. Arsa fiyatları son derece pahalanmış durumda. Markalı bir projede, konutun arsa hariç metrekaresi de 1000 YTL’yi bulur. Böylece, 1 metrekare inşaat+arsa maliyeti 3 bin YTL olur. Bu, otomatikman sektörü etkiler. Yeni yapılacak inşaattaki rakama göre fiyat takip edilecek. Diğer konutlar bu arada günü kurtarmak zorunda. Maliyet oranında satış yapamıyorlarsa, birkaç daireyi feda ediyorlar. Ya para bulmak, ya da birkaç daireyi feda etmek zorundalar.."

Kaynak: Hürriyet

Hisarcıklıoğlu: Fiyatlardaki artış inşaat sektörünü mağdur etti

Etiketler: | 0 yorum

Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, demir ve akaryakıt fiyatlarındaki artışın inşaat sektörünü mağdur ettiğini belirterek, fiyat farkı kararnamesinin bir an önce çıkarılması gerektiğini söyledi.


Hisarcıklıoğlu, sektör temsilcilerinin katılımıyla, Fiyat Farkı Kararnamesi ve Kamu İhale Yasası'nda değişiklik öngören düzenleme ile ilgili Birlik Genel Merkezi'nde basın toplantısı düzenledi. İnşaat sektörünün 2007 yılı başında duraklama evresine girdiğini ifade eden Hisarcıklıoğlu, 2008 yılı başından itibaren de dünya piyasalarındaki demir, akaryakıt ve akaryakıt yan ürünlerindeki "olağanüstü fiyat artışlarının" sektörü çok büyük oranda mağdur ettiğini kaydetti. Hisarcıklıoğlu, sektörün ihracat artışının imalat sektörü ortalama artışlarının çok üzerinde olduğuna dikkati çekerek, "Bu açıdan inşaat sektöründeki ve dolayısıyla iş, inşaat makine imalatına yönelik belirsizlik Türkiye'nin dış ticaret dengesini de olumsuz etkileyecektir" dedi.
İnşaat demiri fiyatlarının 1 Ocak 2008 tarihinden bu yana yüzde 75, akaryakıt fiyatlarının yüzde 25, bitüm fiyatlarının yüzde 42 arttığını belirten Hisarcıklıoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatıyla fiyat farkı kararnamesi ve yasa değişikliği için çalışma başlatıldığını ifade etti.

"Kararname konusunda fikir birliğine varıldı"
Hisarcıklıoğlu, dün de birliğin daveti üzerine Türkiye Müteahhitlik, Türkiye İnşaat Yapımcıları, Türkiye Çimento ve Çimento Ürünleri, Türkiye Demir ve Demir Dışı Metaller meclisleri temsilcileri ile Ulaştırma Bakanlığı, Bayındırlık ve İskan Bakanlığı, TOKİ, TÜİK ve Kamu İhale Kurumu temsilcilerinin Birlik Merkezinde biraraya geldiğini belirterek, şunları kaydetti: "Bu toplantıda, gerek Birliğimiz çatısı altındaki sektör temsilcileri gerekse ilgili kamu temsilcileri, devam eden kimi dövize dayalı birim fiyatlarla ihale edilmiş, kimi ÜFE genel endeksine dayalı ve bir çoğu da sabit fiyatlarla sürdürülmekte olan kamu sözleşmelerinin hepsi için fiyat artışlarının mutlaka Bakanlar Kurulu tarafından çıkarılacak kararname ile karşılanması gerektiği konusunda fikir birliğine varmışlardır. Hükümetimizden talebimiz durma noktasına gelmiş kamu projelerine ve mağduriyeti hat safhaya gelmiş inşaat müteahhitlerine çözüm olacak bu fiyat farkı kararnamesinin zaman kaybedilmeden sonuçlandırılmasıdır."
Kararnamenin teknik çalışmalarına sektör meclisleri temsilcilerinin de dahil edilmesini isteyen Hisarcıklıoğlu, doğru ve tatmin edici bir sonuç açısından bunun büyük önem taşıdığını ifade etti..

"Denetim mekanizmasındaki sınırlamaya sıcak bakmıyoruz"
Kamu İhale Kanunu'nda değişiklik öngören yasa tasarısına da değinen Hisarcıklıoğlu, yasanın mevcut haliyle ne siyasileri, ne yatırımcı kuruluşları ne de sektör temsilcilerini memnun ettiğini, 18 kez değişikliğe uğradığını belirterek, aksaklıkların giderilmesi amacıyla hazırlanan yeni değişiklik tasarısının da Meclis'e sevk edildiğini hatırlattı. Hisarcıklıoğlu, bu tasarının "sektördeki yozlaşmaların nedeni olan aşırı düşük teklif ve iş deneyim-denetim belgeleri sorunlarını çözmekten uzak olduğunu" ifade ederek, tasarının komisyonlarda görüşülmesi safhasında TOBB'un görüşlerinin de alınmasını istediklerini kaydetti.
Bir gazetecinin tasarının Kamu İhale Kurulu'nun denetim yetkisinde sınırlama öngördüğünü belirterek, görüş sorması üzerine toplantıda bulunan Türkiye Müteahhitler Birliği Başkanı Erdal Eren söz aldı ve bağımsız bir kurul tarafından denetimin önemine inandıklarını belirtti. Eren, "denetim mekanizmasındaki sınırlamaya sıcak bakmadıklarını" kaydetti..

Kaynak: Hürriyet

Pazarlık şansı olan için iyi bir dönem

Etiketler: | 0 yorum

TURYAP Yönetim Kurulu Üyesi Başak Soner, "Son günlerde nereye gitsek soruluyor: Gayrimenkul sektörünün durumu ne olacak? Pollyanna bile bu koşullara bakarak olumlu yanıt verilebilir miydi bilmiyorum! Yaz mevsimine giriyoruz, güneşli ve sıcak günlere yakışan yanıtlar bulmaya çalışırsak, aslında konut almak isteyenler için çok güzel fırsatlar olduğunu düşünüyorum.


Yaz aylarıyla birlikte evlenmeler ve taşınmalar olacağı için ben belirli bir hareket bekliyorum" dedi..

EMLAKÇILAR, gayrimenkul piyasasında yaşanan gelişmeleri yorumlarken, "Yüzde 20’leri bulan düşüşler yaşanıyor" ifadelerini kullanıyor. Peki, bu düşüşler tüm bölgeleri kapsıyor mu? Elbette, fiyatların yükselmeye devam ettiği belgeler de var. Fakat sektörün önde gelenleri, genel bir durgunluk halinden bahsediyor. Markalı emlak sektörünün en büyük firması TURYAP’ın Yönetim Kurulu üyesi Başak Soner de, durgunluk var görüşüne katılıyor ama, bu ortamı iyi değrelendirmek gerektiğini de ekliyor. Soner, "Satılacağı öngörüsüyle onbinlerce konut yapıldı, yapılmaya da devam ediyor. Kredi faizlerinin aniden yükseleceğini; bankacılık, sektörün ayrılmaz bir parçası olmuşken, ev almak için tekrar eski günlerdeki gibi toplu paraya ihtiyaç duyulacağını ve bu paraya sahip olunmayınca satın alma hareketinin kesileceğini kimse düşünmedi" ifadelerini kullandıktan sonra şöyle devam ediyor:

Ev sahibi olma fırsatı
"Ev sahibi olma yaşı düşmüş, sadece orta yaş ve üzerindekiler değil 25-35 yaş grubu da potansiyel alıcılar arasına girmişti. Arz da, talep de son derece canlıydı. Şimdi tüm bu konutları yıkmak söz konusu olmadığına göre, satışını gerçekleştirmenin yöntemlerini bulmak gerekir. Sektörün tüm oyuncuları elini taşın altına koymak zorunda. Müteahhit rakamları bir miktar aşağı çekmeli. Üretim maliyetinin altına düşürmese de, özellikle döviz cinsinden fiyatlandırılan markalı projelerde (dövizdeki artışla birlikte) otomatikman yükselen rakamların yüzde 10-15 civarında aşağı çekilmesi, alıcı nezdinde bir tür ’indirim’ gibi algılanıyor. Öte yandan peşin parası olan için pazarlık şansının hayli fazla olduğu son derece avantajlı bir dönem bu. Nakitle gidildiğinde, istenilen konuta en uygun fiyatla kavuşmak mümkün. Piyasanın canlı olduğu, düşük faizli kredilerin hevesle kullanıldığı dönemde pek taviz vermeyen mal sahipleri, şu günlerde pazarlığa açık."

Başak Soner, kiracıların ev sahibi olması için çok uygun fırsatlar olduğunu da düşünüyor. Soner, "En kötü senaryoda kredisini ödeyemeyen kişinin konutuna banka el koyar. Alacaklı olduğu miktarı o güne kadar yaptığı ödemelerden düşer, geriye kalan parayı iade eder. Yıllar boyunca kirada oturmaktansa bütün imkanlar seferber edilmeli, hatta faizi yüksek bile olsa kredi kullanmak suretiyle ’ev almak’ tercih edilmeli. Madem ki her sayı sıfırdan büyük, aldığınız krediyi ödeyemediğinizde bile elinizde bir değer var; artı birdesiniz. Oysa kiracıysanız, elde var sıfır!" ifadesini kullandı.

Yaz ayları ile birlikte evlenmeler ve taşınmaların yoğunlaşacağını, zor koşullara rağmen belli bir hareket olacağını söyleyen Başak Soner, "Bu dönemi avantaja çevirmenin yollarını araştırmalıyız" diyor.

Kiralarda hareket yok, astığımız afişler eskiyor
İSTANBUL Ticaret Odası Emlak Komisyoncuları Komitesi üyesi ve Altın Gayrimenkul Yönetim KUrulu üyesi Nuri Özelmacıklı, İstanbul’da bazı bölgelerde emlak fiyatının korunduğunu, bazı bölgelerde ise yüzde 20’lere kadar düşüş olduğunu belirterek, "Yüzde 30’lar, 40’lar civarı düşüşü ben gözlemlemedim. Çünkü yüzde 30-40 düşüş demek, 200 bin YTL istenen bir dairenin 120-140 bin YTL’ye düşmesi demektir" diyor. Böyle aşırı düşüşlerin kesinlikle olmadığını ifade eden Nuri Özelmacıklı, şöyle devam ediyor: "Fiyatını koruyan bölgeler de var. Konut ve iş yeri arzının çok olduğu yerlerde maksimum yüzde 20 düşüş oldu. 200 bin YTL’lik ev, uzun süre alıcı çıkmadıysa 160 bin YTL’ye alınabilir. Şişirilmiş fiyatların düşmesini yaşıyoruz. Normal seyrine geriliyor. Normal seyrinden alınıyor aslında. İnşaat firmaları eski kár marjlarını beklemesin. Kiralarda da bir hareketlilik yok. Afişlerimiz eskiyor. Kiralarla beraber fiyatlar da geri sayıyor. Bazı mülk sahipleri 5 bin YTL’lik kiracının yerine afişi 6 bin YTL koyuyor. Ama verenler de 4 bin YTL öneriyor. Mülk sahibinin istediği fiyat çıkmayınca da iş yeri duruyor. Ayrıca, alternatifler de arttı. Bir sokakta 10 afişe kadar kiralık var. İyi pazarlık gücü ola, güven oluşturanlar kolay kiralık bulabilir."

Sıkışan önce yazlığı satıyor
NURİ Özelmacıklı, yazlık fiyatlarında da bu yıl artış yaşanmasını beklemediğini ifade ediyor. "İnsanlar sıkışınca, ekonomi bozulunca ilk önce yazlıklarını satıyor. İşi bozulanlar, evini satmaktansa yazlığını satıyor. Aslında önce devremülk varsa o satılıyor, arsa varsa arsa, sonra yazlık varsa yazlık satılıyor. Dükkan ve ev en sona gelir" diye konuşuyor.

İstanbul’da ’ev satın almak’ daima kazandırır
BAŞAK Soner, araştırmalara göre İstanbul’da gayrimenkul yatırımı yapmanın orta ve uzun vadede hiçbir zaman kaybettirmediğine dikkat çekerek, "Belli başlı semtler daha şimdiden yerli ve yabancı yatırımcıların ilgisini çekmiş ve yatırımcısına gelecekte büyük rant sağlayacağının sinyallerini vermiştir. Ancak, dengelerin sık değiştiği bir ekonomiye sahip olduğundan, bugün doğru yatırım olarak kabul edilen semtlerde emlak satın almak, 1 ya da 2 yıl sonra sanıldığı kadar kazanç getirmeyebilir" dedi. Emlak yatırımının kaderinin, semtin bugün değerli oluşuyla değil, yakınında yer alacak büyük yatırımların semte kazandırdıklarıyla belirlendiğini aktaran Basak Soner, "Bu nedenle yatırım önerisi olarak belli bir bölgeyi önermek yerine bazı kriterlere bakılmalı" ifadesini kullanıyor.

Kaynak: Hürriyet

İnşaat müteahhitleri 15 gün iş bırakma kararı aldı

Etiketler: | 0 yorum

Birleşik İnşaat Müteahhitleri Federasyonu (BİM-FED), Toplu Konut İdaresinin (TOKİ) sebep olduğu haksız rekabet ve inşaat girdilerindeki aşırı artışlar nedeniyle, 1-15 Haziran 2008 tarihleri arasında iş bırakmaya karar verdiklerini bildirdi..


BİM-FED'den yapılan yazılı açıklamada, TOKİ'nin sebep olduğu haksız rekabet, TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar'ın yap-sat müteahhitlik sektörü aleyhindeki açıklamaları, demir fiyatları ile diğer inşaat girdilerindeki aşırı artışlar nedeniyle, yarından itibaren 15 gün süreyle inşaat müteahhitlerinin, çalışanlarının SSK çıkışlarını vererek inşaatlarını durduracakları kaydedildi.

Kaynak: Hürriyet

Bu yılı da böyle tamamlarız

Etiketler: | 0 yorum

Emlak piyasasındaki durgunlukta bile bazı bölgelerde hareketliliğin sürdüğünü, bazı bölgelerde adeta hiç işlem yapılmadığını söyleyen Altın Gayrimenkul Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Özelmacıklı, "Piyasaların genel seyri bize yansıyor.


Birçok esnaf siftahsız kapatıyor... Biz emlakçılar da çok az işlem yapabiliyoruz, tapuya çok az gidiyoruz. Biz 4 aydır zarar ediyoruz. Fakat her kışın bir baharı vardır. Bu yazı, sonbaharı böyle geçiririz ama önümüzdeki yıl bahar gelecek" dedi..

BAHAR ayları, her yıl gayrimenkul sektörü için en hareketli dönem olarak gösterilir. Dövizde dalgalanmaydı, cumhurbaşkanlığı seçimi tartışmalarıydı, erken seçimdi, ABD’de başlayan ve tüm gelişmekte olan piyasaları da etkileyen mortgage sıkıntısıydı, AKP’ye yönelik kapatma davasıydı derken, bugünlere gelindi. Yaşanan bu siyasi ve ekonomik çalkantılar; belirsizliği de beraberinde getirdi; gecelik faizler ve ona bağlı olarak da konut kredisi faizleri arttı.

Arz-talep dengesi bozuldu
İhtiyaç sahibi de, yatırımcı da alımı erteliyor. Bazı bölgelerde ikinci el konut fiyatlarında yüzde 20-30’lara varan düşüşler yaşandığı söyleniyor. Son 2-3 yıldır ülke genelinde ortalama 600 bin konut el değiştiriyor. Ayrıca, Türkiye’deki konutların yüzde 80’den fazlasının ömrünü tamamladığı veya tamamlamak üzere olduğu belirtiliyor. Buna rağmen talepte canlanma sınırlı kalıyor. Bazı bölgelerde, markalı konut projelerinde ve TOKİ konutlarında sıkıntı yaşanmadığı belirtiliyor.

İkinci elde yaşanan durgunluğun fotoğrafını çekerken de emlakçılara kulak vermek gerekiyor. İstanbul Ticaret Odası Emlak Müşavirleri Komitesi üyesi ve Altın Gayrimenkul Yönetim Kurulu Başkanı Nuri Özelmacıklı, yılın geride kalan döneminin sönük geçtiğini, beklenen hareketliliğin bir türlü başlamadığını ifade ediyor. Nuri Özelmacıklı, olumsuz gelişmelere rağmen arsa fiyatlarının artığını, büyük projeler için merkezi semtlerde arsa kalmadığını ifade ediyor. Arsa fiyatlarında yüzde 25 şişiklik olduğunu da ileri süren Nuri Özelmacıklı, şöyle devam ediyor:

Hareketli bölgeler de var
"Örnek vermek gerekirse; Atatürk Havalimanı koridoru üzerinde, yani Topkapı’dan havalimanına kadar ve oradan TEM bağlantı yoluna, Mahmutbey arterine kadar birçok otel projesi var. Arsa fiyatları çok yukarı çıktı. Bence bir şişme var. Bu şişmeye bağlı olarak inşaat maliyetleri de artıyor. Bu bölgede arsaların metrekare fiyatı 5 bin dolara kadar çıkıyor. Gerçekleşen ortalamalar 1500-2000 dolar. Fakat iyi bir noktada, köşe bir arsanın metrekaresine 5 bin dolara kadar rakamlar isteniyor. Ara sokaklarda metrekaresi bin dolar. İş yerlerinin metrekare fiyatları da yükseldi; 1500-3 bin dolar aralığına çıktı. Yine örnek verelim: Şirinevler merkezde, yaya trafiğinin yoğun olduğu meydanda 50 metrekarelik giriş kat mağazanın metrekaresi 10 bin dolara satılıyor. Perakendenin yoğun olduğu noktalarda bu rakam böyle yüksek... Sokak aralarında da metrekaresi 1500 dolardan başlıyor. 1 yıl önce bu rakamlar yüzde 25 daha aşağıdaydı. Yani, çok öne çıkan bölgelerde iş yerlerinin metrekare fiyatları artmaya devam ediyor. Bazı yerler ise yerinde sayıyor."

Piyasalardaki bu dengesizlik ve belirsizlik yüzünden işlem sayısının azaldığını kaydeden Nuri Özelmacıklı, "Birçok esnaf siftahsız kapatabiliyor. Bizim ofislerimizde de işlemler azaldı.

Tatil sonu hareketi
Daha az tapuya gidiliyor. 4 aydır zarar ediyoruz. Fakat her kışın bir baharı vardır. Bu yazı böyle geçireceğiz. Sonbahar ve kış da bitecek bahar gelecek. Gelecek yıldan çok umutluyum. Bu seviyelerden alım yapan pişman olmaz. Arada dönemsel bir canlanma olur. Mesela, insanlar tatilden dönüyor. Kiralama hareketi başlıyor, ev değiştirmeler başıyor. Haziran 15’ten Eylül 15’e kadar bir kiralama hareketi olabilir. Okullar açılınca kiralama hareketi de durur."

Anadolu’daki hasat İstanbul’da emlak piyasasını etkiliyor
NURİ Özelmacıklı, İstanbul’da piyasaların hareketli olup olmamasında, Anadolu’nun da payının olduğuna dikkati çekiyor. Karadeniz insanının fındığa, çaya bağlı olduğunu aktaran Özelmacıklı, "İstanbul’da oturup, memleketinde fındık, çay tarlası olanlar var. Oradan gelecek parasına göre hareket ediyorlar. Parası gelir, sonbaharda ev bile alır. Hasat o tarihte kalkıyorsa, para geliyorsa eylül-ekimde hareketlilik yaşanabiliyor" diyor. Özelmacıklı, İstanbul’da bile böylesi etkilerle emlak sektörünün canlanabildiğini ifade ederek, "Anadolu’da tarlası, bahçesi, zeytini, kayısısı, fındığı varsa; kiraya verdiği tarlaları varsa burada hareket yaratıyor" diye konuşuyor.

Yasamızı bir an önce çıkarın
İSTANBUL Ticaret Odası Emlak Komisyoncuları Komitesi üyesi Nuri Özelmacıklı, emlakçıların sıkıntılarını aktarırken, sektörün yasasının çıkmadığını hatırlattı. "Yasamızı bir an önce istiyoruz" diyen Nuri Özelmacıklı, şöyle devam etti:

"Yasa çıkarsa birçok şey düzelecek. Emlakçıya sorumluluk getirilsin. Yalancı, üçkağıtçılar değil de, gerçekten bu işi profesyonelce yapan, devlete yardımcı olan emlakçılar, vergi kaçağının önüne geçilmesine yardımcı olan emlakçılar yasalarını bekliyor. Emlakçıların yasada tarifi yok. Vergisini veren, insan istihdam eden emlakçılar, bu yasayı bekliyor."

Pazarlık yapan eli boş dönmez
YAŞANAN durgunluğa rağmen, insanların alım isteğinde bir azalma yok... İhtiyaç sahipleri de, yatırımcılar da "Şu belirsizlik ortadan kalksın, faizler düşsün, kapatma davasının sonunu görelim" gibi beklentilerle alım kararlarını erteliyor. Buna rağmen çarklar dönmek zorunda. Önceki yıllarda ürettikleri konutları istedikleri fiyata kolayca satan müteahhitler de yaşanan nakit sıkışıklığı yüzünden pazarlık kapısını açık tutmak zorunda. Maliyetler arttığı için bir an önce elindeki konutları satmak isteyen, inşaat seviyesini yükseltmek isteyen inşaatçılar pazarlığa razı oluyor. Altın Gayrimenkul Yönetim Kurulu Başkanı ve İTO Emlak Komisyoncuları Komitesi üyesi Nuri Özelmacıklı, "Bence fiyatlar cazip. Alıcının pazarlık etme şansı yüksek. Müteahhit, 150 bin YTL dediği yere 120 bin YTL verilse razı olacak duruma geldi. Çünkü müteahhidin de sıcak paraya ihtiyacı var. Yap-satçı müteahhidin paraya daha çok ihtiyacı var. En iyi müteahhidin bile banka borcu var. Bankadan kredi almış, işlerini o şekilde döndürüyor. Mal satamazsa, kredi faizleri binecek. Kár marjından fedakárlık yapıp malını satıyor" dedi..
Kaynak: Hürriyet

Emlak vergisinde son üç gün

Etiketler: | 0 yorum

2 Haziran Pazartesi çalışma saati bitimine kadar emlak vergisi birinci taksidinin ödenmesi gerekiyor. Emlak vergisi, iki eşit taksitte ödeniyor. Birinci taksit Mart, Nisan ve Mayıs ayı içinde, ikinci taksidi de Kasım ayı içinde ödeniyor. İsteyenler, Mayıs ayı sonuna kadar verginin tamamını da ödeyebilirler.

2008 vergisi katkı payı


2008 yılında ödenecek emlak vergisi ve Taşınmaz Kültür Varlıklarının Korunmasına Katkı Payı, 2007 yılında ödenenin aynısı olmayacak. 2007 yılında ödenen vergiler, 2008’de yeniden değerleme oranının yarısı kadar yani \"yüzde 3,6 oranında\" arttı. Gayrimenkullerin değeri de emlak vergisi ve tapu harcına esas olan asgari değer yönünden, 2008 yılında yüzde 3,6 arttı.

Buna bağlı olarak;

1) 2008 yılında ödenecek emlak vergisi,

2) 2008 yılında, emlak vergisinin yüzde 10’u oranında ödenecek Taşınmaz Kültür Varlıklarının Korunmasına Katkı Payı,

3) 2008 yılında satılacak gayrimenkullerin, tapu harcına esas tutulan, emlak vergisi asgari değeri, yüzde 3,6 oranında arttı. Emlak vergisi oranları, tabloda gösterilmiştir.

Emekli, işsiz ve ev hanımları
Emekli, işsiz ve ev hanımları ile özürlülerin, sıfır oranlı emlak vergisi avantajları 2008 yılında da devam ediyor. Buna göre;

2008 yılında, Türkiye sınırları içinde, brüt alanı 200 metrekareyi aşmayan bir konutu olan;

Emekliler, işsizler, ev hanımları, özürlüler, gaziler, şehitlerin dul ve yetimleri, emlak vergisi ödemeyecekler.
Emekliler (emekli aylığı dışında), işsiz ve ev hanımları, herhangi bir gelirlerinin olması halinde, sıfır oranlı emlak vergisi avantajından yararlanamayacaklar. Ancak, yıllık tutarı 19 bin YTL’yi geçmeyen menkul sermaye iradı gelirleri, sıfır oranlı emlak vergisi avantajından yararlanmaya engel olmayacak.
Emekliler ile özürlülerin sıfır oranlı emlak vergisini kaldırmayı amaçlayan \"İl Özel İdaresi ve Belediye Gelirleri Yasa Tasarısı\" hükmünün, gelecekteki yerel seçimler nedeniyle, önümüzdeki aylarda yasalaşması zor gözüküyor.

Bazı özel durumlar
* İndirimli (sıfır) vergi oranının uygulanması için, konutta bizzat oturma koşulu aranmıyor. Bu nedenle, sahip olduğu tek konutu kiraya verip, kirada oturanlar da diğer koşulları taşımaları kaydıyla, indirimli vergi oranından yararlanabilirler (Bkz. 31 Aralık 2003 tarihli Mükerrer R. Gazete’de yayınlanan 38 No.lu Emlak Vergisi Tebliği, I/3-a).

* 200 metrekareyi geçmeyen tek konuta hisse ile sahip olunması halinde, indirimli vergi oranı, konutun vergi değerinin hisseye isabet eden kısmına uygulanır.

* Mükelleflerin, gelir getirmeyen işyeri, arsa ve araziye sahip olmaları, indirimli vergi oranından yararlanmalarına engel değil (Tebliğ, I/3-f).

Birden fazla konutu olanların, bu konutlarından biri için sıfır oranlı emlak vergisinden yararlanmaları, mümkün değil. Aynı şekilde, ara sıra dinlenmek amacıyla gidilen yazlık ya da dağ evi gibi konutlar da sıfır oranlı emlak vergisinden yararlanamaz.

* Gayrimenkulün intifa hakkına sahip olanlar, emlak vergisini kendileri ödemek zorundalar.

* 2008 yılı içinde gayrimenkul alanlar, 2008 yılına ilişkin emlak vergisini ödemezler. Ancak, 2008 yılı sonuna kadar, ilgili belediyeye \"Emlak Vergisi Bildirimi\" vermeleri gerekiyor..

Kaynak: Hürriyet