Emlak Broker - Mortgage Broker


Konut Kredisi Mortgage Kredi Faizi Emlak Piyasası Gayrimenkul Sektörü Haberler Makaleler Tavsiyeler Barındıran Kaynak Platform.Artık sitemize www.emlakbroker.com adresinden de ulaşabilirsiniz.

Mortgage krizi bir CEO'yu daha yerinden etti

Etiketler: | 0 yorum

İngiltere'nin önde gelen bankalarından Northern Rock'ın sağladığı, tarihi belirtilmemiş fotoğrafta görülen CEO Adam Applegarth, görevinden ayrılıyor.
Daha önce 2008 Şubat'ına kadar görevinde kalacağı açıklanan Applegarth, Northern Rock'ta 24 yıldır çalışıyordu. Bankanın yeni CEO'sunun Andy Kuipers olacağı açıklandı. Kredi krizinden etkilenen bankadan bildirildiğine göre Northern Rock'ın zararı 281 milyon sterlin (574 milyon dolar).

Tarih: 14-12-07 , Kaynak: Dünya Gazetesi

Yapı Kredi'den 'ev beraber mortgage'

Etiketler: | 0 yorum


Yapı Kredi Bankası, yatırım amacıyla ev sahibi olmak isteyenler ya da tek başına ev alma imkânı olmayanlar için "Ev Beraber Mortgage" adlı yeni bir ürün geliştirdi.

Bankadan yapılan açıklamaya göre, ürünle 2 kişi, ortak sahip olacakları konut için yine ortak olarak konut kredisi talep edebilecek, taksitlerini gelirleri veya tapudaki hisse paylarına paralel oranda ortak ödeyebilecekler. Kişiler, başvuruları değerlendirildikten sonra ortak bir ödeme planı ile 3-240 ay vadelerde konut kredisi kullanabilecek.

Tarih: 12-12-07 , Kaynak: Sabah

Bankaların sorunlu kredileri artabilir

Etiketler: | 0 yorum

Türk Ekonomi Bankası'nın (TEB) ticari bankacılıktan sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Turgut Boz, dünya ekonomisinde 2008'de daralma beklediklerini belirterek, “Türkiye nispeten bu tablonun içinde iyi gözükmekle birlikte, dünyadaki gelişmeleri yakından izlemek zorundayız” dedi.

Özellikle ABD'de ekonominin daralmasının ardından insanların ödeme kabiliyetini kaybetmesiyle birlikte krizin ortaya çıktığını belirten Boz, krizin gelişmekte olan ülkelere likidite bolluğundan dolayı tahmin edildiği gibi yansımadığını ve bu ülkelere yatırımın devam etmesi eğiliminden Türkiye'nin de bundan nasibini aldığını vurguladı.

Açıklanan son enflasyon rakamlarının beklentilerin biraz üzerinde çıktığını ve reel faizlerin halen yüksek olduğunu anlatan Boz, “Enflasyon beklentilerin üzerinde giderken 'faiz inecek mi inmeyecek mi' tartışması yapılıyor. Eğer enflasyon yukarıya gidecekse faizlerin inmemesi gerekir" dedi. Küçülme beklentisi nedeniyle konut sektöründe de daralma olduğunu ifade eden Boz şunları söyledi: “Araç kredilerinde de geçen yıla göre yüzde 15-20'lik daralma var. Özellikle konut ve taşıt kredilerinde bir küçülme var. İhtiyaç kredilerinde ve kredi kartlarındaki artış yavaşladı.

Bankacılık sektöründe küçülmeden dolayı problemli krediler artabilir. Bu nedenle problemli krediler artabilir dikkat edilmeli.”

Büyüme potansiyeli yüksek
Sanayici ve iş adamlarının kullandıkları kredileri “Biraz daha doğru düzgün projelerde ve önlerini görerek kullanmaları” gerektiğine dikkat çeken Boz, “Genel anlamıyla bakıldığında bankacılık sektörünün Gayri Safi Milli Hasıla'daki kredilerinin payının gelişmiş ülkelere göre çok geri ve yüzde 85'ler civarında. Bu rakamın gelişmiş ülkelerde iki-üç katı fazla olduğunu görüyoruz. Demek daha gidecek yolumuz var. Bankacılık şekil değiştiriyor ve çok farklı uygulamalar reel sektöre destekleyici hizmetler ve krediler sunuluyor. Bunlar güzel ve Türkiye'ye katma değer sağlayacak gelişmeler. Her şeye karşın kötümser olunacak bir durum yok, Türkiye'nin potansiyeli var. Biz umutluyuz hala büyüyoruz. Potansiyeli olan her yere gidiyoruz. Önümüzü iyi görüyoruz” şeklinde konuştu. Boz, 2-2,5 yıldır KOBİ bankacılığına girdiklerini ve bu sürede tahminlerin üzerinde müşteri kazanıp, toplam krediler içerisinde sektöre kullandırılan kredilerin payının yüzde 25'lere ulaştığını da sözlerine ekledi.

Dünya, IFC ile konut uzmanlarını buluşturdu: 7 milyon konuta ihtiyaç olacak, mortgage Türkiye için büyük fırsat

Etiketler: | 0 yorum

İSTANBUL - Türkiye'nin mortgage konusunda bir yol kavşağında bulunduğunu, mülk fonları ve alternatif yatırım araçları konusunda büyük potansiyele sahip olduğunu söyleyen Uluslararası Finans Kurumu (IFC) Güney Avrupa ve Orta Asya Direktörü Shahbaz Mavaddat, "Türkiye'de 2015 yılına kadar 7 milyon konuta ihtiyaç olacak" dedi.
Dünya Bankası yan kuruluşu Uluslararası Finans Kurumu (IFC) ile DÜNYA Gazetesi'nin birlikte düzenlediği "Türkiye'de Konuta Erişimi Artırmak; Konut Finansmanı Konferansı 2007", Hilton Oteli'nde başladı. DÜNYA Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Didem Demirkent'in "hoşgeldiniz" konuşması ile başlayan konferansa IFC Güney Avrupa ve Orta Asya Direktörü Shahbaz Mavaddat, SPK Başkanı Turan Erol, Türkiye Bankalar Birliği Başkanı ve İşbankası Genel Müdürü Ersin Özince ile TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar'ın yanı sıra AKP İstanbul Milletvekili Mehmet Beyazıt Denizoğlu, MHP Denizli Milletvekili Emin Haluk Ayhan ve DSP Genel Başkanı Zeki Sezer de katıldı.

Mortgagede yol kavşağındasınız

Türkiye'nin mortgage konusunda bir yol kavşağında bulunduğunu, mülk fonları ve alternatif yatırım araçları konusunda büyük potansiyele sahip olduğunu söyleyen IFC Güney Avrupa ve Orta Asya Direktörü Shahbaz Mavaddat, "Türkiye'de 2015 yılına kadar 7 milyon konuta ihtiyaç olacak" dedi.

Uluslararası piyasalardaki likidite sıkışıklığı ve mortgage krizinin, gelişmiş piyasalarda 400 milyar doları aşan zarara neden olduğunu hatırlatan Mavaddat, yapılandırılmış finansa karşı azalan ilginin kredi veren kurumları tedirgin ettiğini söyledi. Mavaddat, mortgage krizinin gelişmiş piyasalara özgü bir durum olduğunu belirterek, "Yerel finansal kurumlar bu krizden çok etkilenmedi. Ancak, pek çok yerel kurum finansal ihtiyaçları konusunda uluslararası piyasalara bağlı olduğu için, borç alma maliyetleri yükseldi" diye konuştu.

Mavaddat, Türkiye'nin son yıllarda büyük başarılara imza attığını vurgulayarak özellikle mortgage konusunda bir yol kavşağında bulunduğuna dikkat çekti. Türkiye'de 20 milyar dolara ulaşan konut piyasasının mülk fonları ve alternatif yatırım araçları konusunda büyük potansiyele sahip olduğuna değinen Mavaddat, "Sektör büyüme hızı açısından mayıs dalgalanmasından beri hız kaybetmiş olsa da, önü çok açık bir sektör. Türkiye'nin son 3 yıldır gösterdiği yüksek performans çok dikkat çekiyor. Türkiye'de 2015 yılına kadar 7 milyon konuta ihtiyaç olacak" dedi.

IFC'nin temel misyonlarından birinin gelişmekte olan ülkelerde özel sektör yatırımlarını destekleyerek, sürdürülebilir ekonomik büyüme katkı sağlamak olduğunu ifade eden Mavaddat, finans piyasalarında özel sermayeyi harekete geçirmenin yanı sıra işletmeler ile hükümetlere danışmanlık hizmetleri de sunduklarını kaydetti.

"Hızlı büyüme kredi riski yaratabilir"

Konut Finansmanı Konfensansı'nın en önemli yabancı konuklarından Dünya Bankası Konut Finansmanı Grubu Başkanı Loic Chiquier, mortgage konusunda büyük bir belirsizlik yaşandığına dikkat çekerken, Finpolconsult.De Yönetici Direktörü Hans-Joachim Dübel de, yüksek büyüme oranlarının kredi riskleri yaratabileceğini belirterek, "Türkiye, Latin Amerika'dakine benzer bir kriz yaşamak istemiyorsa finansal sistemini dünyaya tamamiyle uygun hale getirilmeli" dedi.

Konut Finansmanı Konfensansı kapsamında düzenlenen "Mortgage Sektörünün Türkiye Ekonomisine Etkileri" konulu oturumda yabancı uzmanlardan Türkiye'ye uyarı geldi. Dünya Bankası Konut Finansmanı Grubu Başkanı Loic Chiquier, mortgage sistemi kullanan ülkeler arasında işleyiş açısından farkılıklar bulunmasının doğal olduğunu belirterek, "Danimarka gibi 200 yıldır bu sistemi kullanan ülkeler ile henüz 5 yıldır mortgage sistemini kullanan ülkeler arasında, işleyiş açısından büyük farklar bulunması doğal. Hükümetler gün geçtikçe konut finansmanı meselesini daha çok siyasi ajandalarına alıyor. Her ülke farklı düzeylerde başarılı oluyor" dedi.

"Teşvikte geç kalmamak lazım"

Türkiye mortgage piyasasında fiyatların çok hızlı değiştiğine dikkat çeken Chiquier, ilerde finans ağırlıklı işlemlerin reel alana kayacağını, bu durumda uygulanacak teşvik politikalarının şimdiden hazırlanması gerektiğini dile getirdi. Chiquier, Türkiye'de son 3 yılda önemli gelişme kaydedildiğini ancak 2005 yılına kıyasla mortgage konusunda büyük bir belirsizlik yaşandığı uyarısı da yaparak, "Türkiye'de yüksek düzeyde emlakla ilgili davalar görüyoruz. Tabii ruhsatsız binaların fazla olması bunda son derece etkili. Türkiye için deprem sigortası da önemli bir konu. Eğer deprem sigortası mecburi olmayacaksa, bu konuda nasıl tedbirler alınması gerektiği belirlenmeli" diye konuştu.

"Sistemin dünyaya entegrasyonu şart"

Finpolconsult.De Yönetici Direktörü Hans-Joachim Dübel de Türkiye'nin mortgage piyasasının küresel gelişiminin "çeperinde" olmadığına işaret ederek, özellikle yüksek büyüme oranlarının bazı kredi riskleri yaratabileceğini söyledi. Latin Amerika'da geçtiğimiz dönemde başgösteren krizin finansal altyapı ile makroekonomik dengelerdeki uyumsuzluktan doğduğunu hatırlatan Dübel, "Türkiye'de de böyle bir durumun yaşanmaması için finansal sistem dünyaya tamamiyle uygun hale getirilmeli. Aksi halde, Türkiye'de özellikle mortgage piyasasında önemli rol oynayan yabancı kreditörler kendilerini geri çekebilir" diye konuştu.

Dübel, TOKİ ve diğer emlak ajansalarının önümüzdeki dönemde gecekonduların dönüşümünde oynayacağı rolün de önemli olduğunu sözlerine ekledi.

Demirkent: Misyonumuz işinizi kolaylaştırmak

Konut Finansmanı Konferansı 2007'nin açılışını yapan DÜNYA Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Didem Demirkent, Türkiye'nin konut finansmanında yeni bir yapı geliştirdiğine dikkat çekerek, konferansın hem Dünya Bankası ve IFC'in küresel birikimini paylaşmak hem de Türkiye'nin bugün yaşadığı dönüşümü yıllar öncesinde gerçekleştirmiş ülkelerin deneyimlerinden faydalanmak amacıyla düzenlendiğini söyledi. "Bizim temel misyonumuz ülke gündemini yakından izleyerek doğru okuyarak, gelişmelerin hangi kaynaklar üzerine inşa edildiğini anlamak ve anlatmaktır" diyen Demirkent, toplumun değerler silsilesinin oluşturulmasına hizmet etmekten mutluluk diyduklarını belirtti.

Ağaoğlu: Mortgage, genel ekonominin de sigortası

Kişi başı geliri yüksek olan dünyanın en gelişmiş ülkelerinde dahi konutun uzun vadeli bir yatırım olduğunu söyleyen Ağaoğlu Şirketler Topluluğu Başkanı Ali Ağaoğlu, bu ülkelerde de konut yatırımlarının uzun vadeli kredilerle finanse edildiğini belirtti. Ağaoğlu, Türkiye'de mortgage sisteminin devreye girmesinin konut sektörü açısından ve genel ekonomi açısından olumlu olduğunu ifade ederek, "Mortgage sistemi genel ekonominin sigortasıdır diyebiliriz" dedi.
IFC ile DÜNYA Gazetesi'nin ortaklaşa düzenlediği konferansın Platin Sponsoru olan Ağaoğlu Şirketler Topluluğu Başkanı Ali Ağaoğlu, DÜNYA'ya konut finansmanı konusunda açıklamalarda bulundu. Türkiye ekonomisinin en büyük sıkıntısının kısa vadeli borçlanma olduğunu hatırlatan Ağaoğlu, "Mortgage yasasının devreye girmesiyle bankalar kullandırdıkları kredileri yurtdışına teminat olarak gösterip, 10-20-30 sene vadeli daha ucuz kaynağa ulaşabilmektedirler. Bu nedenle yasa sadece inşaat sektörüne ivme kazandırmakla kalmamış, ekonomiye de olumlu etki etmiştir" dedi.
Özellikle mortgage fonlarının büyümesiyle firmaların projelerini daha çok B ve A gelir grubuna yönelttiklerini dile getiren Ağaoğlu, konutta asıl talebi ve potansiyeli C gelir grubunun oluşturduğunu, mortgage yasasının tam anlamıyla işlerlik kazanması ve faizlerin düşmesiyle B ve B altı gelir grubunun alım gücünün artacağını kaydetti. Ağaoğlu, arsa maliyetlerinin özellikle inşaat maliyetinin yüzde 50'sini oluşturduğuna değinerek, özel sektörün C gelir grubuna yönelik projeler üretebilmesi için kentsel dönüşüm yasasının hızla çıkartılması gerektiğini vurguladı.

Nasil Konut Sahibi Olunur ?

Etiketler: | 0 yorum

El Cordobes, çok fakirdir ve her fakir insan gibi güzel bir evi olsun ister
Bunun için hayatını ortaya koyar. Çocuk yaşında, geceleri kaçak girdiği çiftliklerde boğalarla güreşir. Gün gelir ülkenin en büyük arenalarından birinde boğa güreşi yapma şansını yakalar. Onu çok seven ablası ise endişelidir, boğalarla güreşirken başına kötü bir şey gelmesinden korkar. El Cordobes, arenaya çıkmadan önce ablasını avutmaya çalışmaz, ona gerçekleri söyler:

“Ağlama Angelita! Bu akşam ya sana bir ev alacağım ya da yasımı tutacaksın.”

El Cordobes, o gece çok başarılı olur ve boğayı yere serer. Artık ülkenin en ünlü matadorlarından biridir. Kazandığı parayla da ilk olarak ablasına gider bir ev satın alır. 1950’li yıllarda İspanya’da geçen bu hikâye ‘Yasımı Tutacaksın’ kitabından bir alıntı.
İspanya’da konut o kadar önemli olmuştur ki, bu azimleri sayesinde konut alanında dünyada parmakla gösterilen ilk ülke konumuna geldiler. Her yıl binlerce gayrimenkulü yabancı ülkelerin vatandaşlarına satıyorlar. Çok güçlü bir emlak ve mortgage piyasaları var. Mortgage, ülkede gerçekten çok iyi şekilde işliyor. Devletin de doğru politikaları ile büyük bir konut hamlesi yapılan ülkede ev alan gençlere ayda 210 euro yardım bile yapılıyor. Ayrıca, konut sahipliğinin yüzde 80’lerde olduğu ülkede konutu olmayan çok az sayıda kişi var.

Türkiye’de herkes hayal kuruyor

Türkiye’de konut sahipliği oranı ise yüzde 60’lar seviyesinde ve bu oran birçok ülkeden daha yüksek görünüyor ama mevcut konutların yarısından fazlasının kaçak olduğu düşünüldüğünde bu oran çok daha aşağılara iniyor. Bu durumda da ülkede nitelikli konutlara çok fazla kişi sahip değil. Herkes konut hayali kuruyor, geleceklerini bu konutlara göre planlamaya çalışıyor ama elinde belli bir miktar birikimleri ve iyi gelirleri olmayanlar için iş hiç de kolay değil.

El Cordobes nasıl konut sahibi olur? Hayatını ortaya koyarak. Konut edinmek de aslında bu kadar hayati bir meseledir. Biz de konut alırken, yüklü miktarlarda kredi çekerek hayatımızı ipotek altına almıyor muyuz zaten?

Türkiye ne İspanya ne de burada El Cordobes isminde matador adayları yaşıyor. Herkes El Cordobes değil ki ülkenin en ünlü matadoru olsun. Zaten bizim ülkemizde boğa güreşi de yapılmıyor! Peki, İspanya’da herkes El Cordobes miydi de konut sahibi oldu? Değildi. Bunun tek nedeni düzenli bir mortgage sistemi ve devletin konut politikasıydı. Yani aslında konut sahibi olmak için matador olmaya gerek yok!

Gayrimenkul Alırken Nelere Dikkat Edilir ?

Etiketler: | 0 yorum

Doğru gayrimenkul yatırımı, diğer bütün parasal enstrümanların kazandıracağından daha fazlasını kazandırabiliyor!

TSKB Gayrimenkul Değerleme A.Ş. Genel Müdürü ve Lisanslı Değerleme Uzmanı Cansel Turgut Yazıcı, gayrimenkul alımlarını yatırımcı gözüyle değerlendirdi. İşyeri, arsa ve konut alımlarında dikkat edilmesi gereken hususların altını çizen Yazıcı, konutta çok yaşlı olmayan, depreme dayanıklı ve iş yerine yakın olan konutların tercih edilmesi gerektiğini söyledi.
Yazıcı, gayrimenkul alırken dikkat edilmesi gereken noktaları şöyle açıkladı:
- Alacağınız gayrimenkulün kira getirisi önemli bir faktördür. Aldığınız taşınmaz bir dükkansa, ortalama 13- 15 yıllık kira getirisinin aldığınız fiyata yakın olması gerekiyor.

- İkinci el binadan bir taşınmaz alırken, bir yapının ekonomik ömrünün yaklaşık 50 yıl olduğunu unutmamalısınız. Binalar yaşlandıkça elden çıkartmak zorlaşır.

- Gayrimenkul alırken zemin haritalarına bakın. 1999 depremine kadar oldukça popüler olan bazı bölgeler, depremden sonra zemin açısından tehlikeli olduğu anlaşıldığından eski popülaritesini yitirmiştir. Şimdilerde yatırımcının depreme dayanıklı olan binaları seçmesi gerekiyor.

- Yatırım yapılan bölgenin kurumsal yatırımcısının kimliği de, yatırım yapılırken göz önünde bulundurulması gereken etmenlerden biri olmaya başladı. Son yıllarda toplu konut alanlarına talep oldukça arttı. Bunun sebeplerinden bazıları, inşaatı yapan kurumların güvenilirliği ve çok sayıda konforlu alternatif ve ödeme seçeneğinin sunuluyor olmasıdır. Sosyal donatı olarak zenginlik, güvenlik, çevrede yaşayanlar, ulaşım kolaylığı, ısınmanın nasıl sağlandığı gibi konularda alternatifler sunulmaktadır.

- Sadece yatırım amaçlı değil yaşama amaçlı edinilen konutlar seçilirken, işyerine yakın olanlar tercih edilmelidir. Özellikle İstanbul’da insanlar trafikte harcadıkları uzun saatleri kendilerinden çalmaktadır.

- Yatırımcılar arsa yatırımı yaparken gelişme potansiyeli olan, imar planı bulunan alanları seçmelidir. Bir arsanın, imar uygulaması yani terkleri yapılmış olanı tercih edilmelidir. Yasal olarak devletin ‘Yüzde 40 Kamu Ortaklık Payı’ adı altında bir kesinti yapma hakkı mevcuttur. Devam eden imar düzenlemeleri dikkatle takip edilmelidir.

- Ayrıca arsaların belli bir büyüklükte olması, ileride kat karşılığı müteahhitlere verilmesini kolaylaştıracaktır.

- Ulaşım ve yol yatırımlarını iyi takip edin. Yeni yollar ve yol genişletme çalışmaları her zaman için bölgedeki emlak fiyatlarında yükseliş sağlar.

- Aldığınız taşınmazın sosyal donatı alanlarına yakın olması, taşınmazın şerefiyesini belirlemede önemli rol oynamaktadır. Kongre-fuar merkezi, havaalanı, kampüs, organize sanayi bölgeleri gibi gelişen alanların çevreleri kısa sürede gelişir, yani getirisi yüksek olur.

- Çevrede yapılan yüksek pazarlama olanaklı projeler bölgenin değerini arttıracaktır. Biz buna “İyinin yanındakinin değeri artar, kötünün yanındakinin değeri düşer” diye özetliyoruz.
- Özetle, gayrimenkulü uzun vadeli bir yatırım aracı olarak düşünüyorsanız çok geniş bir çerçevede düşünmeli ve trendleri çok yakından takip etmelisiniz. Doğru gayrimenkul yatırımı, diğer bütün parasal enstrümanların kazandıracağından daha fazlasını kazandırır.